Taraf gazetesinden Neşe Düzel bu soruları Öcalan'ın avukatlarına en yakın kişi olan ve yeni yayımlanan 'Öcalan'ın İmralı Günleri' isimli kitabıyla öne çıkan gazeteci Cengiz Kapmaz'a sordu. Düzel'e çarpıcı açıklamalarda bulunan Kapmaz, Devlet ile İmralı arasındaki görüşme trafiğiyle ilgili bilinmeyenleri anlattı. Düzel zordu, Kapmaz cevapladı. İşte o röportajdan öne çıkan bölümler:

ÖCALAN GÜNEYDOĞU'NUN BİR EYALET OLMASINI MI İSTİYOR?

"Eyalet sistemini düşünüyor ama bunu etnik kökene dayandırmıyorb bence Öcalan'ın kafasında daha çok Bask sistemi var ama bunu bire bir önermiyor. Çünkü Bask etnik kökene dayalı. Mesela Öcalan'ın Türkiye'nin 25 eyalete bölünmesi yönünde tezleri oldu. Bence Öcalan, demokratik özerklik sisteminin en iyi eyalet sistemi içinde ifade edileceğini düşünüyor.

EYALETLERİN SINIRI NASIL ÇİZİLECEK?

Öcalan'a göre, eyaletler etnik kökene göre oluşmayacak. Coğrafyaya ve koşullara göre oluşacak. Mesela İstanbul'u örnek veriyor. "Devasa nüfusuyla İstanbul'da niye demokratik özerklik sistemi olmasın? Bunun topluma ve Türkiye'ye ne zararı olur? Tam tersine toplumun enerjisi daha iyi ortaya çıkar. Mesela Diyarbakır'da demokratik özerklik olursa ve Diyarbakır kendine ait tüm renklerle Türkiye'den ayrılmadan yaşamak isterse bunun ülkeye ne zararı olur? Aksine bunu engellemek Türkiye'ye zarar verir" diyor.

ÖCALAN DEVLETLE GÖRÜŞMELERİNİ SÜRDÜRÜYOR MU?

Sürdürüyor. Benim bilgiğim kadarıyla, geçen yıl Mayıs ayından beri İmralı'da 12 görüşme gerçekleşti. Zaten 2009 yılında Habur'u isteyen de devletir. Devlet adına İmralı'ya giden bir heyet, Öcalan'a "demokratik açılım sürecinin bozulmaması, sürecin önünün açılabilmesi için, sizin dağdan bir grup getirmeniz gerekir. Aynı zamanda devlet sizin dağ üzerindeki etki gücünüzü de öğrenmek istiyor" diyorlar.

KİM GÖRÜŞÜYOR APO'YLA DEVLET ADINA?

Öcalan kendisini ziyaret edenlerin bir devlet heyeti olduğunu söylüyor. İsim vermiyor. Onları bir devlet heyeti, bir devlet aklı olarak tanımlıyor. Öcalan, kendisiyle görüşmeye gelenlerin hal ve tutumlarından memnun. Karşılıklı bir saygı olduğunu ifade ediyor. Görüşmelerin içeriğine ilişkin bir görüş belirtmiyor. Ama biz şunu biliyoruz. Bundan üç dört hafta önce Öcalan'ın avukatlarını taşıyan koster, deniz ortasında arıza var gerekçesiyle durduruldu. Bu arıza bir buçuk saat sürdü. Ancak o esnada devlet heyeti Öcalan'la görüşme yaptı. Böyle enteresan olaylar da yaşanıyor. Bu görüşmelerin bazen altı saat, bazen üç ya da bir buçuk saat sürdüğü söyleniyor."