ODTÜ Teknokent tarafından girişimciliği ve inovasyonu özendirmek hedefiyle 2005 yılından bu yana düzenlenen yarışmada dereceye giren ve Teknokent'te şirket kuran genç mühendis gruplarının Ar-Ge ürünleri, düzenlenen basın turunda gazetecilere tanıtıldı.

ODTÜ Teknokent Genel Müdürü Mustafa Kızıltaş, yarışmayla ilgili yaptığı açıklamada, yarışmayı kazanan öğrencilerin üç yıl boyunca kuluçka merkezlerinde desteklendiğini ve teknokentte şirket kurabildiğini anlattı.

Yarışmada 7 farklı kategoride verilen ödüllerin toplam değerinin 450 bin liraya ulaştığını bildiren Kızıltaş, ''Çok rahat söylüyoruz. Yarışma sonucu kurulan şirketler, üç yıllarını tamamladıklarında milyon dolarlık cirolara sahip oluyorlar'' dedi.

YFYİ Yarışması sonunda 16 proje ekibinin şirket kurduğunu, bu şirketlerde 55'in üzerinde genç mühendisin çalıştığını dile getiren Kızıltaş, sadece bu firmaların yıllık cirosunun 10 milyon doların üzerine çıktığını ifade etti.

Üç yıldan sonra kuluçka döneminin ardından şirketlerin kendi ayakları üzerinde durabildiğini belirten Kızıltaş, ''ODTÜ Teknokentte bir ekosistem oluştu. ODTÜ Teknokent, beş yıl içinde, bünyesinden milyar dolarlık şirket çıkarmayı hedefliyor. Şu anki firmalarımızın yıllık toplam cirosu 1 milyar liranın üzerinde'' diye konuştu.

Şirket kurdular, cirolarını katladılar

ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği bölümü öğrencileri Gürkan Caner Birer ve Münir Ercan'ın kurduğu Rotasoft yazılım teknolojileri grubu da arttırılmış gerçeklik teknolojileriyle canlı kitap, harp oyunu ve interaktif kiosk ürünlerini başarıyla hayata geçirdi.

ODTÜ'de moleküler biyoloji eğitimi alan ve ''Biyonesil'' isimli şirketi kuran Sıla Toksöz, Zeynep Yurtkuran, ve Ledun Akyüz isimli üç genç kız, ''Biyolojik Mayın Tespit Sistemi'' adlı projeleriyle ''Yeni Fikirler Yeni İşler'' yarışmasının 100'ü aşkın rakibi arasından birinci seçildi.

Şirketin geliştirdiği ''Biyolojik Mayın Tespit Sistemi'', korezyon nedeniyle mayınlardan sızan patlayıcılarla etkileşime girerek parlayan mikroorganizmaları tanıyor. Şirket, ayrıca toprakları kimyasallardan temizleyen sistemlerle doğal tarım ilaçları da geliştiriyor.

Yarışmada finale kalan Viavis grubu ise kılcal damar görüntülerini elde etmek için tasarlanan optik bir cihaz olan sistem sayesinde bazı hastalıkların erken tanısını mümkün kıldılar. Sistemle, gerçek zamanlı damar görüntülerinin çıkartılması mümkün olurken, ayrıca kan akışı bilgisi de sağlandığı için damar yapısı hakkında detaylı bilgi sağlanabiliyor.

Beyin dalgalarını ve yüz ifadelerini yorumlayan yazılımlarıyla, klavye ve fareyi kullanmadan sadece zihin, jest, mimik, baş ve göz hareketleriyle bilgisayar kullanımını mümkün kılan Minder grubu da ürünlerini engellilerin hizmetine sunmaya hazırlanıyor.

ISSD grubunun geliştirdiği ''Kaos'' isimli sistemler de trafiğin akışına göre lambaların rengini belirleyerek, trafiğin sorunsuz şekilde akmasını sağlıyor. Antalya ve Konya'da bazı kavşaklarda uygulamaya geçen sistemin ileri versiyonlarının, ticari ürünlerinin yakında çıkacağı belirtiliyor.

Yarışmanın ilk finalistlerinden Ka-De grubu ise trafik çözümleri, akıllı sayma sistemleri ve akıllı güvenlik sistemleri üzerine geliştirdiği teknolojilerle yıllık cirolarını üç milyon doların üzerine çıkarmayı başardı. Genç yazılımcıların, kamera görüş açısından insan ve kaçak, sahipsiz çanta giriş tespiti ve insan sayma üzerine geliştirdikleri sistemlerle yurt dışında da yatırım yapıyor.