TSK komuta kademesinin istifası üzerine tatilini yarıda kesip Ankara’ya dönen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Eyvallah, saygı duyuyoruz, demokratik tepki; fakat hangi gerekçe ile oldu bilmek istiyoruz” dedi.

Kılıçdaroğlu’nun istifalarla ilgili değerlendirmesi şöyle:

Siyasi otorite yargıyı kullanıyor

“Sivil iradenin her şeyin üstünde olduğu açık. Asıl önemli olan istifalardır. Kapalı kapılar ardındaki tüm görüşmeleri, detayları kamuoyu ile paylaşmaları gerekir ki gerekçeleri haklı mı, haksız mı bilelim. Bu en doğal hakkımız. İstifa sıklıkla başvurulan bir yöntem değil; olağanüstü bir döneme işaret. O zaman o olağanüstü dönemin koşuları ne bilmeliyiz, bu belli değil.

Yeni Genelkurmay Başkanı Sayın Necdet Özel, istifaların nedenini ortadan kaldıracak, giderecek bir görüşme ortamı yarattı mı? Bunu da bilmiyoruz. O nedenle perdenin arkasındaki olayların gün yüzüne çıkması lazım.

Yargının tarafsız ve bağımsız olmasının önemi bir kez daha ortaya çıktı. Yargı siyasi otorite tarafından kullanılıyor. Bakın AKP dönemine, YAŞ toplantıları öncesi hep bu tür yargı kararları, doğrudan müdahale gibi yorumlanabilecek sonuçlar ortaya çıkıyor. Bu bir tesadüf değil.

Cumhurbaşkanı hükümete bağlı

Sayın Cumhurbaşkanı’nın süreçteki tavrı da değişik olmadı. Kendisini AKP dışında düşünmek doğru değil zaten. Kendisini seçen ya da öneren kişiye bağlılığı var. Bu nedenle gelişmelere yukarıdan bakma şansı yok. Aslında perde arkasında neler olduğu üç aşağı beş yukarı belli ama bunları yetkililerden duymamız gerekiyor. Madem ki saydam bir toplum diyoruz, madem ki istifayı verdin o görüşmelerin perde arkasını bir şekilde kamuoyu ile paylaşmalısınız. Verilen sözler var mı, yok mu? O sözler tutuldu mu tutulmadı mı? Bir söz verildi mi verilmedi mi? Aydınlığa kavuşmalı. Bu kez yaşananların Dolmabahçe görüşmesi gibi sır kalacağını sanmıyorum çünkü 2 kişi arasındaki olay olmaktan öteye geçti.

İstifalar ordunun demokrasiye bağlılığı

İstifalar ordunun demokrasiye bağlılığını da gösterdi. Bunu kimse tartışmamalı. Türkiye’de darbe döneminin bittiği bir kez daha görüldü. Yaşananlar, siyasi otorite ile uyuşmazlık çıktığında kişilerin görevlerinden ayrılabileceğini gösterdi. Bu bir süreçtir ve süreç içinde gelinen nokta demokrasiye bağlılığın gayet net ortaya koyduğudur.

İstifa eden Genelkurmay Başkanı Koşaner’in açıklaması da çok önemli. Hukukun üstünlüğüne, hem de evrensel hukuka vurgu yapıyor, bu çok önemli. Belki de tarihimizde ilk kez bir komutan hukukun üstünlüğüne vurgu yaparak bazı tutuklamalara karşı çıktığını söylüyor, bu nedenle istifa ettiğini açıklıyor.

Avrupa’yı anlamakta zorlanıyoruz

Bu arada Genel Başkan Yardımcımız Sayın Osman Korutürk gerekli açıklamayı yaptı; ama ben de vurgulamak isterim ki Avrupa’nın tavrını anlamakta zorluk çekiyoruz. Bu kadar hukuk dışı tutumları görmeyen Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörünün, bu olayı demokrasi için çok önemli göstermesini anlamak da mümkün değil. Hukuk ayaklar altında, özel yetkili mahkemeler ve savcılar görevde. Kitaplar daha yayınlanmadan toplatılıyor. Gazeteci dernekleri, sendikalar bütün bu olaylara seslerini çıkarırken Avrupa’nın bunları hiç duymamasını anlamak gerçekten çok zor.”

Ramazan sadece oruç değil

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, tüm vatandaşların ve İslam dünyasının Ramazan ayını kutladı.

Konuya ilişkin bir açıklama yayınlayan Kılıçdaroğlu, “Hoş Geldin’ diye karşılanıp, bayram ederek uğurlanacak Ramazan ayı sadece bir oruç ayı, sadece bir nefis terbiyesi ayı değildir. Bu ay, kötü sözden arınma, yetim hakkına el uzatmama, yardımlaşma, dayanışma, hoşgörü, birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularımızı güçlendirdiğimiz ve kucaklaşarak bayram ettiğimiz bir aydır. Bu duygu ve düşüncelerle Ramazan ayını en içten duygularla kutlarım” ifadelerini kullandı.