Ordu'da 88 yaşında kağıt toplayarak geçimini sağlayan Ömer Özata, kazandığı parayla 3 yıl önce hacca gittiğini kimseye muhtaç olmamak için çalışmayı sürdürdüğünü söyledi. 
 
Ordu'da, arabasıyla kağıt toplayan, ak sakalıyla yaşıtlarının aksine bir kenarda oturmak yerine çalışarak boş gezen gençlere örnek olan Özata, hikayesini AA muhabirine anlattı. Daha önce köylerde fındık toplayarak, inşaatlarda çalışarak, eşi, 6 çocuğu ve kardeşlerine baktığını belirten Özata, 8 yıl önce eşini kaybettiğini, o tarihten sonra kent merkezine yerleşip kağıt toplayarak hayatını sürdürmeye çalıştığını söyledi. Altı çocuğu, 36 torunu bulunduğunu anlatan Özata, çocuklarına yük olmamak için çalışmayı sürdürdüğünü ve hiçbir zaman çalışmaktan gocunmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti: 
 
"Eşim, 6 çocuğum ve kardeşlerime ben bakıyordum. Daha önceden köyde fındık topluyor ya da inşaatlarda çalışıyordum. Bu şekilde de ailemin eksiklerini gideriyordum. Köyde çalıştığımdan dolayı da şu ana kadar sağlık sigortam olmadı. 8 sene önce eşimi kaybettikten sonra köyden merkez ilçeye geldim. 6 çocuğum, 36 tane de torunum var. Ancak başkasının beni bakmasına ihtiyaç duymuyorum. Elim ve ayağım çok şükür tutuyor. 8 senedir de burada kağıt gibi malzemeler toplayarak geçimimi sağlıyorum." 
 
YATIRIM BİLE YAPIYOR
 
Kağıt toplayarak kazandığı parayı biriktirdiğini, 3 yıl önce bu parayla hacca gittiğini, şu ana kadar da 10 altın bilezik alarak yatırım yaptığını belirten Özata, şöyle devam etti: "Kağıt toplayarak hem geçimimi sağlıyorum hem de öldüğümde kimseye borç bırakmamak için kazanabildiğim parayı kenara koyuyorum. Kimseye yük olmayı istemiyorum. Çok şükür karnımı da doyuruyorum. Üç yıl önce kağıt toplayarak biriktirdiğim parayla hacca gittim. Şimdiye kadar da 10 dal altın bilezik aldım." 
 
"İŞ YOK' DİYE DEVLETTEN PARA BEKLİYORLAR"
 
Çoğu insan, 'param yok' diye yakınır. Ama kahvehanelere gittiğimizde bir sürü boş oturan insan var. Ben 88 yaşında olmama rağmen ekmek paramı çıkarıyorum. Boş oturan insanlar ise, 'iş yok' diyerek, devletten para beklerler. Herkes kendi kazancını kendi sağlamalı. 800, 900 lira aylık alan adam bile 'geçinemiyorum' diye konuşuyor. Bu insanları anlayamıyorum. Benim sigortam yok, zaman zaman cebimde param da olamayabiliyor. Ama dert yapmıyorum. Çünkü çalıştığım zaman karnımı doyurabiliyorum. 15 günde 100 ile 200 lira kazanıyorum. 88 yaşındaki adamla 20 yaşlarındaki gencin çalışması bir olmuyor. Tabi buradaki kazanç toplanan kağıt, karton ve plastik ürünlerinin miktarı ile belirleniyor. O yüzden daha fazla kazanma şansı da var. Günde 2 veya 3 kez kağıt toplamaya çıkıyorum. Yaklaşık 300 kilo kağıt ve diğer ürünlerden toplamış oluyorum. İş yerlerindeki insanlar kartonlarını bana veriyorlar. Bu da benim işimi kolaylaştırıyor. Allah onlardan da razı olsun." 
 
Özata, sürekli çalışan insanın dinç ve sağlıklı olduğunu, çalışmayan ve ömrünü oturarak geçiren insanların sağlıklarını da çabuk kaybettiklerini ifade ederek, herkese "ekmeğini taştan çıkarmaları için" çalışmalarını tavsiye etti. (AA)