Kuzey Irak Kürt yönetiminin “Kuzey Irak, Musul ve Kerkük dahil olmak üzere "Musul Vilayeti" olarak Türkiye"ye katılsın” teklifi yaptığı, Ankara"nın ise “Daha fazla Kürt nüfusu siyasi açıdan kaldıramayız” diyerek reddettiği ortaya çıktı. Ankara bunun yerine sınırı gevşetip ekonomik konfederasyon önerdi.

Irak"taki Amerikan askerlerinin 2010"da çekilmesinin ardında bu ülkede istikrarın daha da bozulacağına dair yorumlar yapılırken, Irak"ın kuzeyindeki Bölgesel Kürt Yönetimi"nin Türkiye"ye şok edici bir teklif sunduğu ortaya çıktı. Brüksel merkezli düşünce kuruluşu Uluslararası Kriz Grubu"nun hazırladığı “Irak ve Kürtler” adlı rapora göre, Kürt liderler “Musul ve Kerkük de dahil olmak üzere "Musul Vilayeti"olarak Türkiye"ye katılalım” önerisiyle Ankara"nın nabzını yokladı.

Anadolu Ajansı"nın özetini geçmesinin ardından VATAN"ın tam metnini incelediği raporda, görüşleri alınan bölgesel yönetimin adı açıklanmayan bir bakanı, “Bağımsız olmak hakkımız, fakat bu olmazsa ben Türkiye ile olmayı Irak"la birlikteliğe tercih ederim. Çünkü Irak demokratik değil” diyerek, tek çıkış yolunun bölgenin “Musul vilayeti” adıyla Türkiye"ye, Türkiye"nin de kendi içindeki Kürtlerin durumuna çözüm olarak AB"ye katılması“ olduğunu ifade etti. Bu durumun Osmanlı sonrası Türkiye"nin hak iddia ettiği "Musul vilayeti" fikrini yeniden canlandırdığı” kaydedilen raporda, “şaşırtıcı bir şekilde bu kez isteğin Türk milliyetçilerden değil, üst düzeydekiler dahil Kürt tarafından geldiği” ifade edildi. 1879"dan İngiliz yönetimine geçtiği 1918"e kadar Osmanlı"ya bağlı olan “Musul Vilayeti”, Musul dışında Zaho, Duhuk, Akra, Sincar, Zibar, Kerkük, Revanduz, Köysancak, Raniye, Erbil ve Selahaddin kentlerini kapsıyor.

Ortak çıkarlarımız var

Rapora göre bu öneri Ankara"ya sunulduğunda Türk yetkililer “Türkiye topraklarındaki Kürt nüfusunu arzu edilmeyecek şekilde artıracağı ve siyasi açıdan kaldırılamayacağı” gerekçesiyle bu öneriye sıcak yaklaşmadı. Ankara bunun yerine “ekonomik konfederasyon” önerisini getirdi. Sınırların gevşetilip iki bölge arasında ekonomik işbirliğinin artırılması teklif edildi. Raporda, adı açıklanmayan üst düzey bir Türk yetkilinin şu görüşlerine yer verildi: “Iraklı Kürtlerle ekonomik birliktelik gelecekte mümkün. Fakat bu resmi değil, fiili bir birliktelik olmalı. Biz Irak"ın bütünlüğünü korumasından yanayız. Irak, bölgedeki etnik ve mezhepsel dengenin barometresi gibi. Fakat ekonomik teşvikler mümkün.” Aynı yetkili, “Irak"ta en fazla Kürtlerle ortak çıkarlarımız var. Biz Kürtleri rahat ettirmeye çalışıyoruz. Onlara umut vermek istiyoruz” diye konuştu.

Güvenliğe karşı Kerkük

Raporda adı gizli tutulan bir Kürt liderin de 2008"de “Musul Vilayeti” önerisinin Kürtler için en iyi seçenek olduğunu söylediği hatırlatıldı. Bölgesel yönetimin lideri Mesud Barzani"nin başdanışmanı Fuat Hüseyin"in şu sözleri aktarıldı: “Iraklı Şiiler İran"ı ve Sünniler Arap dünyasını seçerse, Kürtler de Türkiye ile ittifaka girmek zorunda kalacak. Türkiye"nin Irak"ta bizden başka dost ya da ortağı yok. Birbirimizi sevmiyoruz ama birbirimize ihtiyacımız var.”

Kürt yetkililerinin, ABD"nin Irak"tan çekilmesi sonucu Irak"ın çökeceğine ikna olduğunu belirten başdanışman Hüseyin, “Kürtler bu şartlarda Türkiye"nin koruması altında rahat ederken, bunun karşılığında Türkiye"nin, Kerkük"teki dev rezervler dahil, Irak"ın kuzeyindeki bölgenin petrol ve doğalgazına doğrudan erişim imkanı elde edecek ve dolaylı yollarla Kerkük"e sahip olacak” dedi.

En etkili düşünce kuruluşlarından

MERKEZİ Brüksel"de bulunan Uluslararası Kriz Grubu (ICG), ses getiren raporlarıyla dünyanın en etkili düşünce kuruluşları arasında yer alıyor. Dünya genelindeki anlaşmazlıkları, çatışmaları önlemek amacıyla 1995"te kurulan ICG, aralarında Türkiye"nin de bulunduğu 22 ülke tarafından destekleniyor. Ayrıca birçok sivil toplum kuruluşundan da destek alıyor. Kuruluşun mütevelli heyetinde ABD"nin eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitzl, ABD"li finans spekülatörü George Soros, BM"nin eski genel sekreteri Kofi Annan, Almanya"nın eski dışişleri bakanı Joschka Fischer ve Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı gibi isimler yer alıyor.

Türkiye İran"dan rahatsız

UluslararasI Kriz Grubu"na göre, bölgedeki gelişmeleri dikkatle izleyen Ankara, Irak"ın kuzeyinde Türk girişimcilerin yatırımlarını teşvik ederek bölgedeki petrol ve doğalgazın ihracat kapısı olmak istiyor. İran"ın Irak üzerinde etkinlik kazanmasını istemeyen Ankara, bu riski azaltmak için bir yandan merkezi hükümeti güçlendirmek amacıyla Bağdat yönetimiyle bağlarını geliştirmek isterken, diğer yandan Basra"da konsolosluk açarak güneydeki “İran etkisini sınırlandırmayı” hedefliyor.

Raporda, “Ankara, tüm yumurtalarını Bağdat"ın sepetine koyarak Kürtlerle arasını bozmak ya da İran"ın etkisi altındaki Irak"la tampon bölge oluşturmak için kuzeydeki bölgesel yönetimi destekleyerek Bağdat"ı kızdırmak arasında kaldı... Etkili olmak için iki tarafla ilişkilerini dengeliyor” deniliyor. Raporda, Genel Enerji ve PetOil gibi Türk şirketlerinin Irak"ın kuzeyinde faaliyet gösterdiği ve “ileri kol” rolü oynadığı öne sürüldü.

ABD çekildi, Irak karıştı

ABD askerlerinin güvenliği yerel güçlere devrettiği 1 Temmuz"dan itibaren Irak"ta saldırılar arttı. Çekilmeden sonra en kanlı saldırı dün meydana geldi. Ülkenin kuzeyinde Türkmenlerin yoğun olarak yaşadığı Telafer"de meydana gelen iki intihar saldırısında ise toplam 42 kişi öldü, 61 kişi de yaralandı. on bir ayda artan saldırılarda 437 kişi hayatını kaybetti.