Karşı bildiri yayınlayan 8 üye konusuna açıklık getirerek AYM'de kayıkçı kavgasının olmadığını vurgulayan Haşim Kılıç, kendisini eleştiren Baykal'a da gönderme yaptı...


Anayasa Mahkemesi başkanı Kılıç, karşı bildiri yayınlayan 8 üyenin 3'ünün kararın alınmasında oylarının olmadığını geri kalan 5 'inin de zaten karara karşı olan üyelerin olduğunu söyledi.

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı adına dün yaptığı yazılı açıklamayla, 5747 sayılı Büyükşehir Belediyesi Sınırları İçerisinde İlçe Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un iptali istemiyle açılan davada, ''6 arkadaşının gerekçeli kararda ne söyledikleri, ne yazdıkları ve gerekçenin en olduğunun bir kez daha tekrarından başka bir şey olmadığını'' söyledi.

Haşim Kılıç, ''Bu açıklama ihtiyacı bazı yargı kuruluşlarının almış olduğu kararlar üzerine doğan zaruret üzerine yapılmıştır. Bizim kararlarımızın sonuçsuz kalmaması, etkisiz kalmaması, başkalaşmasına izin vermeme konusunda bu kurumu temsil eden Başkanın en başta görevidir. Dolayısıyla benim burada kararımızı sahiplenmenin dışında yaptığım bir şey yok'' dedi.

Kılıç, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı adına kapatılan belediyelerin dava açma sürelerinin ne zaman başlayacağını ilişkin dünkü yazılı açıklamanın ardından yapılan tartışmaları AA muhabirine değerlendirdi.

Bu sabah yaptığı açıklamada ifade ettiği gibi, dün akşam Anayasa Mahkemesi Başkanlığı adına yaptığı yazılı açıklamayı yalnız başına yapmadığını anlatan Kılıç, 5747 sayılı Büyükşehir Belediyesi Sınırları İçerisinde İlçe Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un iptali istemiyle açılan ''davaya katılan ve çoğunlukta kalan 6 üyenin uygun görüşü ve onayları alınarak açıklamanın yapıldığını'' belirtti.

Kılıç, şunları söyledi: ''Bunun dışında kalan 5 arkadaşım zaten karara muhalifti. Yazılı açıklamada yapılan bu 6 arkadaşımızın gerekçeli kararda ne söyledikleri, ne yazdıkları ve gerekçenin ne olduğunu bir kez daha tekrarından başka bir şey değildir. Bu açıklama ihtiyacı, bazı yargı kuruluşlarının almış olduğu kararlar üzerine doğan zaruret üzerine yapılmıştır. Bizim kararlarımızın sonuçsuz kalmaması, etkisiz kalmaması, başkalaşmasına izin vermeme bu kurumu temsil eden Başkanın en başta görevidir. Dolayısıyla benim burada kararımızı sahiplenmenin dışında yaptığım bir şey yoktur. Bu sahiplenme de 6 arkadaşımın onayı ile yapılmıştır. Aslında sadece Başkanın değil, bütün üyelerimizin verilen kararı sahiplenme ve koruma konusunda görevleri vardır. Eğer karar yanlış anlaşılıyor, yanlış değerlendiriyorsa bunu açıklamak, açıklığa kavuşturmak ve verilen kararı sahiplenmek en temel görevimizdir.

Burada yapılan, Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararında, belde belediyelerinin dava açma sürelerinin 22 Mart 2008'de başladığı, bundan itibaren 60 gün içinde dava açmaları halinde seçime girebilecekleri, aksi halde kapatılmanın uygun olduğu sonucuna varıldığının açıklanmasıdır.

Bu belde belediyelerinin dava açma sürelerinin 22 Mart 2008'den değil, Anayasa Mahkemesi'nin bu davaya ilişkin gerekçeli kararının Resmi Gazete'de yayımlandığı 6 Aralık 2008'den itibaren 60 gün içinde dava açabilecekleri yönünde kararlar alınmıştır. Açıklama da bu nedenle yapılmıştır. Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararında böyle bir irade ortaya konmamıştır. Açıklamada, diğer kurumların aldığı kararların bizim kararı yansıtmadığını, gerekçeli kararda ortaya konan iradeyle örtüşmediğini vurguladık.

Yapılan tamamen yanlış bir anlamanın düzeltilmesi noktasındaki bir açıklamadır. Bunun dışında verilecek kararlar bizi ilgilendirmiyor, biz Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararların yasama, yürütme ve yargı organlarını bağladığını vurgulamış olduk.

Bunun altında başka bir amaç aranmamalı, başka anlam çıkarılmamalı. Yanlış değerlendirmelere meydan vermemek için de bu açıklamayı yaptım.''

Haşim Kılıç, Anayasa Mahkemesi'nin 8 üyesinin bugün yaptığı yazılı açıklamayı nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, ''Bu üyelerden 2'si yedek üye, 1 asıl üye de mazereti nedeniyle davaya girmemiştir. Diğer 5 arkadaşımız da davaya giren, ancak muhalif kalan... Muhalefet şerhleri de kararda açıkça yer almıştır'' dedi.


Haber 7