E.Ç.'nin, duruşma sonunda cezaevi aracına binerken, tutuklu bir arkadaşına ait seccade ile yüzünü kapatarak gazetecilerin görüntüsünü çekmesine karşı önlem alması dikkat çekti.

Eylül 2011'de meydana gelen olayda iddiaya göre E.Ç., evinin önünde annesi ile birlikte yufka yapan komşusu S.D.'den tuvaleti kullanmak için izin isteyerek içeriye girdi. Evde bulunan K.D.'ya elle cinsel tacizde bulunan ve bağırmaması için de ağzını kapattığı ileri sürülen E.Ç., bu sırada küçük kızın ağabeyinin içeriye girmesiyle kaçtı. Ailenin şikayeti üzerine gözaltına alınan E.Ç., tutuklanarak cezaevine konuldu.

E.Ç. hakkında, 'Çocuğun cinsel istismarı' ve 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından 24.5 yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı. 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen duruşmada tutuklu sanık E.Ç. ile K.D.'nin babası ve avukatlar hazır bulundu. Sanıktan şikayetçi olan baba E.D., kızı ile mahkemede tanık olarak dinlenecek eşi S.D.'nin, psikolojilerinin olumsuz etkilendiği için duruşmaya gelmediklerini söyledi. Mahkeme Başkanı Hakim Habib Atasoy, K.D. ve annesi S.D.'nin bir sonraki duruşmaya gelmesi gerektiğini, duruşma salonunda bulundukları sırada sanık E.Ç.'yi dışarıya çıkarabileceklerini söyledi.

Sanık E.Ç. ise ifadesinde suçlamayı kabul etmedi. Olay günü çarşıdan döndüğünü söyleyen E.Ç., "Annem ve diğer komşularımız evin önünde yufka yapıyordu. Hatta bana da yufka verdiler. Sonra eve gittim. Ben böyle bir şey yapmadım. Suçsuzum" dedi. Duruşma, mahkeme heyetinin ruh ve beden sağlığının bozulup bozulmadığının belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk ettiği K.D. ile annesi S.D.'nin dinlenmesi için ertelendi.

Sanık E.Ç., duruşma sonunda jandarmalar arasında elleri kelepçeli adliyeden çıkıp cezaevi aracına binerken, gazetecilerin görüntüsünü çekmesine karşı seccade ile yüzünü kapattı. E.Ç.'nin, başka bir davada yargılanan tutuklu arkadaşının, duruşmalar uzadığında adliyede namaz kılabilmek için yanında taşıdığı seccadeyi alarak yüzünü kapattığı öğrenildi.