Ramazan'ın son yıllarda yaz aylarına denk gelmesi, oruçlu geçirilen sürenin de uzun olmasına yol açıyor. Bu nedenle de gerek sahurda, gerekse iftarda açlık krizine karşı iyi bir beslenme planı yapmak gerekiyor. Uzun saatler aç kaldıktan sonra kaçamaklar yapılsa da, bir sonraki öğünde toparlayıp oruca dayanabilmek daha kolay oluyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Seven, Ramazan beslenmesinde özen gösterilmesi gereken önemli noktalar hakkında bilgiler verdi... 

 SAHURSUZ ORUÇ TUTMAYIN: 
Her Ramazan'da beslenme uzmanlarının önemle sahur yapılmasının üzerinde durması, oruç süresinin uzunluğundan kaynaklanıyor. Sahur öğününüzü sabah kahvaltınız gibi düşünmelisiniz. Sahurda bu üç yiyeceği mutlaka tüketmeye özen gösterin: Yumurta, lor peyniri ve tam buğday ekmeği. Bunlar sizi uzun süre tok tutacaktır. Yumurta çok kaliteli bir proteindir, lor peyniri az yağlıdır, tam buğday ekmeği de lifli olduğundan tok tutma süresi uzundur. Sahurda süt veya yoğurt tüketmek de tokluk sağladığı gibi, hazımsızlık ve şişkinlik gibi sindirim sorunlarınızın oluşmasını önler. 

 TATLIDA AŞIRIYA KAÇMAYIN: 
İnsanlar uzun süre aç kalıp oruçlarını açmak istediklerinde, kan şekeri dengeleri de iyice bozulmuş olduğu için, ilk önce tatlı yiyecekler tüketmek isterler. Orucu hurmayla açmak, düşmüş olan kan şekeri dengesinin normale çıkarılmasına katkı sağlar. 

 BİR TANE HURMA YETER: 
Hurmada bol lif var, kalsiyum, magnezyum içeriği nedeniyle önemli bir besin. Hurma çok büyükse bir tane yenmeli, daha küçükse üç tane yenilebilir. Ramazan ayının yaza denk gelmesi nedeniyle, mevsim meyvelerinin şekerli olduğu düşünülerek karpuz, üzüm ve dutu bir arada yemek sakıncalı olabilir. İnce bir dilim karpuz, 8-10 adet küçük üzüm, yarım çay bardağı kadar dut yenilebilir. 

 PİDEYİ FAZLA KAÇIRMAYIN: 
Ramazan ayı demek pide demektir. Oruç tutulan tüm evlerde mutlaka dumanı üstünde tüten pide olur. Pideyi hiç tüketmeyin demek olmaz. Ancak pide yiyecekseniz bir kare ekmek dilimi boyutunda ve iftar öğününde yemeye çalışın. Sahurda beyaz undan yapılmış pide yerine, tam buğday unundan yapılmış pide veya ekmekleri tercih ederseniz gün boyu açlık hissi yaşamaz ve daha enerjik olursunuz. 

 ŞERBETLİ TATLI YERİNE GÜLLAÇ: 
Uzun süren orucun ardından yemekten sonra tatlı ihtiyacı doğuyor. Ancak bu ihtiyacı gidermek için şerbetli, ağır tatlılar yerine iki top sade dondurma veya bir dilim güllaç yenilebilir. Yenilen yemeğin sindirimine yardımcı olabilmek amacıyla 2-2.5 saat bekledikten sonra tatlılar ara öğün olarak tüketilmelidir. Yemek sonrasında sindirimi kolaylaştırmak için eğer imkanınız varsa açık havada yürüyüş, yoksa evin içinde yapılacak 5-10 dakikalık egzersizler bile faydalı olacaktır. 

DAVETLERDEKİ GENİŞ MÖNÜLER KİLO ALMAYA SEBEP OLUYOR
Ramazan ayı, birlikteliğin ve paylaşma duygusunun daha yoğun yaşandığı bir dönemdir. Dolayısıyla misafirliklerde, ev dışında yenilen iftar sofralarında geniş mönüler sunuluyor. Fakat bu davetler kontrolsüzce yemek yemeğe bağlı kilo alınmasına yol açıyor. Eğer Ramazan ayında dışarıda yemek yemek zorunda kalıyorsanız, yarım kase çorbayla yapacağınız başlangıcın yanında yoğurtlu salatalar, zeytinyağlılar ve peynir mükemmel bir seçim olacaktır. Çay ve kahve tüketirken de su içmeyi ihmal etmeyiniz. 

KOMPOSTO ŞEKERSİZ OLSUN 
Ramazan ayının vazgeçilmezleri arasında yer alan komposto; hem düşen kan şekerini toparlar, hem de serinletir. Burada dikkat edilecek nokta meyvenin kendi şekeriyle komposto yapılmasıdır. İlave şekerle tatlandırılmış bir komposto içerseniz kan şekeriniz hızla yükselebilir. Üstelik, meyveden yaptığınız küçük bir kase şekersiz komposto taze sıkılmış meyve suyuna göre üç kat daha az kalorilidir.