Aydın Sağlık-Sen Şube Başkanı Baki Karaer, hükümetin üzerinde önemle durduğu “Sağlıkta Dönüşüm Programı” kapsamında ilk ve en önemli adım olarak 2004 yılında performansa dayalı döner sermaye ek ödemesi sistemi ile başlandığını hatırlattı.
Birinci basamak sağlık kuruluşlarında hasta potansiyeli gibi nedenlerle döner sermaye gelirlerinin düşük olması nedeniyle başta köy, belde, ilçe sağlık ocakları ve aile hekimlerine geçilen yerlerde toplum sağlığı merkezlerinde görev yapan tabip dışı personelin çok cüzi miktarlarda döner sermaye alır duruma geldiğini belirten Sağlık-Sen Şube Başkanı Baki Karaer, “Yeni Ek Ödeme Kararnamesi"nde diğer kurumlarda görev yapan memurlar için açıklanan rakamlara bakıldığında Sağlık Bakanlığı ve Üniversite Hastanelerinde görev yapan tabip dışı personelin önemli bir kısmının başka kurumlarda görev yapan emsallerinden daha düşük ücret aldığı gerçeği ortaya çıkmaktadır. Yeni ek ödeme kararnamesinde belirlenen miktarlar diğer kurumlardaki çalışanlara her ay ve her şartta düzenli bir şekilde ödenirken döner sermaye ek ödemelerinde fiili katkı esas alındığından yıllık izin, hastalık izni, şua izni gibi durumlarda ödenmemekte, kurum gelirleri esas alındığından ödemeler bazen aylarca gecikmektedir. Kısaca tabip dışı sağlık çalışanları ek ödemeye muhtaç hale gelmişlerdir. İnsan hayatı açısında birinci derecede önemli olan sağlık hizmetinin vatandaşlarımıza etkin ve verimli bir şekilde sunulması için çalışan personel bir yandan olumsuz çalışma koşulları ile boğuşurken diğer yandan ekonomik açıdan ayrı bir mücadele vermektedir” dedi.
Personelin teşvik edilmesi ve verimliğin arttırılması amacı ile uygulamaya konulan performansa dayalı ek ödeme sisteminde tabip dışı personelin ek ödeme tavan oranlarının yüzde 150 ile sınırlandırılmasının teşvik yerine bir cezalandırma şekline dönüştüğünü iddia eden Karaer, şunları söyledi: “Tüm çalışanların emeği ile elde edilen döner sermaye gelirleri sağlık hizmetinin bir ekip hizmeti olduğu gerçeği dikkate alınarak tüm çalışanlara adil dağıtımı sağlanmalıdır. Tabip dışı personelin tavan oranlarının yükseltilmesi noktasında Maliye Bakanlığının direnç göstermesine bir anlam vermek mümkün değildir. Bu ödemeler kurumun döner sermeye gelirlerinden yapıldığı için Genel Bütçeye hiçbir ek yük getirmemektedir. Sağlık-Sen olarak, tabip dışı personelin kadro-unvan katsayısının yükseltilmesi için Sağlık Bakanlığı nezdinde, döner sermaye tavan oranlarının yükseltilmesi için ise Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Başbakanlık nezdinde girişimlerine hız verirken bir yandan tüm şubelerimiz aracılığı ile basın açıklamaları, imza kampanyaları ve gerekirse toplu eylemler dâhil her türlü demokratik hakkını kullanacaktır”