Diyarbakır'da 1997 yılından itibaren kayıp oldukları belirtilen Sadık Ulumaskan ve oğlu Seyithan için Lice'de yapılan kazılar sona erdi. Açılan mezarlarda 2 ceset bulundu. Biri yaşlı biri genç...

Alınan bilgiye göre, bir süre önce İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Serdar Çelebi'nin yaptığı başvuru üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi doğrultusunda Lice Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Dibek köyü yakınlarındaki mezarlıkta bu sabah başlatılan kazı sona erdi.

Lice Cumhuriyet Savcısı, İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erbey ve 2 avukat ile bazı askeri yetkililerin izlediği kazıda, mezardan 2 cesedin çıkarıldığı bildirildi.

İHD Genel Başkan Yardımcısı Erbey, gazetecilere yaptığı açıklamada, 1997 yılında Diyarbakır'a gelen Sadık Ulumaskan ve oğlu Seyithan Ulumaskan'dan bir daha haber alınamadığını anlattı.

Söz konusu baba ve oğlunun, itirafçı A.B. tarafından sürekli tehdit edildiğini öne süren Erbey, ''Kaybolan baba ve oğluna ait araç Siverek ilçesi yakınlarında plakası ve ruhsatı alınmış bir şekilde bulunmuştu. Kayıp yakınlarının Başbakanlık ve Adalet Bakanlığı başta olmak üzere Diyarbakır ve Şanlıurfa Valilikleri ile diğer ilgili kurumlara yaptıkları başvurulardan hiçbir sonuç alınmamıştır'' dedi.

Civardaki köylülerin verdiği bilgiler doğrultusunda bu bölgede kazı yapılmasını istediklerini anlatan Erbey, ''Kazıdan iki ceset çıktı. Doktorun tespitine göre, bu cesetler biri yaşlı diğeri genç kişiye aittir. Bütün emareler bu cesetlerin Sadık ve oğlu Seyithan'a ait olduğunu gösteriyor'' diye konuştu.

Erbey, cesetlerden alınan örneklerin DNA tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderileceğini bildirdi.

-''SUÇ DUYURUSU TAKİPSİZLİKLE SONUÇLANMIŞ''-

Baba ve oğlunun kaybolmasından sonra ailenin bu kişileri gözaltına alınanlar hakkında suç duyurusunda bulunduğunu belirten Erbey, şu iddialarda bulundu:

''Suç duyurusunun üzerinden 10 yıl geçtikten sonra olay takipsizlikle sonuçlanmış. Aile fertleri kendilerini tehdit eden itirafçı sanık A.B. ile Kulp'ta bir askeri birlikte bizzat görüşmüş. Aile, yakınlarının serbest bırakılması için pazarlıklar yapmış. 'Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldırım aileden bir otomobil ile 150 milyon lira para alıyor. Aile daha sonra Mahmut Yıldırım'ı fotoğraftan teşhis ederek suç duyurusunda bulunuyor. Bu iki kişi için yakınları çok büyük arazilerini parça parça satarak bu kişilere veriyor.''

Erbey, olayın faillerinin bulunması için çalışma yapılmasını istedi.

HABER7