Sosyal-İş Genel Başkanı Metin Ebetürk, metal sektöründeki toplu sözleşmenin, Türkiye işçi sınıfı için hayati öneme sahip olduğunu vurgulayarak, ''Çünkü sağlanan ücret artışları birçok sektör açısından emsal oluşturmakta, kamu kesimi işçi toplu iş sözleşmeleri de dahil olmak üzere referans alınmaktadır'' dedi.

Ebetürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kardeş sendikaları DİSK'e bağlı Birleşik Metal-İş ile Metal Sanayi İşverenleri Sendikası (MESS) arasında yürütülen grup toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 33 iş yerinde 15 bin işçiyi kapsayan grev kararları alındığını anımsattı.

Anlaşma sağlanamaması durumunda 21 yıl sonra metal sektöründe greve çıkılacağına dikkati çeken Ebetürk, MESS'in grup toplu iş sözleşmesi mantığını ters yüz eden teklifinin kabul görmediğini söyledi.

Birleşik Metal-İş'in grev kararı ve yürüttüğü mücadelenin sadece kendi üyelerine yönelik olmadığını vurgulayan Ebetürk, ''Metal sektöründeki toplu sözleşme, Türkiye işçi sınıfı için hayati öneme sahiptir. Çünkü sağlanan ücret artışları birçok sektör açısından emsal oluşturmakta, kamu kesimi işçi toplu iş sözleşmeleri de dahil olmak üzere referans alınmaktadır. Türkiye'de sınai üretimin omurgasını oluşturan metal sektöründeki kazanım ya da kayıplar, diğer sektörleri de olumlu ya da olumsuz etkilemektedir. Dolayısıyla Birleşik Metal-İş ve üyelerinin elde edeceği kazanım tüm Türkiye işçi sınıfının kazanımı olacaktır'' diye konuştu.

Türkiye'de TÜFE esas alarak ücret artışlarını belirleme sisteminin çöktüğünü savunan Ebetürk, işçinin, emekçinin gerçek enflasyonunun, resmi enflasyonun çok daha üzerinde olduğunu dile getirdi.

Resmi enflasyona endekslenmiş ya da resmi enflasyonun biraz üzerinde gerçekleşen ücret artışları nedeniyle işçilerin daha da yoksullaştığını ifade eden Ebetürk, şunları kaydetti:

''Grup toplu iş sözleşmesi kapsamında olan Birleşik Metal-İş Sendikası üyesi işçilerin yaşadığı illerde işçilerin gerçek enflasyonu daha da yüksektir. Örneğin metal iş kolunun yoğun olduğu Kocaeli ve Sakarya illerinde 2006 Haziran-2010 Haziran döneminde su yüzde 50, kiralar yüzde 82, elektrik yüzde 72, kömür yüzde 83, ekmek yüzde 53, dolmuş ücreti yüzde 53 oranında artmıştır. İstanbul'da ise kiralar yüzde 58, elektrik yüzde 70.2, su yüzde 97.9, kömür yüzde 65.4, ekmek yüzde 70.2, dolmuş ücreti yüzde 53 oranında artış göstermiştir.

Öte yandan, son yıllarda yaşanan ekonomik kriz en çok ana metal sanayinde çalışan işçileri vurmuş, 2008-2010 döneminde ana metal sanayinde gerçek ücretler yaklaşık yüzde 24 düşmüştür. Ana metal sanayi ve metal sanayinin diğer dallarında 2009'un ikinci yarısından itibaren krizden çıkılmaya başlanmış ancak metal sanayi işçilerinin geçim krizi artarak devam etmiştir.''

Ebetürk, bütün bunların, MESS'in teklifinin, ''İşçiler için daha fazla geçim derdi, daha fazla yoksulluk, daha fazla sömürü'' anlamına geldiğini gözler önüne serdiğini savundu.

Metin Ebetürk, Sosyal-İş olarak kardeş sendikaları Birleşik Metal-İş'i ve metal işçilerini haklı mücadelelerinde sonuna kadar destekleyeceklerini sözlerine ekledi.

A.A