Hacı Bektaş Veli Müzesi ve Külliyesi içindeki ikinci avluda, suyunun kutsal ve şifalı olduğuna inanılan Aslanlı Çeşme önünde bir sütunun dibinde yer alan mezar, ilginç hikayesiyle dikkat çekiyor.
Müze yetkililerinden Taylan Sümer, her gün yüzlerce kişinin mezarına bastığı Kahveci Babanın, vasiyeti üzerine mezarının ayak altında olduğuna inanıldığını, kendisinin isteği üzerine buraya gömüldüğünü söyledi.
Alevi Bektaşilik"te bu inanışın “Turab Olma” (Ayakaltı Olma) anlamına geldiğini ifade eden Sümer, şu bilgileri verdi:
“Hacı Bektaş Veli dergahı faal durumdayken, dergahta Kahveci Baba diye bir kişi yaşarmış. Kahveci olduğu için her gün dibekte kahve döver, bunu yaparken de çok ses çıkardığını, dergahtaki babaları, dervişleri rahatsız ettiğini düşünürmüş. Bundan dolayı ölmeden önce, "Ben dergahta günlük kahve döverdim. Bunu yaparken çıkan sesle herkesi rahatsız ederdim. Onun için beni ayak altına bir yere gömün. Ben yaşarken nasıl onları rahatsız ettiysem, yaşayanlarda ben öldükten sonra mezarıma basıp beni rahatsız etsinler" diye vasiyette bulunmuş.”
Sümer, Hacı Bektaş Veli Müzesi ve Külliyesi"nin ikinci avlusundaki Kahveci Babanın mezarını ziyaretçilerin çoğunluğunun fark edemeyip üzerine bastığını, fark edenlerin ise bir levha ile uyarı yapılmasını önerdiklerini kaydetti.