AKP yönetimi, “Meclis’e gelsinler bakarız” havasında Gerek Hatip Dicle’nin milletvekilliğinin düşürülmesi, gerekse tutuklu milletvekillerinin serbest bırakılması konusunda çözüm ihtimalleri tartışılırken, AKP’nin ileri gelenleri önerilere soğuk bakıyor. Son olarak, Dicle’nin Anayasa’nın 85. maddesine göre Anayasa Mahkemesi’ne iptal hakkı olduğu ileri sürüldü. Ancak AKP, “YSK’nın Dicle’nin milletvekilliğinin iptali kararı, Anayasa’nın 84. maddesindeki ‘düşürülme’ durumlarına uymuyor” görüşünü savundu. 
 
CHP’nin yeni hukukçu milletvekili Mahmut Tanal, YSK’nın mazbatasını alan Dicle’yle ilgili ‘milletvekilliğini düşürme’ kararının, TBMM’nin ‘milletvekilliğini düşürme’ yetkisiyle eş olduğunu belirterek, Anayasa’nın 85. maddesinde milletvekilliği düşürülen kişiye Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusu yapabilme hakkı verdiği iddiasını gündeme getirdi. Tanal’a göre, Dicle 30 Haziran’a kadar Anayasa Mahkemesi’ne başvurursa, mahkeme YSK kararını iptal edebilir. 
 
AKP’nin hukukcularından Grup Başkamvekili Bekir Bozdağ ise kesin sonuçlar ilan edilene kadarki süreçte seçimlerle ilgili sadece tek yetkilinin YSK olduğunu söyledi. Bozdağ, “Yani Hatip Dicle olayının Anayasa’nın 85. maddesiyle alakası yoktur. Dicle 85. madde kapsamına girmez. Çünkü 85. madde kesinleşmiş liste ile milletvekilliği ilan edilenlerle ilgilidir” diye konuştu. 
 
Anayasa’nın 85. maddesinde, yasama dokunulmazlığının kaldırılması veya 84. madde kapsamında milletvekilliğinin düşürülmesi hallerinde Anayasa Mahkemesi’ne başvuru hakkının verildiğine dikkati çeken Bozdağ, şunları söyledi: 
 
“Anayasa’nın 84. maddesinin de birinci, üçüncü veya dördüncü fıkraların göre karar verilmiş olması halinde Anayasa Mahkemesi’ne iptal davası açma hakkı vardır. 84. maddenin birinci fıkrası istifayı üçüncü fıkrası milletvekilliği ile bağdaşmayan bir hizmet ve görevi sürdürmekte ısrarı, dördüncü fıkrası ise Meclis çalışmalarına özürsüz veya izinsiz devamsızlığı düzenlemektedir. Bunların tamamı da kişinin milletvekili seçilmesinden sonrası söz konusu hallerdir. Yani Dicle’nin durumuyla ilgili değildir.” 
 
TBMM Başkanvekili Sadık Yakut ise Dicle’nin milletvekilliğinin düşürülmesine dair YSK kararının Anayasa’ya ve Milletvekili Seçim Yasası’na dayandığını ve doğru olduğunu savunarak, “Ama geniş anlamda hukuki midir, değil midir bu tartışılabilir. Bu da önümüzdeki dönem içinde TBMM çalışmaya başladıktan sonra tartışılır” dedi. 
 
AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ise terör suçlamasıyla yargılanan birinin milletvekilliğinin önünün açılmasının kimlere doğru uzandığını her kesimin iyi bilmesi gerektiğini söyledi. 
 
Kılıçdaroğlu, Meclis’te ortak eylem çağrısı yaptı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, cezaevindeki milletvekillerinin serbest bırakılması için yarın Genel Kurul’un açılacağı saat 15.00’e kadar bekleyeceklerini belirterek, “Demokrasinin yanında yüreklice duran herkesi parlamentoda ortak düşünceye, ortak eyleme çağırıyoruz” dedi. 
Ayaş’ta düzenlenen ‘Dut Festivali’ne katılan Kılıçdaroğlu, tutuklu milletvekillerini hatırlatarak, “Milletin iradesine saygı duyacaksınız ki sizin demokrat, yurtsever, özgürlükten yana olduğunuzu anlayalım” diye konuştu. Milletvekillerinin tamamı yemin edinceye kadar ödün vermeyeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Milletin iradesi tecelli edecektir. Demokrasi istiyoruz. İlk demokrasi ve özgürlük sınavımızı salı günü parlamentoda vereceğiz. Sınavı verirken demokrasinin ve özgürlüğün yanında yüreklice duran herkesi parlamentoda ortak düşünceye, ortak eyleme çağırıyoruz” çağrısı yaptı. Ayaş’tan Ankara’ya dönerken soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: 
 
“Halkın iradesine saygı gösteriyorsanız, 550 milletvekilinin oraya gelmesini sağlamak zorundasınız. Hiçbir gücün halkın iradesine engel olma hakkı yoktur. Bu sözü özellikle o davanın savcısına söylüyorum. O savcı siyasi bir kişiliktir, ben o davanın savcısıyım demişti. Cumhuriyetin savcılığı görevini üstleniyorsa, o görevini yerine getirsin.” 
 
“Ortak eylem çağrınızla neyi kast ediyorsunuz?” sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, “Destek istiyoruz. Halk kendi seçtiği milletvekillerini parlamentoya gelmesini engelleyen bir güç varsa, o güce karşı ortak tavır, ortak duruş sergilemelidir” yanıtını verdi. “Saat 15.00’e kadar karar çıkmazsa ne olacak?” sorusuna da Kılıçdaroğlu, “İyi niyetle bekleyeceğiz” karşılığını verdi. CHP lideri, “Yemin etmeme gibi bir gündeminiz var mı?” sorusuna, “İyi niyetle salı gününü bekleyeceğiz. Yargı kararı çıkar bakarsınız sağduyu egemen olur, demokrasinin önündeki engeller kaldırılır. Tutuklu milletvekilleri serbest bırakılır sonra yolumuza devam ederiz” dedi. 
 
Tutuklu vekillerin yemin etmesinde hiçbir engel olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: 
“Sorun siyasi otoritenin gereklerini yerine getiren yargı kararından kaynaklanıyor. Önlerinde sadece olayı kan davası noktasına getiren bir siyasi yargı var.” 
 
Kurmaylarıyla toplandı 
Kılıçdaroğlu, dün akşam saatlerinde de dar kapsamlı bir MYK toplantısı yaparak, Balbay ve Haberal için üst mahkemeden tahliye kararı çıkmaması halinde parti olarak nasıl bir yol izleneceği değerlendirildi. 
 
BDP’den 1 ayı fıkrası, 4 öneri BDP’li milletvekili Hasip Kaplan, Mahkemenin KCK sanıklarını tahliye etmemesini ‘bir savaş kararı’ olarak yorumlarken, sosyal paylaşım sitesi Twitter’daki sayfasında durumu “Sormuşlar: Ayı yumurtlar mı, yavru mu doğurur? Cevap: Ayıdır istediğini yapar” fıkrasıyla yorumladı. 
“Milli iradeye gölge ettirmeyiz” diyenlerin oyları çaldığını ileri süren Kaplan, AKP’ye önerilerini de şöyle sıraladı: 
 
1- Diyarbakır’da seçim tümüyle iptal edilsin parti olarak yarışalım. 
2- 28 formülüne hevesliyseniz AKP’den 14 + BDP’den 14=28 istifa formülü ile eşit girelim seçime, baraj da olmasın. 
3- TBMM, YSK kararını yok saysın Dicle’nin kaydını yapsın. 
4-Tutuklu vekillerin önündeki engeller kaldırılsın,CMK 100. madde ile ilgili kanun teklifim vardı bekliyor, iki günde çözelim. 
Kaplan önceki gün KCK sanığı vekillerin tahliye taleplerinin reddiyle ilgili “Meclis’te çözelim diyorlar ama milletvekillerini tutukluyorlar. Bu savaş kararıdır ve toplumu karıştırır” dedi. 
 
MHP’liler yemin edecek İstanbul Milletvekili Balyoz Sanığı Engin Alan’ın tahliye talebinin reddedilmesinden sonra bir açıklama ile tepki gösteren MHP lideri Bahçeli, dün de yeni bir açıklama yaparak TBMM’yi boykotu düşünmediklerini duyurdu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün çözüm için TBMM’yi adres gösterirken yeni Anayasa’yı işaret etmesinin ‘kuşkulu’ olduğunu savunan Bahçeli şöyle konuştu: 
 
“Milliyetçi Hareket Partisi, TBMM’nin saygınlığına ve millet iradesinin vazgeçilmezliğine inandığından dolayı, yemin törenine tüm milletvekilleriyle eksiksiz katılacak ve demokrasinin işlemesine destek verecektir. MHP, vahim bir hal alan siyasi ve demokrasi krizinin, güdümlü yargı yoluyla ya da boykot niyetleriyle değil, TBMM içerisinde aşılacağına yürekten inanmaktadır. Başta Engin Alan olmak üzere, milletvekili seçilen ve halen cezaevinde bulunan şahısların, itirazlarına rağmen tutukluluk hallerinin devam etmesi tam anlamıyla hukuk skandalıdır. Bu demokrasi ayıbının bir üst mahkeme tarafından ortadan kaldırılması her şeyden öncelikli hale gelmiştir.” dedi. 
 
Bahçeli, hakları askıda olan milletvekillerinin sorunlarının halli birinci gündem maddesi olması gerekirken, gerek Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den gerekse de Başbakan Erdoğan’dan yeni Anayasa yapımı konusunda görüşler gelmesinin düşündürücü olduğu kadar kuşku verici olduğunu dile getirdi. Bahçeli, “Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere, nisan ayında bazı bağımsız adayların YSK tarafından müracaatlarının kabul edilmemesi karşısında gösterilen direncin ve tepkinin bir benzerine ahlaken bugün de ihtiyaç olduğu kuşkusuzdur” dedi.