Hammer, New York'ta ABD'nin BM Daimi Temsilciliği binasında bulunan Yabancı Basın Merkezinde düzenlediği basın toplantısında ABD'nin dış politikasıyla ilgili soruları yanıtladı.

ABD Başkanı Barack Obama'nın, haftasonunda Nükleer Güvenlik Zirvesi için gideceği Güney Kore'de ilk yapacağı ikili görüşmenin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile olduğuna yönelik bir soru üzerine Hammer, ''Evet Beyaz Saray, Başkan Obama'nın Başbakan Erdoğan ile görüşeceğini duyurdu. Bu görüşme onların arasındaki önemli konularda beraber çalışma anlamında devam eden mükemmel ilişkinin ve diyaloğun bir parçası, bu alanlar içinde şu an için en başta Suriye'deki durum ve İran geliyor'' dedi.

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın Seul'de Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüşüp görüşmeyeceğinin sorulması üzerine ise Hammer, Clinton'ın Güney Kore'ye gitmeyeceğini anımsatarak ''O yüzden Dışişleri Bakanı Clinton'ın, Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile bir sonraki görüşmesinin ne zaman olacağını bilmiyorum, ancak Clinton Davutoğlu ile sürekli temasta'' dedi.

Clinton ile Davutoğlu'nun yüzyüze görüşemedikleri zamanlarda da telefonda sık sık görüştüklerini belirten Hammer, ''Çünkü Türkiye'nin ortak çıkarlarımızın da bulunduğu alanlarda görüşlerine ve çabalarına değer veriyoruz, ayrıca gündemdeki sorunları en iyi çözüm yolunu bulmaya çalışıyoruz'' dedi.

İRAN'A YAPTIRIM KONUSU
ABD yönetiminin, İran'dan ham petrol ithal eden 12 ülke ile birlikte Türkiye'ye karşı ne gibi adımlar atabileceğine yönelik bir soru üzerine ise, Hammer, ABD yönetiminin, İran'dan ham petrol alımlarını önemli ölçüde düşürdükleri gerekçesiyle 10 AB ülkesi ve Japonya'yı yaptırımlardan muaf tuttuğunu açıkladığını anımsattı. İran'dan büyük oranda ham petrol ithal eden diğer ülkelerle yapılan görüşmelerde petrol alımını azaltma yönünde onları cesaretlendirdiklerini vurgulayan Hammer, bu kapsamda petrol alımlarını düşüren 11 ülkenin diğer ülkelere iyi örnek teşkil ettiğini ifade etti.

ABD yönetiminin bu kapsamda amacının, nükleer silaha sahip olmayı isteyen İran rejimine yanlış yolda olduğu mesajını vermek olduğunu ifade eden Hammer, İran yönetiminin diplomatik yolla sorunla ilgilenmesi (müzakerelere katılarak) gerektiğini vurguladı. İran'la yapılacak bir sonraki olası P5 1 (BMGK'nın 5 daimi üyesi ve Almanya) görüşmesinin ne zaman ve nerede yapılacağının görüşülmekte olduğunu bildiren Hammer, Brüksel'de bu çerçevede bir hazırlık toplantısı yapıldığını, İran'la görüşmeye hazır olduklarını, ancak İran'ın nükleer programının gerçek niyetini kanıtlayamadığını ve uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmediğini savundu.

'AFGANİSTAN'DAKİ ASKERİ KONUŞLANDIRMA ELE ALINACAK'
12 Türk askerinin geçen hafta Kabil yakınlarında geçirdiği helikopter kazasında şehit olmasının ardından ''Türkiye'nin Afganistan'daki misyonunu gözden geçirdiğine'' yönelik bir soru üzerine Hammer, öncelikle Türk halkına başsağlığı dilediklerini ifade etti.

Pek çok ülkenin, beraber çalışarak El Kaide'nin Afganistan'da varlığını bir daha kurmaması için olağanüstü fedakarlık gösterdiğine işaret eden Hammer, bu kapsamda bu ülkelerin Afganistan'da güvenliği artırmak, Afgan halkına daha iyi bir gelecek yaratmak için çalıştıklarını kaydetti.

''Bu yöndeki çabalar ABD tarafından büyük takdir görmektedir'' diye konuşan Hammer, Mayıs ayında Chicago'da düzenlenecek NATO zirvesine katılan liderlerin, aynı zamanda da ISAF'ın kendisinin, Afganistan'daki geçiş süreci kapsamında Afganistan'a bundan sonraki dönemde yapılacak askeri konuşlandırmayı ele alacaklarını söyledi.

'ESAD İNSANİ YARDIMI KABUL ETMELİ'
BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) BM-Arap Birliği Özel Temsilcisi Kofi Annan'a tam destek veren başkanlık açıklamasını kabul etmesinin ardından ABD'nin, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın başta kalmasıyla sorunun çözülebileceğine inanıp inanmadığının sorulması üzerine ise Hammer, Clinton'ın yaptığı açıklamayı hatırlatarak BMGK'nın başkanlık açıklamasını güçlü ve olumlu bir adım olarak gördüklerini vurguladı.

Hammer, ''BMGK açıkça ve tek sesle, Esad'ın şiddeti ve insan hakları ihlallerini bırakması ve insani yardımı kabul etmesi gerektiğini ifade etmiş oldu. Annan, Suriye rejimine 6 maddelik bir plan sundu ve biz bu konuda çabuk ve olumlu bir yanıt alınmasını görmek istiyoruz ve bunu bekliyoruz'' diye konuştu.

Suriye'nin geleceği konusunda ise ABD'nin, Esad rejiminin görevi bırakmasını açıkça söylediğini anımsatan Hammer, BMGK'nın başkanlık açıklamasının uluslararası toplumun Suriye konusunda giderek daha fazla uzlaşma içinde olduğunu ortaya koyduğunu söyledi.

Bu kapsamda Suriye'de çok büyük bir dram yaşandığını belirten Hammer, uluslararası toplumun şiddeti sona erdirme ve siyasi bir yol bulma konusunda (Suriye üzerinde) baskı yapmayı sürdürmesinin elzem olduğunu ifade etti.

'NATO ZİRVESİNİN EN ÖNEMLİ KONUSU AFGANİSTAN'
Hammer, Mayıs ayında Chicago'da yapılacak NATO zirvesiyle ilgili bir soru üzerine ise, zirvenin en önemli konusunun Afganistan olduğunu belirterek ''Biz Afganistan'a İttifak (NATO) olarak beraber girdik, şimdi de Afganistan'dan yine İttifak olarak beraber ayrılmak istiyoruz'' dedi.

Hammer, zirvede ABD ve Avrupa'nın güvenliği kapsamında füze savunma konusunun da ele alınacağını bildirdi.