Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, faiz dışı fazla hedefinin indirilmesinin maliye politikasında gevşeme anlamına geldiğini belirterek, "Matematik bize bunu söyler." dedi.

MERKEZ Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, mortgage krizi sonrasında ABD Merkez Bankası"nın (FED) aktif şekilde devreye girip, bankaların likidite sorununu çözmesi üzerine, "Elin merkez bankası proaktif davranıyor, bizimki ne yapıyor" eleştirilerine hedef olduklarını söyledi. Yılmaz, "Ancak, Türk bankaları şu anda likidite sorunu yaşamıyor. Her gün işlemler sonrasında bankalararası piyasada bir miktar para kalıyor, onu da çekmek Merkez Bankası"na düşüyor" dedi. Para Politikası Kurulu (PPK) Üyesi İbrahim Turhan, bu durumu "Türkiye"de para kıtlığı yok" sözleriyle yorumladı.

Peki durgunluk neden

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Para Politikası Kurulu Üyeleri Erdem Başçı, İbrahim Turhan, Burhan Göklemez ve Mehmet Yörükoğlu ile birlikte önceki gün İstanbul"da düzenlediği toplantıda enflasyonla ilgili gelişmeleri değerlendirdi, soruları yanıtladı. Yılmaz, "Siz bankalararası piyasaya bakıp, "para kıtlığı yok" diye düşünüyorsunuz ama piyasada para yok. Nitekim piyasa durgun. Bu durumu nasıl tanımlıyorsunuz?" sorusuna, "Tüketiciler belirsizlik yüzünden tüketimi erteliyor, durgunluk bundan ortaya çıkıyor" yanıtını verdi. İbrahim Turhan ise, "Kimseye zorla "paranı harca" diyemeyiz" değerlendirmesini ekledi.

Korku-umut arasında

Durmuş Yılmaz, "Hedefiniz yüzde 4"ken enflasyon tahmininizi yüzde 9.3"e çıkardınız. Enflasyon karşısında, "Eyvah bu iş yürümeyecek" gibi korku yaşıyor musunuz?" sorusu üzerine şunları söyledi: "Merkez Bankası her zaman korkmalı, ihtiyatı elden bırakmamalı. Umutla korku arasında bir yerde sürekli enflasyon hedefini gözetlemeli. Biz her ne pahasına olursa olsun fiyat istikrarını sağlama peşinde değiliz. "Fiyat istikrarını sağlayalım, enflasyonu düşürelim, isterse ülkede resesyon olsun" diye düşünemeyiz. Bize verilen fiyat istikrarını sağlama görevini optimum davranışlarla yerine getirmeye çalışırız."

Mali disiplin sürmeli

Durmuş Yılmaz, enflasyonun tek haneye düşürülmesinde hükümetin mali disipline uyumunun önemli rolü bulunduğunu ifade ederek, şunları dile getirdi: "Merkez Bankası"nın uyguladığı para politikası, enflasyona karşı tek başına başarı getirmeye yetmez. Bu politika sıkı maliye politikasıyla desteklenirse sonuç alınabilir. Geçen dönemde sağlanan başarının arkasında bu uyum var. Mali disiplin yine sürdürülmeli. Eğer burada bir gevşeme olursa, Merkez Bankası tepkisini faizle ortaya koyar. Ancak bu tepki, ölçülü, makul ve adım adım olur. Böylece enflasyon beklentilerinin hedefe uyum göstermesini sağlamaya çalışırız."

Başarısız olunca sorumlu aramaz biz üstleniriz

MERKEZ Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, enflasyonla mücadelede başarısız olunması durumunda sorumlu arama çabasına girmeyeceklerini belirterek, "Fiyat istikrarını sağlama konusunda sorumlu sadece biziz. Başaramazsak sorumlu aramayız ve bu sorumluluğu üstleniriz. Bu konuda tartışma açmanın kimseye hiçbir yararı olmaz" şeklinde konuştu.

Açıklanan rakamlara inanmayan merkez bankası başkanı eşleri var

DURMUŞ Yılmaz, başta enflasyon olmak üzere ortaya çıkan makro ekonomik verilere kuşkuyla bakılması olayının birçok ülkede yaşandığını ifade ederek, "Uluslararası toplantılardan birinde bir ülkenin merkez bankası başkanı, "Enflasyon açıklandığı gün eşim bu rakamlar doğru olamaz diye bana telefon ediyor" demişti. Tüketicinin bilinci ve güveni son derece önemli" dedi.

Bütçe gündeme geldiğinde enflasyon hedefi revize olur

DURMUŞ Yılmaz ile Yardımcısı Erdem Başçı, enflasyon hedefinde bugün için revizyonun söz konusu olmadığını vurgulayarak, şu mesajı verdi: "Hükümet bütçe hazırlıklarına başladığında biz de enflasyon hedefinde revizyona gideceğiz. Ancak, yüzde 4 hedefine ulaşmayı gündemimizin dışına çıkarmadan, patikamızı belirleyeceğiz. Patikayı belirlemeye kalksak, enflasyon tahmini 9.3 düzeyinde. O gün geldiğinde şartlar değişebilir."

Hükümetle sorunum yok ülkeye zarar verecek yayınlar yapılmasın

DURMUŞ Yılmaz, "AKP yanlısı bazı gazeteler son günlerde size karşı cephe açıp, yüklenmeye başladı. Bunu neye bağlıyorsunuz?" sorusu üzerine şu değerlendirmeyi yaptı: "Bu yayınlar beklentileri bozarsa, ülkemiz zarar görür. Benim hükümetle sorunum yok. Merkez Bankası hükümetle ahenk içinde çalışıyor. Biz eldeki verilere bakar, görevimizi yaparız. Benim açımdan bir sorun yok. Başkaları açısından sorun varsa onu bilemem."

Faiz dışı fazla hedefinin düşmesi gevşemeyi gösterir

DURMUŞ Yılmaz, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile Devlet Bakanı Mehmet Şimşek"in faiz dışı fazla hedefinin yüzde 4.1"den yüzde 3.5"e indirildiğini açıklamalarından 1-2 saat önce bu yöndeki soruya şu yanıtı verdi: "Faiz dışı fazla hedefini 6.5"ten 5.5"e veya 5.5"ten 4.5"e indirmek, maliye politikasında gevşeme anlamına gelir. Matematik bize bunu söyler."

100 kalem mal alanla çay-simit yiyenin enflasyonu aynı olmaz

MERKEZ Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, enflasyonun düzeyi konusundaki şikáyetleri doğal karşıladıklarını belirterek, şunları söyledi: "Herkes enflasyonu sepetine giren mala göre hisseder. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), her ay 25 bin aileyi izliyor, Türkiye"nin enflasyonunu ölçüyor. Enflasyon sepetini her yıl yeniliyor. Sadece çay ve simit tüketen, bunların fiyatındaki artışları hissedenle 100 kalem mal tüketen bir tüketicinin hissettiği enflasyon farklı olur."

Global dalganın ortasını yeni geçtik, her an sürprizler olabilir

MERKEZ Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, bir soru üzerine dünyada yaşanan dalgalanmayı şöyle değerlendirdi: "Yolun sonuna gelmiş değiliz. Ortasını daha yeni geçtik. Dünyada son günlerde bir iyimserlik havası hakim ama her an sürprizler olabilir. Çünkü, dünyadaki bankalar hálá karşılıklı olarak birbirlerine güvenmiyor. Bu yüzden ihtiyatlı olmakta fayda var. Bankaların birbirlerine karşı güvenli davranmaya başladıkları, karşılıklı işlemlerini normale döndürmeye başladıkları anda sorun bitmeye başladı diye düşünmek mümkün."

Raporlarımıza "siyasi gürültü" koyarsak gerçekler kaybolur

DURMUŞ Yılmaz, "Enflasyon hedefi yüzde 4"ken, tahmininizi yüzde 9.3"e çıkardınız, "Herkes hesabını buna göre yapsın" dediniz. Bunda AKP aleyhinde açılan kapatma davasının etkisi yok mu? Enflasyon raporunuzda buna neden yer vermediniz?" sorusu üzerine şunları söyledi: "Ekonomik aktiviteler boşlukta cereyan etmez. Elbette siyasetteki gelişmeler ekonomik aktiviteleri doğrudan etkiler. Genel seçimler, cumhurbaşkanlığı seçimi, Kuzey Irak"a yönelik harekát ekonomik aktiviteleri etkileyen gelişmelerdi. Şimdi de başka bir etki ortaya çıktı. Ancak, biz bunları raporlarımıza koyup gürültüyü artırmak istemiyoruz. Gürültüyü artırırsak, diğer gerçekler kaybolur, göremeyiz. Bu ortamda tavsiyem, ihtiyatı elden bırakmadan riskleri yönetmeye çalışmaktır.