"Dabbe", "Semum" ve "Dabbe 2" gibi yerli yapım korku filmlerinin senaristi ve yönetmeni olan Hasan Karacadağ, bir kıza Dabbe'yi izlerken inme indiğini ve bu yüzden mahkemeye verildiğini anlattı.


"Dabbe", "Semum" ve "Dabbe 2" gibi yerli yapım korku filmlerinin senaristi ve yönetmeni olan Hasan Karacadağ, korku türünün Dünya ve Türk sinemasındaki yerini, yeni projelerini ve bu türde film çekmenin dezavantajlarını anlattı. Yönetmen Karacadağ gelecek yıl "Deccal"i çektikten sonra korku sinemasına nokta koyacağını açıkladı.

Türkiye"deki yapımcılar niye korku türünü benimseyemiyor?
Türkiye de korku filmi yapmak çok zor! Korku filmi çekmek isteyen, ne sponsor bulabiliyor ne de yapımcı... Sponsor firmalar, “Aman bizim markamızı korku filmine karıştırma” diyor, yapımcılar da “Korku filmi yapma, komedi yap” diyor. Bir de korku filmlerini televizyona da satamıyorsun. Bu de önemli bir dezavantaj.

Dünya sinemasında korku türünün yeri nasıl?
Dünyada korku sineması çok değerli bir sektör. Neden? Çünkü korku filmleri; en düşük bütçeyle, en yüksek geliri getiren bir tür. Japonya"da ve Hollywood"da korku filmlerini en büyük firmalar üstleniyor. Spielberg bile ilk filmini korku türünde çekmiştir.

EMEKLEYEN BEBEK GİBİ

Türkiye"de korku filmi sektörü hangi yönde ilerliyor peki?
Şu an yeni doğmuş, emeklemeye başlayan bir bebek gibi... Bence umut var! Mesela “İş yapmadı” denen "Dabbe 2" gösterime girdiği sene Türkiye"de "Testere"den fazla izlendi. Sonuçta bu iş üç-beş yılda olacak bir iş değil! Bu arada son dönemde yapılan Japon korku filmleri insanları artık korkutmuyor. Bir şeyi ne kadar çok gösterirsen, o kadar çok bıktırırsın. Türkiye"de ise şu sıralar deneme- yanılma yöntemi ile korku filmi yapılıyor. Üç harflileri deniyoruz, zombileri deniyoruz, şeytanı deniyoruz . Türk seyircisinin neden korktuğunu ancak deneyerek görebiliyoruz.

Siz amaçlarınıza ulaşabildiniz mi?
Ben amacıma ulaştım! Birinci hedefim; kültürel ve tarihi zenginliklerimizden gelen temaları, korku filmlerinin içine yedirerek izleyiciye sunmaktı. Bunu başardım. İkinci hedefim ise; filmlerimi büyük kitlelere ulaştırmaktı. Bunu da başardım çünkü üç korku filmim toplam 1.5 milyon kişi tarafından izlendi.

CİN YOK DİYE ELEŞTİRİLDİ

İnsanları korkutabildiğinize inanıyor musunuz?
Korkutabiliyorum herhalde ki; "Dabbe" filminden dolayı beni mahkemeye veren oldu. Filmi izlerken, genç bir kızın sol ayağına inme inmiş. Bu yüzden beni mahkemeye verdiler. Gittik, kızla ilgilendik. Allah"tan bir şey olmadı.

Son filminiz "Dabbe 2" niye eleştirildi?
Ben "Dabbe"de cinleri konu almıştım. Fakat "Dabbe 2"de cin yoktu, "Duhan"ı anlatmıştım. Duhan, Kuran-ı Kerim"de yazan kıyamet alametlerinden biri... İnsanlar sinemaya "Dabbe"nin devamı diye gitti ama cinleri göremeyince filmi eleştirdiler.

ÇINLAMA MUSALLAT OLDU

Korku filmlerinin senaryolarını oluştururken birçok görünmeyen varlıklarla ilgili de araştırmalar yapıyorsunuz. Siz bunlardan etkilenmiyor musunuz?
Etkileniyorum. "Dabbe" zamanında bana bir çınlama sesi musallat oldu. Evde yatarken devamlı beynimde bir çınlama oluyordu. Ben üç yıl Gülhane Askeri Tıp Akademisi"nde tıp okudum. Bu olayı tıbbi yönden de düşündüm ama üstesinden gelemedim. Ama yalnız kalınca filan korkmuyorum.

KORKU FİLMLERİNİ BIRAKACAĞIM HAYALİM TARİHİ FİLM ÇEKMEK!

Filmlerinizi yaparken daha çok hangi kaynaklardan yararlanıyorsunuz?
Ben filmlerimi yaparken ilk önce o konuyla ilgili çok iyi bir araştırma yaparım. Benim için belli kriterler vardır. Bunları sıralamak gerekirse; birincisi Kuran- ı Kerim, ikincisi hadisler... Yani bu konular hadislerde nasıl anlatılıyor? Üçüncüsü ise Türk İslam alimlerinin anlattıkları...

Hep korku filmi mi çekeceksiniz peki?
Ölene kadar korku filmi yapacağım diye bir şey yok! Seneye çekeceğim "Deccal"den sonra korku sinemasını bırakacağım. Tarih ve aksiyonun iç içe olacağı bir film çekmek istiyorum. Mesela Japon sinemasındaki Samuray filmleri beni çok etkiliyor.

ADAM EŞCİNSELİ OYNAR AMA KORKU FİLMİNDE OYNAMAZ

Türkiye"de çekilen bütün korku filmlerini izleyebiliyor musunuz?
Sinema"ya çok fazla gitmiyorum ama DVD"si çıkınca alır izlerim.

Kendi filmleriniz haricinde en çok beğendiğiniz Türk korku filmi hangisi?
Yapılan Türk korku filmlerinin arasında en çok "Musallat"ı beğendim.

SANATÇILIK BUNUN NERESİNDE?

Korku filmi söz konusu olunca, Türk oyuncular herhangi bir problem çıkarıyor mu peki?
Problem çıkarmıyorlar ama filmlerin temalarına karışmak isteyenler oluyor. Şu anda ismini vermeyeceğim ama gelecekteki bir projem için birkaç tanınmış oyuncu ile görüşmüştüm. “Bu tema bana ters” gibi yorumlarda bulundular. Kardeşim; sen “Eşcinseli oynarım” diyorsun ama korku filminde oynamıyorsun! Nerede kaldı oyunculuk, sanatçılık? Her şeyi eleştir ama bana “Temayı hiç beğenmedim, buna karşıyım” deme...