Türkiye'nin Libya'ya muharip güç göndermeyeceğini belirten Erdoğan, net konuştu: Sarkozy'ye kimse böyle bir görev vermedi. Durumdan vazife çıkarıyor. NATO'nun devreye girmesini değil AB'yi kullanmak istiyor

İsmail KÜÇÜKKAYA / CİDDE

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cidde'den dönüş yolunda, Türkiye'nin Libya konusundaki duruşunu ve diğer ülkelerin tutumlarını net ifadelerle ortaya koydu. Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy'yi eleştiren Erdoğan, 'Libya'ya muharip güç göndermeyiz' dedi. Erdoğan'ın açıklamaları özetle şöyle:

- Paris Zirvesi, Sarkozy'nin durumdan vazife çıkarma arayışıdır. Kimse Sarkozy'ye 'Gel böyle bir görev üstlen' demedi. Fransa'daki kamuoyu araştırmalarında siyasi noktada düşük çıktı. Buradaki kaybını, bu tür bir çıkışla 'acaba toparlayabilir miyim' gibi bir tasarruf içerisine girdi. Bunu yaparken de birinci derecede AB'yi kullandı.

İNSANİ YARDIMA VARIZ

- Burada sıkıntılı olan şey şu: BM Güvenlik Konseyi böyle bir karar alıyor ama alınan karar hava sahasıyla ilgili, insani yardımlarla ilgili. Askeri operasyonlara müsaade eden bir şey söz konusu değil.

- Dün akşam İngilitere Başbakanı'yla görüştüm. Kendisine, 'Türkiye, Paris'e davet edilmedi. Keşke bu görüşmeyi Paris toplantısından önce yapabilseydik' dedim. 'Beklentiniz nedir?' diye sordum. NATO neyi hedefliyor? Eğer insani amaçlı böyle bir şey yapılacaksa destek vereceğimizi söyledik. 'Fakat burada NATO kalkıp da Libya'nın yeraltı zenginliklerini peşkeş çekmek için görev ifa edecekse Türkiye olarak olamayız' dedik.

- Bingazi Havalimanı'nı üstlenebiliriz. İnsani yardımların dağıtımını üstlenebiliriz. Girit'le Bingazi arasını deniz kuvvetlerimizle kontrol edebiliriz. Fakat muharip güç olarak yer alamayız. Uçaklarımızın Libya halkına bomba yağdırmasına sıcak bakmayız.

'YAPTIM, OLDU' DER YİNE

- Öğrendiğimiz kadarıyla Sarkozy, NATO'nun devreye girmesini istemiyor, AB götürsün istiyor. ABD ve Türkiye, işin dışında kalsın düşüncesinde Sarkozy. Durumdan vazife çıkardı zaten. 'Yaptım, oldu' der yine.

- İngiliz Başbakanı, Libya'da birlikte çalışalım istedi. Biz, 'Talepleri somut iletin bakalım' dedik. Hatta karar sürecinin bu akşama (dün akşam) kadar ertelenmesini istedik. Obama'yla da görüşeceğim.

LİBYA BÖLÜNMEMELİ

- İkinci Irak olsun istemiyoruz. Oraya da NATO girmedi, BM' den çıkan kararla girdiler. Aradan 8 yıl geçti, bir medeniyet çöktü Irak'ta. Hala hükümet yok. Amerika, İngiltere orada? Halk Türkiye'yi istemedi, Irak'a girmedik. Afganistan ve Irak Amerika için sınavdır.

- Erdoğan, Kaddafi'nin durumunu ise şöyle değerlendirdi: Hafta sonuna kadar kalır kalamaz bunları konuşmak anlamsız. Kaddafi 'Ben resmi görevli değilim' diyor. Libya halkı kendi kaderini belirlesin, bunun önünü açalım. Libya asla bölünmemeli.

Operasyon isgale dönüsmesin

Başbakan Erdoğan'a dün Mekke Ümmü'l-Kurra Üniversitesince fahri doktora unvanı verildi. Törende konuşan Erdoğan, Libya'da NATO'nun devreye girmesi için Türkiye'nin şartlarını açıkladı:

- NATO, Libya'nın Libyalılara ait olduğunu tespit ve tescil için oraya girmelidir. Yer altı kaynaklarını birilerine dağıtımı için değil.

- Libyalı kardeşlerimiz, güçlü ve istikrarlı bir geleceği inşa etmek için her türlü imkana sahipler.
Libya halkına bu fırsat tanınmalı.

- Operasyon işgale dönüşmeden, Libyalıların kendi kararlarını vermeleri için fırsat tesis edilmelidir.

GENÇLER DEĞİŞİM İSTİYOR

- Şu anda en büyük arzumuz, bu operasyonun mümkün olduğu en kısa sürede sonuçlandırılması ve şu mevcut can kaybının en kısa sürede neticelendirilmesidir.

- Gençler artık daha fazla sorguluyor, daha fazla değişim arzuluyor. Liderler de gençlerin değişim arzularına cevap üretmek zorundalar.

Değişim rüzgarı bölgeyi sardı

- Erdoğan, Suriye'de geçen cuma başlayan rejim karşıtı gösterilerle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: Değişim rüzgarı her yeri kapsamış durumda. Son Suriye seyahatimde bunu Sayın Esad'la konuştuk,. Orada da böyle bir sürecin gelişmesi ve bunun mezhebi yaklaşımla ele alınması tehlikesi olabileceği... Nitekim şimdi öyle bir durum var. Sayın Esad'a, diğer ülkelerden ibret alıp, demokrat bir tavır içerisinde halkına yaklaşım göstererek çıkış yolu bulmasının isabetli olacağını söyledim.

Emniyetin başarısı takdire şayan

- İbrahim Bey'in son halini görebilmiş değilim. Başhekimle ve en son Derya Hanım'la görüştük. İyi gittiği söylendi. Şu anda tabii bundan çok, öncelikle sağlığını, sıhhatini düşünmek zorundayız. Aksi taktirde can derdinde olayına dönüşür ki şık olmaz. Emniyet boyutunda güvenlik güçlerine çok teşekkür ediyorum. İlk andan itibaren sürekli irtibat halinde olduk. Bu kadar kısa zamanda meydana çıkarmaları takdire şayandır.

Terör örgütü silahı bırakmalı

- Devleti, terör olaylarına karşı şu ana kadar nasıl yönettiysek yine aynı şekilde yapacağz. Almamız gereken tedbirler neyse almak durumundayız. İki de bir gündeme getiriliyor 'Operasyonlar durdurulsun.' Güvenlik güçleri operasyon meraklısı değildir. Operasyonu gerektirecek bir durum varsa operasyonu yapmama hakkına da güvenlik güçleri sahip değildir. Çünkü bunun için varlar. Askerimiz de polisimiz de kendilerini operasyona sevk edecek bir sıkıntı olmadıktan sonra hiçbiri operasyon yanlısı değildir. Burada terör örgütü silahı bırakmalıdır.

Bu hesapla asker yapacak adam bulamazsınız

- Başbakan Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 'bedelli' askerlik teklifini şöyle değerlendirdi:
İlginç hesaplamalar yapıyor. Kamuoyu oluşturma gayretinde. Yaz ayında vb. Bunların hiçbiri ortaya ideal neticeyi koymuyor.

12 bin liranın altındaki parasızlık... Bunlar öyle muvazaalar getirir ki o geliri neye göre belirleyeceksin? Asgari ücreti tam göstermeyen bir yapı var. Böyle bir yapı içinde zaten 12 rakamını bulan aile bulamazsınız. Özel sektörün kahir ekseriyeti 12'nin altındadır. Asker yapacak adam bulamazsın.