“Canım Ailem”de terk edilmiş, yaralı damadı Halim"i canlandıran İlker Aksum, Milliyet Cafe'ye verdiği röportajda; “18 yaşında aşk başka oluyor. Matematiği yok. Âşık olduğunuzda körleşiyorsunuz gerçekten. Aşk futbol gibi, resmen fanatikliği var” diyor

“Canım Ailem” dizisinde sevdiği kız tarafından nikâh masasında terk edilen Halim karakteriyle izleyicinin “Vah vah yazık” diyerek izlediği İlker Aksum, seyirciden gelen tepkiden çok memnun... Aksum, Halim karakterinin klişe bir karakter olmadığını söylüyor. İzleyicinin en sinirli anını bile tebessümle izlediğini bildiğini belirten Aksum, enerjisi yüksek bir adam olduğunu dile getiriyor. Halkın onu "Komik adam" olarak anmasının hoşuna gittiğini ancak son beş yıldır komik adam olmadığını söyleyen Aksum, “"Güz Sancısı"nda ve "Kara Yılan" dizisinde çok kötü adamları oynadım” diyor

12 yıl önce “Çarli” adlı diziyle başlayan TV maceranızda buralara geleceğinizi ön görüyor muydunuz?
22 yaşında çocuk projeleriyle başladım. Beni keşfedenler Taylan Biraderler"dir. “Çarli”den aldılar beni “Kara Yılan”da bıraktılar. Biraz keşfedilmeyle, sabırla, disiplinle buralara geldim.

“Yabancı Damat”la birlikte şöhreti yakaladığınıza inanıyor musunuz?
Hepsinden daha çok tanındığım dizi “Çarli”deki Afakan"dır. Çocuk dünyasının efsanesidir Afakan. Ama “Yabancı Damat”, “Küçük Kıyamet”, “Kara Yılan”, “Canım Ailem” gibi dizilerde saygınlık görmeye başladım. Tamamen seçimlerin olgunlaşmasıyla alakalı. 13 yılımı aldı. Hemen sevgi saygı duyulan, popüler biri olmadım.

“Canım Ailem”de Halim karakteriyle seyirci karşısındasınız. Nasıl eleştiriler alıyorsunuz?
İyi bir karakter. Klişe bir karakter değil. Halim karakteri Ali"yle beraber 21 bölümdür savaş içinde. Bu dizide yazması en zor karakter bence. Aşkı gidiyor ve ne olacağını bilmiyor. Halim"e "Yeter artık bırak Seyhan"ı", "Erkek adamın gururu olur peşinde koşma" gibi eleştiriler alıyorum. Evet beş bölümdür zorluyorum. Ama gerçek hayatta bunun beş katı olmaz mı, Adanalı bir çocuk? Bu ne ki bütün aileyi yakar yani (Gülüyor). Halim duygusal davranıyor, aşkla davranıyor. İşin içinde namus var. Bu mesele bizde çok kritiktir. Bir anda seyirciyi küstürebilirsin. Bizim işimiz romantik komedi, drama değil.

Adanalılar"dan tepki aldığınız zamanlar oluyor mu?
Adanalı da böyle yapar belki biraz daha sert olabilir. Sert olup ne yapacağız. Silahları mı konuşturacağız, mafyaya mı başvuracağız. Bu bir aile dizisi. Halim"in çok sinirlendiği yerlerde bile insanların tebessüm ettiğini biliyorum. Ben bire bir psikopata bağlamış birini oynamıyorum.

Uğur Yücel"le nasıl bir çalışma ortamınız var?
Uğur Abi çok halk adamı. Kafası esiyor Diyarbakır"a gidiyor. Nerdesin abi diyorum "Kars"tayım" diyor. "Ne yapıyorsun abi" diyorum "Bilmem kahvede oturuyorum" diyor. Bir gün "Hadi yürü Adana"ya gidiyoruz" dedi. Kalktık gittik. Gezmeyi, görmeyi, insanı, denizi çok seven biri. Mesleki anlayışı üst boyutlarda, örnek alınabilecek abilerimizden.

Siz dizide en çok hangi karakteri izlemekten keyif alıyorsunuz?
Benim Cumali"ye çok gülüyorum mesela. Garip bir savsaklığı var.

Gerçek hayatta başka bir erkek için terk edildiniz mi hiç?
Evet edildim ama çok gençtim o zaman. Ben o zaman onun farkında bile değildim. Zaten göçebe bir ailenin çocuğuydum. Benim içi çok acıklı olmadı. Aşk meseleleri az hasarlı geçti benim için. Halim"in durumuna hiç düşmedim.

Aşkı çok yoğun yaşamıyorsunuz o zaman?
18 yaşında aşk başka oluyor. Ben aşkımdan sokakta koştuğumu Allahım öleceğim galiba, kafayı yedim dediğimi biliyorum. âşık olduğunuz zaman körleşiyorsunuz gerçekten. Aşk üzerine söylenen tüm sözleri kabul ediyorum. Ben karıma da kör kütük âşık oldum. Dur gitme gitme gitme nereye gidiyorsun oldum. Aşk çok yoğun bir duygu. Ne matematiği var, ne entelektüalite dinliyor. Aşk futbol gibi, resmen fanatikliği var. Adam üç üniversite bitirmiş ama maç izlerken ana avrat düz gidiyor. Aşk her şeyi yaptırır.

Erkek oyuncuların kadın hayran-ları çoktur. Kadın hayranlarınız arttı mı?
Ben bu işe başlamadan önce de benim aram iyiydi kadınlarla (Gülüyor). Enerjisi yüksek biriyim. “Karayılan”da kötü adamı oynadığım zaman kadınların ilgisi çok artmıştı. Benim hiçbir zaman çığlık atan kadın kitlem olmayacak bunu çok iyi biliyorum.

Daha önceki röportajlarınızda "Evlenmeyeceğim" diye açıklama yapmışsınız. Şimdi bir yıllık evlisiniz...
Olgunluk ve yaşla alakalı bir durum bu da. 20"li yaşlarda evlenmeyeceğim diye düşünüyorsunuz. 35"ten sonra ise aile ve çocuk diye düşünmeye başlıyorsunuz.

Eşiniz de oyuncu mu?
Oyunculuk da yapıyor ama iktisat mezunu. Popüler bir kulvarda gitmiyor oyunculukta. Çok severek yapıyor.

Bizim jönlerimiz dayak yemez, ağlamaz

Şimdi ekranda onlarca jön var. Siz kendinizi jön olarak görüyor musunuz?
Sınırlarımızı aşmamız gerekiyor. Brad Pitt “Benjamin Button”da kendini yaşlandırıp çirkinleştirip oynayabiliyor. Bizim jönlerimize bunu yaptırmak zor. Onlar dayak yemez, ağlamaz. Kavga sahnesinde bile boğazını sıkarken saçı bozulmaz. Timuçin Esen, Nejat İşler, Ozan Güven ve Kenan İmirzalıoğlu"nu çok beğeniyorum jön olarak. Şu an ben jön oynayabilir miyim evet zorlanırsa oynayabilirim.

Kenan İmirzalıoğlu, Kıvanç Tatlıtuğ mankenlikten oyunculuğa geçen jönler. Başarılı buluyor musunuz onları?
Kenan ve Kıvanç"ın oyunculukla alakaları yoktu. Kıvanç dublajla başladı. Şu anda Ortadoğu"nun starı adam ötesi yok. İşlerini iyi yapıyorlar. Ama bırakalım halk notlarını versin. Benim itirazım bir şey yapmadan sadece özel hayatıyla büyük paralar kazanılması. Bunu haksız rekabet olarak görüyorum.

Zorlandığım sahnelerde Buda olurum

Dizide bayağı trajik bir durum yaşıyorsunuz. Sürekli ağlayan bir adam var ekranda son haftalarda.
Sormayın ben de fark ettim. Hönkür hönkür ağlıyorum. Ya ne oluyor sürekli ağlıyorum. Biraz dikkat edeyim dedim (Gülüyor).

Çekimlerde zorlandığınız zamanlar oluyor mu?
Olmaz olur mu? Mesela Ozan Güven"le kavga sahnemiz var. Ailecek görüştüğüm, 15 yıldır tanıdığım ve çok sevdiğim bir insan. Onunla bayağı bir kapışmamız gerekiyor. O andan itibaren konsantrasyon başlıyor. Setteki tatlı dünyadan sıyrılıyorum. 10 dakika bildiğiniz Buda oluyorum. Hep sorarlar “En çok beğendiğiniz, oynamak istediğiniz oyuncular kim?” diye. Cevap Haluk Bilginer, Şener Şen, Uğur Yücel"dir. Neden? Onların kara kaşına kara gözüne değil. Konsantrasyonu en yüksek olan aktörler onlar.