Pancaroğlu, 'Sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret suçundan da 3 bin 360 lira adli para cezasına çarptırılırken, 'Basit yaralama' suçundan ise beraat etti. Pancaroğlu'nun cezaları ertelenirken, 5 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına da karar verildi.
Anadolu Adalet sarayı 66. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasına, müşteki Eda Küçük, tutuksuz sanıklar Tolga Pancaroğlu ve Adem İlker Durguner ile taraf avukatları katıldı.
Duruşmada son sözü sorulan Tolga Pancaroğlu, “Yaralama iddiasını kesinlikle kabul etmiyorum. Bu alınan rapor, içeriği ve dinlenilen tanık beyanları ile sabittir. Diğer yandan hakaret ve tehdit suçuna konu edilen mesajları kabul ediyorum. Fakat bunları, müştekinin ağır tahriki ile yazdım. Kendisi de benzer ifadeler yazdığı halde, kendi yazdığı ibareleri silerek sadece benim yazdıklarımı raporlaştırmıştır. Beraatimi talep ediyorum” dedi.
Pancaroğlu'nun arkadaşı sanık Adem İlker Durguner de, “Müşteki, hakkımdaki şikayetini geri çektiği halde, duruşmada tekrar şikayetçi olmuştur. Beraatimi talep ediyorum” dedi. Şikayetinin devam ettiğini söyleyen Eda Küçük ise, sanıkların cezalandırılmasını istedi.
Mahkeme hakimi, sanık Tolga Pancaroğlu'nu, 'tehdit' suçundan 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı. Sanığın daha önce kasıtlı başka bir suçtan mahkum olmaması, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak bu cezası ertelenirken, 5 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına da karar verildi. Sanık Pancaroğlu, 'Sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret suçundan da 3 bin 360 lira adli para cezasına çarptırılırken, bu ceza da ertelendi. Pancaroğlu, 'Basit yaralama' suçundan ise beraat etti.
DARP EDİP, DUVARA FIRLATTI
Sanık Tolga Pancaroğlu'nun, 8 Şubat 2017 tarihinde yaşanan tartışma sırasında kendisini merdivenden iterek darp ettiğini, bunu bir kaza olarak gördüğü için sanıkla ilişkisini sürdürdüğünü söyleyen Eda Küçük ise, 2017 yılının Mart ayında sanığın evde telefonu ve çantasına el koyarak kendisini saatlerce dövdüğünü, bunun üzerine arkadaşını aradığını ve arkadaşının da polisi aradığını belirterek, “Polis geldi. Durumumu gördüler. Tolga'dan korktuğum için şikayetçi olmadım. Bunun üzerine gittiler. 26 Nisan tarihinde beni aradı. Görüştük. Elinde şişe vardı, şişeyi kırıp beni zorla taksiye bindirdi, evine gittik. İlişkiye devam etmek istemediğimi söyledim, bunu kabul etmeyip beni darp etti. Beni duvara fırlattı. Vücudumun çeşitli yerlerini tekmeledi, belimde kayma oldu. Darp raporunu ise 29 Nisan'da aldım ve şikayetçi olmaya karar verdim. Kariyerinin bittiğini söylüyor, hayatım bitti” demişti.
“HASTANEYE BEN GÖTÜRDÜM”
Geçtiğimiz Mayıs ayında görülen davanın ilk celsesinde, Eda Küçük ile 1 yıl birliktelik yaşadığını, sonradan anlaşarak ayrıldıklarını, ayrıldıktan sonra çeşitli tartışmalar yaşamaya başladıklarını söyleyen ve darp iddiasını kabul etmeyen tutuksuz sanık Tolga Pancaroğlu, “Kendisi merdivenlerden düştü. Ambulansı aradım ve hastaneye götürdüm. Yanında ben kaldım. Hastane görevlisine, kimseden şikayetçi olmadığını söyledi. Ayrıldıktan sonra gizli numaralardan aranarak tehdit edilmeye başlandım. Müştekinin yönlendirmesi ile tehditler aldım. Sosyal ve psikolojik zarar gördüm. Kariyerimi bitirmeye çalıştılar” demişti.