Marka Konferansı için İstanbul'a gelen Fransa'nın ünlü moda markası Cacharel'in kurucusu ve Dünya Başkanı Jean Bousquet, Türkiye'nin kumaş ve üretim kalitesiyle bir dünya markası çıkarabileceğini söyledi:

'Japonya'dan İssey Miyake ve Kenzo çıktı; sizden niye çıkmasın?'

Dünyaca ünlü Fransız moda markası Cacharel'in kurucusu ve Dünya Başkanı Jean Bousquet, Marka Konferansı için dün İstanbul'daydı.

Konuşmasının öncesinde görüştüğümüz Bousquet, 1958 yılında açtığı küçük atölyesinde bordo kadın bluzunu tasarlarken, bu bluz sayesinde bir dünya markası olacağını bilmiyordu. Bousquet, 'Küçük bir odada üç kişi çalışmaya başladık, o yıllarda bir gün dünya markası olacağımı hiç düşünmemiştim' diyor.

Ancak Bousquet, edindiği tecrübeler doğrultusunda marka yoluculuğuna yeni başlamış gençlere, önce markalarını doğru ve iyi konumlandırmalarını öneriyor.

KADINLARA ÖZGÜRLÜK VAAT ETTİ DÜNYA MARKASI OLDU

Avrupa'da ses getirdiği bordo bluzla büyük bir çıkış yakaladıktan sonra, 1968 yılında başka bir bluzla daha ortalığı kasıp kavuran ünlü modacı, bu üründen tam 1 milyon adet satmış. Bousquet'e bu gömleklerin neden bu kadar ilgi görüp markanın lokomotifi olduğunu sorduğumuzda karşımıza, Chanel gibi tarihe adını yazdırmış birçok modacın kadınlara vaat ettiği duygu çıkıyor: 'özgürlük'. 'Bu bluzlarla kadınlara özgürlük vaat ediyorduk ve çılgınca bir ilgiyle karşılandık.

Markamın tarihinde bu iki bluzun yeri ayrıdır. O dönem 'Ben Cacharel gömleği giyiyorum' diye şarkılar bile yazıldı.'

Cacharel'in dünya markası yolculuğunda Anais Anais adlı parfümün önemine de değinen Bousquet, 1989'da lanse ettikleri parfümden 120 milyon şişe sattıklarını açıklıyor.

En büyük avantajınız kumas ve dikis kalitesi

Başarısının altında, pazara kadın giyimiyle girmelerinin, parfümlerinin ve kaliteli takım elbiselerinin olduğunu söyleyen modacının dünya markası olmak isteyen genç tasarımcılara önerileri şöyle: 'Türkiye'nin iki büyük avantajı var, biri kumaş kalitesi ve diğeri üretim kalitesi. İkisi bir arada olunca arkası gelir. Ancak sunum da çok önemli. Gençlerin trendleri çok iyi takip etmeleri ve bu doğrultuda hazırladıkları koleksiyonlarını iyi şekilde sunmaları gerekiyor. Burada başarılı tasarımcılar olduğunu biliyorum ama iletişimde Avrupa'yı es geçmemeleri gerekiyor. Dünya markası olmanın yolu Avrupa'dan geçiyor. Japonlar nasıl İssey Miyake ve Kenzo çıkardıysa. Türkiye'nin de dünyaya mal olmuş tasarımcılar çıkaramaması için hiçbir sebep göremiyorum.'