Geçmişte mezhep çatışmalarına sahne olan Çorum'da bütün köylerin Alevi ve Sünni olarak tek tek fişlendiği belirlendi. Belgede, birçok köy ise "örgüt yandaşı" olarak yaftalandı.

Albay Dursun Çiçek'in altında ıslak imzasının bulunduğu "İrticayla Mücadele Eylem Planı"nın imhası sırasında yaşadıklarını bir mektup ile Ergenekon savcısı Zekeriya Öz'e ileten ikinci ihbarcının silinmekten son anda kurtardığı evraklar arasında, geçmişte Alevi-sünni olaylarına sahne olan Çorum'un köylerine kadar fişlendiği ortaya çıktı. "Çorum İl Jandarma Komutanlığı Sorumluluk Bölgesinde Bulunan Köylerin Demografik Yapı Çizelgesi" başlıklı belgede, Çorum'un merkez ile ilçeleri ve köylerinin mezhep ve etnik kökenlerine göre fişlendiği belirlendi.

ÖRGÜTE MÜZAHİR BÖLGELER

Belgede, tüm yerleşim birimlerinin tek tek Alevi-Sünni, Türk, Kürt, Çerkes olarak sınıflandırıldığı, bu arada bazı köylerin karşısına ise,"Örgüte müzahir" (Örgütle ilişkisi açığa çıkmış) notunun düşüldüğü ortaya çıktı. Çorum'un Mecitözü, Ortaköy, Alaca, Boğazkale ve Sungurlu ilçelerinde bulunan 67 köyde kısmen Kürtçe konuşulduğu belirtilen çalışmada, 215 köyde Alevi, 538 köyde Sünni, 6 köyde ise Alevi ve Sünnilerin birarada yaşadığı belirtildi. Çalışmada Aleviler ise sünniler arasında az da olsa güvensizlik ortamının bulunduğu kaydedildi.

MECİTÖZÜ'NDE 11 KÜRT KÖYÜ

Jandarma'nın yaptığı fişlemeye göre Mecitözü'nde 11 tane Kürt köyü var. Mecitözü'nde 5 tane Muhacir köyü bulunurken, iki tane de Çerkez köyü var. İlçede toplam köy sayısı ise 55. Mecitözü'ndeki 55 köyden 13'ü ise Jandarma'ya göre "örgüte müzahir". Çorumun Sungurlu ilçesi de raporda yerini aldı. Sungurlu'nun Karakaya ve Kurbağalı köylerini "örgüte müzahir" olarak tanımlayan istihbarat belgesinde, toplam 107 köyde yaşayanların köken bilgisine de yer verildi.

Her meslekten ajan devşirilmiş

İhbar CD'sinden çıkan bilgilere göre, her meslekten devşirilen ajanlar, TSK personeli olarak kabul edildi ve sicil kayıtları tutuldu. Jurnalciler arasında demir doğramacı bile var.

Son ihbar mektubuyla deşifre olan askeri belgelerde, tanınmış bazı simaların yanı sıra, değişik meslek gruplarından kimselerin devşirildiği ve bunların TSK personeli kabul edilerek haklarında sicil kayıtları tutulduğu öne sürüldü. Levon Panos Dağbağyan, Sevgi Erenerol ve gazeteci Ümit Zileli hakkında "gizli" ibareli 'personel bilgi formu' doldurulduğu anlaşılırken, ayrıca her meslek gurubundan jurnalci devşirildiği ortaya çıktı. Personel Bilgi Formu adı altında tutulan bu kayıtlarda çok ilginç bilgiler yer alıyor. İşte bunlardan bazıları ve kullanıldıkları alanlar:

Abdurrahman D: Mühendis. "Vatana bağlılık tamdır. Siyasi temayülü Sağ. Mesleği İnşaat mühendisi. Sır saklar.

Ahmet B: Otobüs işletmecisi: Siyasi temayülü, sosyal demokrat. Bölücü ve irticai faaliyetler konusunda yararlanılıyor.

ÖĞRENCİ FİŞLİYOR

Şaban A: Üniversitede memur. Ülke menfaatleri açısından elinden gelen bütün gayreti gösterir, sağlıklı ve somut bilgiler verir. Makam ve mevki hırsı vardır.

Bilge B: Matbaacı. İşçi Partili. İrticai konularda görüşmeye uygun, diğer konularda görüşülmemesinde yarar vardır.

Burhan P: PTT'de memur. Gürcü kökenli. Sosyal demokrattır. Bölgedeki Gürcülerin etnik ve bölücü faaliyetlerini desteklemez. Çerkez-Abaza ve diğer etnik kökenli vatandaşlarla rekabet içerisindedir.

POLİS DE VAR

Cihan Ç: Polis. Avcılar ilçesinde uzun yıllar görev yapıyor. 20 yıla dayanan bir dostluğumuz var. İhtiyaç duyulan her türlü bilgiyi çok rahat elde edebiliriz.

Hasan Y: İlçe Milli Eğitim Müdürü. Alevi. İstanbul'da mevcut bütün ADD yöneticileriyle irtibatı vardır. Yekta Güngör Özden ile yakın ilişki içerisindedir.

KÜRT JURNALCİ

Mehmet Ç: Kuyumcu. Kürt. Ülke menfaatleri açısından elinden gelen bütün gayreti gösterir. Onore edilmekten hoşlanır. Asker şahıslarla biraraya gelmekten mutluluk duyar. HADEP'in faaliyetleri hakkında bilgi alınmıştır.

İzzet A: Doktor. İl Sağlık Müdürlüğü ile hastanelerde irticai yapılanma ile ilgili bilgisinin olduğunu beyan etmiş, uygun zamanda görüşülecektir.

Savaşan T: Demir doğramacı. Pendik, Kartal ve Kadıköy'deki İrticai yapılanma hakkında kendisinden sağlıklı bilgi alınmaktadır.

Haberal'a özel sipariş

Genelkurmay'ın, kamuoyu oluşturmak için Ergenekon sanığı Prof. Mehmet Haberal'ın sahibi olduğu Başkent Üniversitesi'ne 'Ilımlı İslam' 'İrtica ile mücadele' gibi konularda sempozyum yaptırmayı planladığı ortaya çıktı. İkinci isimsiz subayın Başbakanlık, Adalet Bakanlığı ve muhalefet liderlerine ihbar mektubuyla birlikte gönderdiği CD'den 'Harekat Başkanlığı Faaliyet Çizelgesi' başlıklı Powerpoint sunusu dikkat çekti. 'Gizli' ibareli belgenin 'Kamuoyunu etkileme amaçlı bilimsel etkinlik toplantılarının düzenlenmesi' başlıklı bölümünde Ergenekon sanığı Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın sahibi olduğu Başkent Üniversitesi ve Vakıf

200 gibi kuruluş ve üniversitelere 'Ilımlı İslam' 'TSK'nın Türk toplumundaki yeri' 'Anayasa ve askeri yargı' 'irtica' konularında sempozyum ve seminer yaptırılması öngörülüyor. Sunumda sempozyum ve seminerlerin her biri için 250-350 bin TL'nin, Harekat Başkanlığı'nın örtülü ödeneğinden karşılanması öneriliyor. Harekat Planı'nın 21'inci sayfasında yer alan o bölümde, araştırma şirketinin ve danışmanın Başkent Üniversitesi ile benzer anket çalışmaları yapabileceği belirtildi. Bu bölümde Başkent Üniversitesi ile Derya Araştırma Şirketi'nin ortak çalışması örnek olarak gösterildi.

Sanat emirle yapılmaz

Genelkurmay'ın kendi propagandasını yapmak amacıyla bazı ünlü yönetmenlerle görüşerek film hazırlatmak istediği yönündeki iddialar ortalığı karıştırdı. CD'de yer alan belgelere göre filmin, yaptırılması için düşünülen yönetmenlerden Sinan Çetin, Osman Sınav ve Mustafa Altıoklar konuyla ilgili olarak Yeni Şafak'ın sorularını yanıtladı.

TEKLİF GELSE DE YAPMAM

Ünlü yönetmen ve yapımcı Sinan Çetin, kendisinin bu konuda bir bilgisinin olmadığını ve hiçbir dönemde Genelkurmay'dan böyle bir teklif almadığını belirterek, “Teklif gelse de yapmam. Zaten Genelkurmay'ın bu teklifine sıcak bakacak arkadaşlarımız mevcut. Onlar yapsın” diye konuştu.

DİREKTİFLE ÇEKMEM

Şu günlerde kendi projesi olan Sakarya-Fırat adlı terör konulu filmin çekimlerinde olan Osman Sınav ise kendisine bu yönde bir teklifin gelmediğini belirterek şöyle konuştu: “Şuan Toros Dağları'nda bir terör konulu bir film çekiyorum. Ancak en baştan beri yaptığım işler ve kariyerim kimseden aldığım emirle iş yapmayacağım açık. Ancak keşke bu yönde çalışmalar olsa bize danışılsa seve seve destek veririm.”

OLUMSUZ BAKMAM

Mustafa Altıoklar da kendisini ne böyle bir bilginin ne de teklifin gelmediğini ancak sinemacının da özgür düşünceyi savunması gerektiğini ifade ederek, “Ben bana gelecek böyle bir teklife olumsuz bakmam. Sinemayı kullanarak terör sorununa dikkat çekebiliriz” dedi. Altıoklar, Alevilerden teklif gelmesi halinde Dersim katliamını da çekebileceğini de söyledi.

Anketten 'türban' çıkardılar

Lahikanın uygulanması kapsamında “Emre Kongar, İlber Ortaylı, Orhan Türkdoğan, Bekir Coşkun ve Ece Temelkuran gibi” kişilerin danışmanlığında anket yaptırılması talimatı veriliyor. Bu anketlerin sonuçları da önceden dikte ettiriliyor: "Türk toplumu yüzde 93'le en çok TSK'ya güveniyor, hükümete güven yüzde 45, halkın yüzde 85'i Irak'a operasyon yanlısı." Aynı ankette, başörtüsü konusunda da yönlendirme anketler ve haber başlıkları veriliyor. İşte o başlıklardan bazıları: " “Türkiye'de türban takan kadın sayısı son beş yılda yüzde 10 arttı, Türkiye'ye yaşayan yabancılara göre, Türkiye hızla dinci bir toplum haline geliyor, Arap ülkelerine daha fazla benzemeye başladı. Türban takan kadın/kızların yüzde 65'i çevre, aile ve eş baskısı nedeniyle türban takıyor.”

Düşmandan para aldıkları yazılacak

Psikolojik harp belgesinde TSK'ye karşı olan sivil toplum örgütlerinin karalanması için dezenformasyon yapılması öngörülüyor. Harekat planında “TESEV ve İHD”, TSK karşıtı faaliyetler içinde olmakla suçlanıyor. "Bu STÖ'lerin kamuoyundaki saygınlığını ortadan kaldıran ürünler gri ve kara yöntemlerle üretilecektir" denilen belgede, izlenecek yöntemler ise şu ifadelerle tarif edildi: "Bu STÖ'lerin yabancı güç merkezlerinin hizmetinde oldukları ve bunun çin Türkiye düşmanlarından para aldıkları belirtilecektir.”

Ümit Zileli sağlıklı bilgi verir

Belgede Ümit Zileli'nin de aralarında bulunduğu bir grup gazeteciden Psikolojik Harekat personeli olarak bahsedildi. 27 Haziran 2001 tarihli 1. Psikolojik Harekat Tabur Komutanı Tank Yarbay Bahadır Turgut imzalı belgede, Psikolojik Harekat Taburu sorumluluk sahasında ilişki kurulan kişiler şu şekilde sıralandı: "Ümit Zileli, Ali A., Hasan D., İsmail K., Süleyman Sefer C., Ömer E., İsmail B., Uğur Y., Sevgi E., Levon Panos D., Paşa Ümit E., Abdurrahman D., Bilge B., Erol K., Rıfat S., Şenol B., Ahmet B., Burhan P., Hasan Y., Cemal T., Mehmet Ali Ç., Savaşan T., Yavuz S., Azki Ş., Cihan Ç., Mehmet İzzet A., Selda P." Bunlar arasında Ümit Zileli, için şu değerlendirme yapıldı: "Sağlıklı ve somut bilgiler verir. Makam ve mevki hırsı vardır. Yekta Güngör Özden ile yakın ilişki içerisindedir. İşçi Partisi üyesidir."/yeni şafak