Muammer Kaddafi’nin öldürüldüğü anda Sirte’de cephede bulunan muhabir Ben Farmer, yaşananları Telegraph gazetesi için yazdı. Farmer’ın anlattıklarına göre aylar süren bombardımanların ardından Sirte iskelete dönüşmüş bir şehirdi: Kentte ne su, ne gıda, ne de elektrik vardı, kent sakinlerinin neredeyse hepsi kaçmıştı. Perşembe sabahı ise muhalif birlikler, Kaddafi’nin yandaşlarının sığındığı 2. Mahalle’ye yeni bir saldırı düzenlemeye hazırlanıyordu. Bir kilometrelik bir çemberde abluka altına alınan Kaddafi ise yandaşlarına kentin 40 km batısındaki Vadi Carif’e kaçmak için ilk başta 75 araçlık bir konvoy oluşturmalarını emretti. Sabah 07.30 sularında ise, buradan 9 bin 500 kilometre uzaklarda, Nevada çölündeki bir tesiste ABD’li uzmanlar radarlarında Kaddafi’nin olduğu bölgede olağanüstü bir hareketlilik yaşandığını gördü. Bundan yarım saat sonra ise Sirte’deki muhalif birlikler Kaddafi’nin bazı yandaşlarının gece kaçtığını ve cephe çizgisinin arkasına sarkmayı başardığını fark etti. Ancak henüz bunun Kaddafi’nin son kumarı olduğundan habersizlerdi.

Konvoyu Fransız jetler vurdu

Semada ise Nevada’daki tesisten yönetilen Amerikan insansız Predator uçakları görünüyordu.
taraf