İstanbul’da içerisinde 500 bin TL’lik mal yüklü çalıntı bir TIR’ın peşine düşen polis, hırsızların ilişkilerini mercek altına alınca Merkez Bankası’nı milyonlarca lira dolandıran bir şebekeyi ortaya çıkardı.
Şebekenin Merkez Bankası’nın tedavülden kalkan 1 YTL’lerinin hurda olarak satışında nakliye işi yaptıkları ve eritmek için fabrikaya gönderilen içi madeni para dolu kamyonlardan her biri 18 kg gelen yüzlerce torbayı çaldıkları ortaya çıktı. Zanlıların çaldıkları hurda madeni paraları bankalarda TL’ye çevirerek yaklaşık 600 bin liralık kazanç elde ettikleri belirlendi. Şebekenin kamyonların tonaj farkını ortadan kaldırmak için ise gizli bölmelere 18 litrelik su damacanaları yerleştirdikleri öğrenildi.
İstanbul Esenyurt’ta, Fransa’ya gitmek üzere bir firmaya tekstil malzemesi getiren TIR’ın sahibi Hüseyin H. İle şoförü Hüseyin Ç. polise TIR’ın içerisindeki 500 bin TL’lik malın çalındığını söyleyerek şikayetçi oldu.
TIR sahibi Hüseyin H’nin dolandırıcılık ve hırsızlık suçlarından 18 kaydının bulunması üzerine soygun ihbarını şüpheli bulan Asayiş Şube Oto Hırsızlık Masası polisi öncelikle TIR sahibi Hüseyin H. ile şoför Hüseyin Ç.’yi takibe aldı. Polis, TIR içindeki malların İkitelli Güneşli’de bulunan bir depoya indirildiğini belirledi. İzmir’deki firmaların da TIR şoföründen şikayetçi olması üzerine polis soygunla ilgili şoför Hüseyin Ç, sahibi Hüseyin H., Ahmet V., karısı Gürsel V. ile 3 kişiyi daha gözaltına aldı.
Gözaltına alınanlardan Ahmet V.’nin anlattıkları, TIR’dan yapılan hırsızlık işinin iki ortak arasındaki eski bir husumetten kaynaklandığını ortaya çıkarttı. Ahmet V., Hüseyin H.’nin İzmir’den yüklü miktarda tekstil malzemesi aldığını ve bunu elden çıkartması için kendisinden yardım istediğini söyledi. Ahmet V., kendisinin daha önce Hüseyin H ile ortak yaptıkları bir işten 150 bin TL’lik alacağı olduğu için TIR’daki malları karısına çaldırdığını ileri sürdü.
Ahmet V., ‘150 bin TL’lik işi’ anlatınca Merkez Bankası’nın YTL’den TL’ye geçişte hurdaya gönderilen paraların nasıl çalındığı da ortaya çıktı. Şebekenin bu yolla yaklaşık 600 bin TL haksız kazanç elde ettiği tahmin ediliyor.
Damacanalı soygunu işte böyle planladılar
YTL’ler için son dönüşüm tarihi 31 Mart 2010 olarak ilan edilmişti ve Merkez Bankası’na özellikle bankalar kanalıyla çuvallar dolusu tedavülden kalkacak YTL geldi. Bu YTL’lerin eritilmesi için Merkez Bankası bir firmayla anlaştı. Çuvallar kamyonlara yüklenerek Beşiktaş’taki Darphane’den Büyükçekmece’deki hurdacıya gönderiliyordu. Her bir çuvalda 1000 TL değerinde 18 kilogram ağırlığında bozuk YTL’ler vardı.
Çuvallarda para olduğunu bilen nakliye işini yapan şebeke, her kamyondan bazı çuvalları yolda boşalttı. Boşaltılan çuvalların yerine de aynı ağırlıkta 18 kilogramlık su damacanaları kamyona yerleştirildi. Böylece, Merkez Bankası’ndan çıkan kamyonun ağırlığı ile hurdacıya giren kamyonun ağırlığı eşit kaldı. Kimse şüphelenmedi. Paraların boşaltılması sırasında da damacanalar patlatılarak suyun boşalması sağlandı.
‘Otomattan çıktı’ dediler
Alınan çuval çuval paraları takım elbiseli adamlarıyla Anadolu’da merkez bankasının şubelerine gönderdiklerini belirten Ahmet V., bu kişilerin paraları otomatlarda kalan para olarak beyan ettikleri ve TL’ye çevirdiklerini kaydetti. Ahmet V. bu işlerden ortaya çıkan kazançtan payına düşen 150 bin TL alacağını alamadığını da kaydetti. Hüseyin H. ise eski ortağının iddialarını reddederken TIR’dan yapılan hırsızlıkla ilgili suçlamaları da reddetti. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 7 kişidenşoför Hüseyin Ç., sahibi Hüseyin H., Ahmet V., ile karısı Gürsel V. tutuklanarak cezaevine gönderildi.
vatan
