Kent markası, bir kentin sahip olduğu kültürel, tarihsel, doğal ve toplumsal özellikleriyle bütünleştirerek ve diğer kentlerden ayırt etmek amacıyla kendine özgü bir işaretle destekleyerek yaşama geçirdiği bir gelişim-tanınma-imaj projesidir. Kent markası, söz konusu kenti ve onun savunduğu olanakları diğer kentlerden ayıran, hem rasyonel hem de duygusal nitelikteki, özgün inançlar kümesidir. Kent marka imajı; kitlelerin kent ismini duyduklarında ne düşündüklerinin toplamını ifade eder. Bu doğrultuda, “Marka kent”, markalaşmış, marka olmuş kent anlamına gelmektedir.

Marka Kent Efeler” sloganı en başta Efeler Belediye Başkanı Fatih Atay’ın söylemlerinde her zaman yerini almakta, ilan ve posterleri süslemekte, konu ile ilgili yazılar yazılmakta. Ancak küreselleşen ve rekabetin en üst düzeye çıktığı günümüzde gelişmekte olan ülkelerin kentleri adeta “Marka kent” olup diğer kentlerden farklılaşıp dahi iyi bir “Marka kent” olabilmek için kıyasıya yarışmaktalar. Elbette “Marka kent” olmak öyle kolay değil. Bunun için uzun soluklu ve programlı çalışmak gerekir. Bunun için en azından kenti öne çıkaracak unsurları bulup bu konuda yoğunlaşmak en önemli konulardan birisidir.

Bu yoğun emek gerektiren “Marka kent” sürecinde Başkan Fatih Atay’ın seçim döneminden itibaren konuyu önemsemesi, konu ile ilgili söylemleri dilinden hiç düşürmemesi, Seikilos ismini “Marka kent” olma yolunda kullanacağını söylemesi bu konuda çeşitli çalışmaları ve yazıları olan bizi fazlasıyla mutlu etmişti. Seikilos’un bu kentin “Marka kent” olma yolunda önemli bir kilometre taşı olacağını biliyor ve yazıyorduk çünkü. Ama geldiğimiz nokta da Seikilos markası için yeterli bir çalışma yapılmadığı net olarak görünmekte.

Seikilos bundan 2.300 yıl önce yaşamış bir Trallesli. Seikilos Euterpe’nin mezar taşına Dünyanın ilk notalı müziğini kazımış. Euterpe'nin Seikilos’un eşi olduğu söyleniyor ama bilgi kesin değil. Kesin olan bu mezar taşının bizim için çok değerli olması. Müzik, MÖ 2. yüzyılda Phrygia’da bilinen nota sistemine uygun olarak yazılmış.

Üzerinde notaların kazındığı mezar taşı 1882-1883 yılında Aydın-İzmir demiryolunun inşaatı sırasında Tralleis’te bulunmuştur. Buradan kaçırılarak, önce Buca’daki bir villanın bahçesine götürülen mezar taşı, 1921-1922 yıllarında gerçekleşen Kurtuluş Savaşı sırasında İzmir’den İstanbul’a, daha sonra da yurtdışına kaçırılmıştır. Seikilos anıtsal mezar taşı 1966 yılından beri Danimarka’da Kopenhag Ulusal Müze’de sergilenmektedir.

Seikilos’un anıt mezar taşının çalındığı Tralles’te Üç Gözler olarak bilinen ve bugüne kadar ayakta kalabilen tek yapı Gymasium’un kapısıdır. Bu yapı sanki üç gözü ile bu taşın yolunu gözlemektedir. Koca koca gözleriyle ovaya, oradan da batıya, kaçırıldığı topraklara gözyaşları içinde bakmaktadır.

Ayrıca tüm Dünyada Seikilos hakkında 60 kitap ve binlerce makale yazılmış durumdadır. Biz de Seikilos için ne mi yapılmış? Ne siz sorun, ne ben söyleyeyim. Sadece Aydın Arkeoloji Müzesi’nin duvarına bir pano yerleştirmişiz o kadar.

Seikilos markasını oluşturmak için ne yapmalıyız?

Efeler Belediye Başkanı Fatih Atay söylemlerinde Seikilos Müzik Festivali’nden bahsediyordu. Bu iyi bir başlangıç olabilir, ancak yeterli değil. Seikilos isminin yılda birkaç gün sürecek bir festivalle markalaşmaya hizmet etmesi yeterli değildir. Bu festivalin ses getirebilmesi için uzun yıllar geçmesi gerekir ki bu da "Marka kent" olma yolunda yeterli değil. Seikilos isminin markalaşması için daha fazla alanda daha sık kullanılması ve kurumsal kimlik çalışması yapılması gerekir.

Efeler Belediyesi özel günlerde çıkardığı gazeteleri Seikilos ismi altında çıkarabilir. “Seikilos 18 Mart Özel Sayısı” gibi. Seikilos isimli sanat ve kültür ağırlıklı bir dergi çıkarılmalıdır. Bu dergi ve gazetelerde Seikilos ve Tralles konusu sürekli işlenmelidir. Efeler Belediyesi Yayın Kurulu yoluyla Seikilos ve Tralles ile ilgili kitaplar bastırılmalı ve tanıtımı sağlanmalıdır. Tralles konusu da “Marka kent” konusunda önemlidir ve Seikilos ile birlikte ele alınmalıdır. Efeler Belediyesi Seikilos adını parklara, cadde ve sokaklara vermeli, bu ismi değişik yerlerde kullanmalıdır. Ayrıca gerek tarımsal, gerekse sanayi alanında üretilen bazı ürünlere Seikilos markası verilmelidir. Turizm konusunda ön planda olan belediyelerle iletişime geçilmeli, Seikilos ve Tralles için tanıtım yapılmalıdır.

Efeler Belediyesi Seikilos için sadece Müzik Festivali değil, sanatın tüm alanlarında çalışmalar yürütmeli, özellikle gençler arasında yarışmalar düzenleyerek markalaşmaya hizmet etmelidir. Resim, öykü, şiir, heykel vs. Yeni yapılması düşünülen kültürel amaçlı binalara, salonlara Seikilos veya Tralles adı verilmeli, bu mekânlarda uluslararası düzeyde etkinlikler düzenlenmelidir. Düzenlenecek bu etkinlikler “Marka kent” olma yolundaki çalışmalara önemli bir ivme kazandıracaktır. Elbette yapılacak tüm çalışmalar sosyal medya üzerinden yaygınlaştırılmalıdır.

Efeler Belediyesi ve Başkanı Fatih Atay Seikilos’un üzerine notaları kazıdığı mezar taşının replikasını yaptırıp sergilenmesini sağlamalı, bu ürün ile ilgili çeşitli hediyelik eşya tasarlatmalıdır. Seikilos ismini markalaştırmak için daha onlarca yapılması gereken çalışma var. Bu çalışmaları ne kadar hızlı ve yoğun yaparsanız o kadar hızlı bir markalaşma sağlayabilirsiniz. Elbette bu konuda Efeler ilçesinde yaşayan halka bunu anlatmalı, bu markalaşma sürecine onları da dâhil etmelisiniz. Halk olmadan asla ”Marka kent” olunamaz. “Marka kent” yaratmak öyle sanıldığı gibi kolay bir şey değildir. Sadede Seikilos ve Tralles üzerine çalışmanın yanında marka değerine katkı sağlayacak başka değerleri de ön plana çıkarmak yerinde olacaktır.

Marka kent” yaratma yolunda Efeler Belediyesi ve Başkanı Fatih Atay’a başarılar dileriz. Umarım onun döneminde Efeler “Marka kent” olmayı başarabilir

“Değişim en başta zordur, ortalara doğru dağınıktır, sonunda ise harikadır.” (Robin S. Sharma)

 

KOZAK Nazmi (2009), “Eskişehir Turizminde Talep Yaratmaya İlişkin Öngörüler”, Eskişehir, Anemon Oteli,19 Nisan 2009, Power Point Sunu.

KAYPAK Şafak (2013), “Küreselleşme Sürecinde Kentlerin Markalaşması ve Marka Kentler”, Manisa, C. Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 14, Sayı 1, S:335-353

ASAR Hüseyin (2018),  “Tarih Kokan Yazılar”, Aydın, Efeler Belediyesi Kültür Yayınları, S: 16-17

Replika, herhangi bir eserin, birebir ölçüleriyle veya daha küçük ölçülerle orijinaline dayanarak kopyalanmış olan sürümü. Sahtecilik amacıyla üretilebileceği gibi orijinal ürünü korumak amacıyla onun yerine kullanılma amacıyla da üretilebilmektedir. (Wikipedi)