Komisyon, hastaların ilaca başlamaları ve ilaçlarını kesmeleri ile ilgili yetkili merciyi açıkladı.

Komisyon, "Hastaların ilaca başlamaları ve ilaçlarını kesmeleri yalnızca konunun uzmanı, hastayı ve sağlık durumunu bilen hekimlerin önerisiyle olmalıdır." açıklamasını yaptı.

Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, kolesterol ilaçları ile ilgili bir süredir yaşanan tartışmalar hatırlatıldı. Bakanlığın zaman zaman ortaya çıkan bu gibi tartışmalı konulara, uzman bilim adamlarından teşekkül eden komisyonların kararları ile açıklık getirdiği kaydedildi. Kolesterol ve kolesterol ilaçları ile ilgili yapılan tartışmalar için de aynı metot izlendiği ifade edildi. Bu kapsamda Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Endokrin Bölümünden, Mesa Hastanesi Kardiyoloji Bölümünden, Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Bölümünden, Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Bölümünden, Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Bölümünden, Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nden (GATA) ve Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Toksikoloji Ana Bilim Dalından birer bilim adamının katılımıyla Bilim Komisyonu oluşturduğunu aktarıldı.

"ZARARLI KOLESTEROLÜN ARTIŞI DAMAR HASTALIKLARININ OLUŞMASINDA RİSK FAKTÖRÜ"

Komisyonu'nun konuyla ilgili yapılmasını uygun gördüğü açıklamaya yer verildi. Bu kapsamda komisyon açıklamasında, "Kolesterol birçok hormonun ve hücrenin yapı taşıdır. Kolesterolün eksikliği veya fazlalığının insan üzerinde farklı etkileri vardır. Kolesterolün tek kaynağı besinler değildir. Kan kolesterolünün büyük çoğunluğunu vücutta bizzat üretilen, bir kısmını da diyetle alınan kolesterol oluşturur. Serumda ölçülen total kolesterol içerisinde vücuda yararlı ve zararlı etkileri olan gruplar vardır. Kolesterolün yararlı ve zararlı etkileri kişiden kişiye ( genetik ve metabolik özellikleriyle ilişkili olarak) farklılık gösterebilir. Dolayısıyla bireysel özellikler de hastalığın oluşmasında etkilidir." denildi. Zararlı kolesterolün artışının bazı damar hastalıklarının oluşumunda risk faktörü olduğu belirtildi. "Bilinen kalp ve damar hastalığı olan kişilerin ilacı kullanmasına bir engel olmadığı sürece ilacı almasının, ölüm ve kalp-damar hastalıklarındaki tekrarlayıcı olayları önemli ölçüde azalttığına dair yeterli bilimsel veri bulunmaktadır." ifadelerine yer verildi.

"TEDAVİ KARARINI ANCAK HASTAYI TANIYAN HEKİM VEREBİLİR"

Bilinen kalp ve damar hastalığı olmayan fakat kolesterol yüksekliği bulunan kişilerde kolesterol ilaçlarının nasıl kullanılacağının, dünyada ve Türkiye'de yayımlanan bilimsel tedavi kılavuzlarında açıkça belirtildiği aktarıldı. Hastaların mevcut risk faktörlerine (sigara, hipertansiyon, obezite, diyabet, damar hastalıklarına ailesel yatkınlık gibi...) göre tedavi kılavuzlarına uygun olarak tedavi kararını ancak hastayı tanıyan ve sağlık durumunu bilen hekimlerin verebileceğinin altı çizildi.

"HER KOLESTEROL YÜKSEKLİĞİNDE İLAÇ ALMA ZORUNLULUĞU BULUNMUYOR"

Açıklamada, "Bu uygulama ülkemizde dünyadaki bilimsel verilerle uyum içinde yapılmakta olup sürekli güncellenmektedir. Tekrar vurgulamak gerekirse, her kolesterol yüksekliğinde, ilaç alma zorunluluğu bulunmamaktadır. Unutulmamalıdır ki her türlü kronik hastalığın temel tedavi taşlarından birisi, kişiye uygun planlanmış yaşam tarzı değişikleridir (beslenme, fiziksel aktivite vb). Bunlar yetersiz olduğunda ilaç kullanımı tamamlayıcı bir faktördür. Yalnızca diyet ve yaşam tarzı değişikliği veya yalnızca ilaç tedavisi birbirlerinin yerini alan yöntemler değildir." denildi.

"KOLESTEROL DÜŞÜRÜCÜ İLAÇLARIN DA YAN ETKİLERİ VAR"

Bilim Komisyonu açıklamasında, her ilaçta olduğu gibi kolesterol düşürücü ilaçların da yan etkileri bulunduğu vurgulandı. Bu kapsamda en belirgin yan etkilerin karaciğer fonksiyon testlerinde bozulma ve kas ile ilgili yan etkiler olduğu belirtildi. "Kas ağrısı ilacın miyopati (kas yıkımı) yan etkisinin erken bulgusu olabilir. Hastaların ilaç başlandıktan sonra doktorunun kendisine söyleyeceği aralıklarla (1-6 aylar ve 1. yıl) karaciğer ve kas enzimleri takipleri yaptırması, olası yan etkileri önlemede ve azaltmada yardımcı olacaktır." ifadelerine yer verildi.

"HASTALARIN İLACA BAŞLAMALARI VE KESMELERİ HASTAYI BİLEN HEKİMLERİN ÖNERİSİYLE OLMALI"

Açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Her ilacın kullanıma girmeden önce ve kullanım süresince yan etkileri kaydedilir. İlaçların fayda oranı çok önde olduğu ve yan etkileri yaşamı tehdit edici olmadığı sürece ilaçların kullanımı devam eder. Bakanlık bünyesinde 2005 yılından beri faaliyetini sürdürmekte olan İlaç Güvenliği İzleme, Değerlendirme Birimi (Türkiye Farmakovijilans Merkezi), kolesterol düşürücü ilaçları da diğer ilaçları izlediği gibi takip etmekte ve diğer ülkelerin sağlık otoriteleriyle işbirliği halinde çalışmaktadır. Dolayısıyla bu ilaçlar ülkemizde yakından izlenmektedir. Sonuç olarak; hastaların ilaca başlamaları ve ilaçlarını kesmeleri yalnızca konunun uzmanı, hastayı ve sağlık durumunu bilen hekimlerin önerisiyle olmalıdır."

ZAMAN