Kazı çalışmaları başkanlığını yapan Prof. Zeynep Mercangöz ile görüşen SDÜ Rektörü Baydar, çalışmalarla ilgili bilgi aldı. Prof.Dr. Mercangöz de, çalışmaların olumlu geçtiğini, çıkan bulguların çok önemli olduğunu belirterek kaleyle ilgili tarihi yeri anlattı. EKODOSD üyeleri Levent Kutbay ve Sinan Göktürk de bilgi sundu.
ÖNEMLİ BİLİM DALI
SDÜ Rektörü Prof.Dr. Metin Lütfi Baydar, tüm insanlığın ortak kültür mirasını kapsayan evrensel bir anlam içeren arkeolojinin, "geçmişe ait bir şeyler bulmak değil, geçmişi anlamak ve ortaya çıkan bilgiyi günümüzde yaşayan insanların kimliklerini zenginleştirecek, onları uygarlık süreci içindeki yerlerini anlamalarına ve bu birikimi gelecek kuşaklara aktarmalarını sağlayacak bir bilim dalı olduğunu" söyledi.
Kadı Kalesi'nin olduğu coğrafyayı çok iyi bildiğini anlatan Baydar, şöyle konuştu: "30 yıl önce etrafı şeftali ağaçları ve sebze tarlalarıyla doluydu. Şimdi baktığımda Kadı Kalesi'nin etrafının yapılaşmayla dolduğunu görüyorum. Doğal ve kültürel değerlerin ne kadar önemli olduğunu insan Kadı Kalesi'nden çevresine baktığında anlayabiliyor. Kuşadası ve çevresi, Milli Park gibi eşsiz güzellikte bitki örtüsüne sahip doğal alanların olduğu, başınızı nereye çevirseniz Efes, Milet, Didim ve Prien gibi çok
önemli antik kentleri görebileceğiniz zenginliklere sahip bir açık hava müzesi niteliğinde ve birçok uygarlıkların kurulduğu Büyük ve Küçük Menderes deltalarının arasında kalan çok önemli bir yerdir. Önemli olan bu doğal ve kültürel değerleri korumak ve sahip çıkmaktır."
Kuşadası Belediyesi tarafından yürütülen Kadı Kalesi kazı çalışmalarının Kuşadası'nın geçmiş tarihine ışık tutacağını anlatan Rektör Baydar, Prof. Zeynep Mercangöz'ün başkanlığında devam eden kazı çalışmalarında görev alan kazı ekibini tebrik etti.
Kazı çalışmalarında çıkan hayvan kemikleri, seramiklerdeki bitki, kuş ve hayvan resimleriyle ilgili geçmiş dönemlerde bölgede yaşayan ve yetişen hayvan ve bitki türleri konusunda bir araştırma içinde oldukları bildirildi. Kentlerin gelişiminde, çevrenin temizliğinde, doğanın korunmasında, kültürel eserlerin tanıtılmasında sivil toplum kuruluşlarının öncü rolünün çok önemli olduğu belirtildi.