Son dönemde gayrimenkul sektöründe en çok konuşulan konu yüksek faiz. Bu konu hem ev almak isteyen vatandaşın hem de bu potansiyeli yakından takip ederek konut geliştiren müteahhidin gündeminde. Vatandaş "Ev almak istiyoruz, fiyatlar da satış ofislerinde uygun görünüyor ama bankaya gittiğimizde yüksek faizler gözümüzü korkutuyor" diyor. Müteahhitte, satış ofislerinde ev almak isteyenlerle el sıkıştıklarını belirterek, "Ancak bu durum vatandaşın bankaya gitmesiyle değişiyor. Yüksek faiz nedeniyle bizden uygun fiyata konut alımı için anlaşsalar da geri ödeme tutarındaki yüksek meblağ ev almak isteyenlerin bir kez daha düşünmesine neden oluyor. Bir kez daha düşünmek isteyenler de son dakika ev almaktan vazgeçiyor" şeklinde konuştu.

Yüzde 1,40 isteyen var

Bankalardaki konut kredi faizlerinde de makasın çok yüksek olduğu gözlendi. Bazı bankalar oranı yüzde 1,21'lerde tutarken bazı bankalar da yüzde 1,30, yüzde 1,35 ve hatta yüzde 1,40'a varan oranlarda aylık vade farkı istiyor. Bu da 10 yıl vadede 100 bin liralık krediyi yüzde 1,30'da bir zamanlar uygulanan şimdi ise imkansız gibi görünen yüzde 0,92'ye göre 31 bin 462 lira daha pahalı yapıyor. Oran 1,35'e çıktığında rakam 35 bin 942 liraya yükseliyor. Vade farkı 1,40 olduğunda ise vatandaşın ödeyeceği fazladan tutar 40 bin 466 liraya ulaşıyor.

Erken seçim umut oldu

Yüksek faiz nedeniyle satışların azalmasına tepki duyan sektör temsilcileri erken seçim kararının ise sektöre yeni bir umut olduğunu belirtti. GYODER Başkanı Feyzullah Yetgin, seçimin bir belirsizlik olduğunu belirterek, "İş yapanlar açısından belirsizlik bir sorun teşkil ediyor. Bu seçimlerin piyasaya çok olumlu etkisi olacak. Ekonomi, beklenti demek. Beklentileri kısa süre içerisinde netleştirmek gerekiyordu. Bu anlamda seçim kararını çok olumlu buluyorum" dedi. İNDER Başkanı Nazmi Durbakayım da erken seçim kararının satışlara olumlu yansıyacağını söyledi.

Bankalar da nazlanıyor

Bankaların kredi vermeye istekli olmaması da satışların azalmasında önemli bir diğer etken olarak karşımıza çıkıyor. Birçok inşaat şirketinin patronu bankalar arası kredi makasının açılmasında bu durumun etkili olduğunu belirtiyor. Müteahhitler, "Kredi vermek istemeyen banka vade farkını 1,40'lara kadar çıkartıyor. Bu zaten otomatik olarak banka kredi vermek istemiyor demek. Durum böyle olunca tüm kredi kullanacak kişiler nispeten daha düşük vade farkı isteyen bankaya yöneliyor. Bu sefer de o banka kredi taleplerinde en küçük detayı bile sorgulamaya başlıyor. Detay incelemenin ardından da ufak gerekçeler bile bahane gösterilip kredi talebi geri çevriliyor" dedi.