1)Aydın Valisi Yavuz Selim Köşger’in açıklamaları

 

Aydın Valisi Yavuz Selim Köşger, 30.07.2019 tarihinde Aydın’da 110 ilave jeotermal tesis kurulacağı iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek; “Resmi Gazete’de ilan edilen sahalarda seracılık ya da sağlık turizmi potansiyelinin değerlendirilmesi amaçlanmaktadır” dedi.

Aydın’da bazı çevreler tarafından jeotermale ilgili olarak sürekli yanıltıcı açıklamalar yapıldığına dikkat çeken Vali Köşger açıklamasında  “Bu sahalar 5686 sayılı Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu gereğince MİGEM tarafından zorunlu olarak ihaleye açılmıştır. Bu sahalarda jeotermal potansiyel bulunmadığından dolayı jeotermal tesislerin kurulması söz konusu değildir. Ayrıca bazı kesimler tarafından her hangi bir bilgi ve belgeye dayanmaksızın ‘Aydın’da 110 ilave Jeotermal tesis kurulacağı’ yönündeki açıklamalar gerçeği yansıtmamaktadır. Aydınlıların gelirlerinin artırılması, istihdamın oluşması, çiftçilerimizin ve üreticilerimizin faydalanması için Aydın’ın var olan doğal zenginlikleri ve ekonomik potansiyeli iyi niyetle değerlendirilmeye çalışılmaktadır. Resmi Gazete’de ilan edilen sahalarda tarımsal amaçlı kullanım yani seracılık ya da sağlık turizmi potansiyelinin değerlendirilmesi amaçlanmaktadır” dedi.

Aydın Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı tarafından, 23.07.2019 tarihli, 30840 sayılı Resmi Gazete ile Aydın ili hudutlarında 7 adet Jeotermal Kaynak  İşletme Ruhsat Sahası,  64 adet Jeotermal Kaynak Arama Ruhsat Sahası ile 39 adet Doğal Mineralli Su Ruhsat Sahası ihalesinin 6-8 Ağustos 2019 tarihinde gerçekleştirileceği ilan edildi.

Bu ilanda açıklanan 7 adet Jeotermal Kaynak İşletme Ruhsat Sahası,  64 adet Jeotermal Kaynak Arama Ruhsat Sahası açıkça jeotermal kaynak arama ve işletme ruhsat sahasının ihalesinini kapsamaktadır. Bu ihaleyi alan şirketin bu alanda jeotermal santral yapamayacağına ilişkin ihale ilanında bir bilgi bulunmamaktadır.

Sonuç olarak, ihale edilen 7 adet Jeotermal Kaynak İşletme Ruhsat Sahası,  64 adet Jeotermal Kaynak Arama Ruhsat Sahası ihalesini alan şirket bu alanlarda jeotermal elektrik santrali kurabilir.

Başka bir yanlış değerlendirmede ise ilan edilen 7 adet Jeotermal Kaynak  İşletme Ruhsat Sahası,  64 adet Jeotermal Kaynak Arama Ruhsat Sahası ile 39 adet Doğal Mineralli Su Ruhsat Sahasının doğaya zarar vermeyecek olduğu iddiasıdır. Bu doğru değildir. Bu kaynakların hepsi jeotermal sıvı içermektedir. Serada yapsanız, sağlık turizminde de kullansanız eğer gerektiği gibi jeotermal sıvı tekrar reenjekte edilmezse, aynı şekilde çevreye zarar verir.

Bu nedenlerle, ihale gerçekleşirse çevreye zarar verme kapasitesine sahip 110 jeotermal tesis kurulabilir. Aydının böyle bir kirliliği kaldırabilmesi mümkün değildir.

 

 

2)Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun açıklamaları

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, 25.07.2019 tarihinde yaptığı açıklama ile "Aydın Ovası'nın ölmesine müsaade etmeyiz" dedi.

Aydın Büyükşehir Belediyesi ve Başkanı olarak Jeotermal konusunda bugüne kadar tavırlarının net ve ortada olduğunu bundan sonrada aynı şekilde olacağını belirten Başkan Çerçioğlu, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şunları söyledi; "Bizim bu konudaki düşüncelerimiz ve tavrımız çok net. Bir grup insan diyor ki jeotermal zararlı değil. Bacalardan çıkan dumanın raporunu masaya koyu görelim. Bizi de bilgilendirin. Ölçümleri kime yaptırıyorsunuz? Eş dost ilişkisiyle mi oluyor? Bu kadar zor mu? Gizlemeyin. Hangi özel firma yapıyor. Bütün jeotermal santralleri eski değil, içlerinden mutlaka son teknoloji kullananlar da vardır. Ülkenin enerjiye de ihtiyacı var. Bu topraklarda yaşıyoruz.... Daha önce de konuyla ilgili yaptığım açıklamalarda belirttiğim gibi her gecen gün daha da çok Jeotermal tesisleri kuruluyor, beş yıl sonra, on yıl sonra, ne olacak, bunun çalışması yapılması gerekiyor. Buna nerede dur denilecek, bu hızla devam edecek miyiz bunlara kurmaya... Bu tesislerin buradaki insanlarımızın hayatı ve canlıların üzerindeki etkileri bir an önce açıklanmalı. Şimdiye kadar böyle bir araştırma yapılmadıysa da hemen bir araştırma başlatılmalı ve vatandaşlarımıza gerekli bilgilendirme yapılmalı... Bizim incirimiz, zeytinimiz en önemli geçim kaynağımız tarım. Elbette biz bu toprakları korumak zorundayız... Aydın Ovası çok verimli ve önemli, Jotermalle ölmesini istemiyoruz. Buna müsade etmeyiz. Amacımız gelecek nesillere temiz bir çevre bırakmak, hep birlikte doğruyu bulmak."

 

a-Özlem Çerçioğlu ne dedi?

“Bizim bu konudaki düşüncelerimiz ve tavrımız çok net. Bir grup insan diyor ki jeotermal zararlı değil. Bacalardan çıkan dumanın raporunu masaya koyu görelim. Bizi de bilgilendirinBu tesislerin buradaki insanlarımızın hayatı ve canlıların üzerindeki etkileri bir an önce açıklanmalı. Şimdiye kadar böyle bir araştırma yapılmadıysa da hemen bir araştırma başlatılmalı ve vatandaşlarımıza gerekli bilgilendirme yapılmalı…” demiş.

Gerçekten çok ilginç bir ülkede yaşıyoruz. Neden mi?

Belediyelerin görevleri yasalarda açıkça belirlenmiştir. Buna göre;

5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 7/i maddesi Sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak çevrenin, tarım alanlarının ve su havzalarının korunmasını sağlamak; ağaçlandırma yapmak; gayrisıhhi işyerlerini, eğlence yerlerini, halk sağlığına ve çevreye etkisi olan diğer işyerlerini kentin belirli yerlerinde toplamak; inşaat malzemeleri, hurda depolama alanları ve satış yerlerini, hafriyat toprağı, moloz, kum ve çakıl depolama alanlarını, odun ve kömür satış ve depolama sahalarını belirlemek, bunların taşınmasında çevre kirliliğine meydan vermeyecek tedbirler almaksanayi ve tıbbi atıklara ilişkin hizmetleri yürütmek, bunun için gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak, işletmek veya işlettirmek….ve bununla ilgili gerekli düzenlemeleri yapmak.” hükmünü içermektedir.

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 14/a maddesi ile “İmar, su ve kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel alt yapı; coğrafi ve kent bilgi sistemleri; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı atık…” görevleri arasında sayılmıştır.

Bu anlamda, Belediyelerin, yukarıdaki hukuki dayanaklara göre kente yönelik başlıca çevre görevleri şöyle sıralanabilir: Beldenin düzenli ve sağlıklı gelişmesini sağlamak, koruyucu sağlık hizmetleri sunmak, sağlıklı ve planlı kentleşmeyi sağlamak, kanalizasyon yapmak, su kaynaklarını ve kıyıları korumak, atıkları yok etmek, katı atıkları toplamak ve imha etmek, belde halkına refah sağlayıcı çalışmalar yapmak, toplu taşım faaliyetlerinde bulunmak ve trafiği düzenlemek.

Sayın Özlem Çerçioğlu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 7/i maddesi uyarınca Aydında hava, su ve topraklarda ölçüm yapmak Aydın Büyükşehir Belediyesinin görevi. Jeotermal elektik santrallerinin içinde denetim yapma görevinin Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünde olduğu gerçeğini herkes bilmektedir. Fakat bu tesislerin kapısının dışında ve Aydının kirlilik potansiyeli olan yerlerinde havadan, sudan, topraklardan numune alarak ölçüm yapmanıza engel bir durum bulunmamaktadır.

 

b-07.03.2016 tarihinde, yani 3,5 yıl önce yayınlanan “Özlem Çerçioğlu'na sorum var!” başlıklı yazı[1] ile Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na sorular yöneltmiştim. Yazı, Aydınpost’ta 07.03.2016 günü yayına girmesinden sonra Özlem Çerçioğlu beni arayarak sorularıma çok sevindiğini ve yanıt vermek istediğini belirterek toplantı yapmayı önerdi. Bende davete icabet ederek Aydın Büyükşehir Belediyesine gittim. Özlem Çerçioğlu’nun odasında gerçekleşen toplantıya, Genel Sekreter Uğur Cebeci, Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Yamen, Başkan Vekili Evrim Karakoz, Zabıta Daire Başkanı Hakan Genç, ASKİ Alt Yapı Daire Başkanı Hakan Olgaç, Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Pınar Gülmez Ağırbaşoğlu, Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Bakanı Aynur Filiz Hasanzade, 1. Hukuk Müşaviri Raşit Üstün katıldı.

Bu toplantıda Özlem Çerçioğlu’nun beyanlarını buradan bir kez daha açıklıyorum;

 

“Yapılan ölçüm sonuçları maalesef Aydının ülkemizde hava kirliliğinin hem kış hem de yaz döneminde en yoğun yaşandığı illerden biri olduğunu göstermektedir. Ancak bu ölçümler sadece il merkezinde yapılmaktadır. İlçelerimizde oluşan kirlilik izlenememektedir. Büyükşehir Belediyesi tarafından 2016 yılında hava kirliliğinin tüm yönleriyle izlenecektir. Hava kirliliği, sağlık, trafik, planlama ve birçok hizmete yön vereceğinden Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından oluşturulacak seyyar ölçüm merkezleri ile bahar döneminden itibaren hava kirliliği izlemeye yönelik ölçümlere başlanacaktır. Ölçümlerin sadece kış döneminde değil, kalorifer ve sobaların yanma dönemleri dışında ve tüm şehir genelinde yapılarak, bu sayede ilimizde yaz-kış hava kirliliğine sebep olan etmenlerin belirlenerek, bunlara karşı önlemlerin alınması da sağlanacaktır.”

Bu açıklamalarından sonra seyyar ölçüm merkezleri ile neyi kastettiklerini soruduğumda, şu yanıtı vermiştir;

“Seyyar ölçüm merkezi ile kastedilen, laboratuvar şeklinde dizayn edilen üç adet araçtır.Uzman ekipler tarafından 7 gün 24 saat Aydın il sınırları içinde, gerek şikâyet üzerine, gerekse re’sen çevre ile ilgili ihlaller incelenecek, uzman ekip tarafından numune alınarak, tahlil yapılacaktır. Sonuç olarak, Aydının hava, toprak ve su kirliliği doğrudan Aydın Büyükşehir Belediyesini ilgilendirmektedir.”

Bu görüşmenin ve açıklamaların ayrıntısını 14.03.2016 tarihli “Özlem Çerçioğlu’nun sorularımıza verdiği cevaplar” başlıklı yazımda[2] bulabilirsiniz.

Aydın Büyükşehir Belediyesi bütçesinde, çevre kirliliğini araştırma amacıyla 2016 yılı itibariyle 1.5000.000 TL bütçe ayrılmasına rağmen, Aydın Büyükşehir Belediye sıfatıyla Özlem Çerçioğlu Aydında yaşanan çevre kirliliği iel ilgili olarak araştırma yapacaklarını ve bunların sonuçlarını açıklayacaklarını 2016 yılında belirtmesine rağmen bugüne kadar sözünü tutmamış ve çevre kirliliğiyle ilgili hiçbir şey yapmamıştır.

Sayın Özlem Çerçioğlu, bu tesislerin Aydın’da yaşayan insanların hayatı ve canlıların üzerindeki etkilerini belirleme, bu konuda araştırma yapma ve vatandaşları bilgilendirme görevi Aydın Büyükşehir Belediyesine de aittir. Bu nedenlerle açıklamaları inandırıcı değildir.

 

c-Özlem Çerçioğlu açıklamasında “… Aydın Ovası çok verimli ve önemli, Jeotermalle ölmesini istemiyoruz. Buna müsaade etmeyiz. Amacımız gelecek nesillere temiz bir çevre bırakmak…” dedi.

Özlem Çerçioğlu, JES’nin Aydına verdiği zararlarla ilgili olarak bugüne kadar kanunlardan kaynaklanan görevlerini yerine getirmemiştir. Ne 2.8.2019 tarihinde kent meydanında yapılacak JES ihalelerinin iptali istemiyle düzenlenen basın açıklamasına, nede bugüne kadar JES karşıtı bir toplantıya katılmamıştır. Altın yaldızlı, sırça köşkünde oturarak, tepeden kent meydanına bakarak “… Aydın Ovası çok verimli ve önemli, Jeotermalle ölmesini istemiyoruz. Buna müsaade etmeyiz…” demesi inandırıcı değildir.

 

d-Özlem Çerçioğlu’nun JES’lerle ilgili olarak çelişkileri bu kadarla bitiyor mu?

Özlem Çerçioğlu, Sultanhisar’da jeotermal elektrik santrali açmaya çalışması son derece vahim bir durumdur. Özlem Çerçioğlu, aylardan sonra direnişin Türkiye kamuoyuna yansıması nedeniyle Kızılcaköy’e gittiğinde, kadınların sorması üzerine Sultanhisar’da Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin jeotermal elektrik santrali açmadığını, burada kurulacak tesis ile sadece şehrin ısıtma ve soğutmasında kullanılacağını beyan etmiştir.

Sultanhisar’da jeotermal elektrik santrali kurulmak üzere hazırlıklar yapılmaktadır. Bu proje ile ilgili olarak ÇED dosyası hazırlanmaya başlanmıştır.

12.09.2018 tarihinde Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Sultanhisar Belediye Başkanı Osman Yıldırımkaya ve Güney Koreli firma yetkilileri Vali Köşger’i ziyaret ederek, hazırlanan proje hakkında Vali Köşger’e sunum yapılmış, ruhsat işlemlerinin tamamlanmasının ardından, jeotermal santrali sahasında çalışmaların başlayacağı belirtilmiştir. Basında ayrıntıları ile yer almıştır.

aydin-valiligi.jpg

 

3)AKP Aydın İl Başkanı Ömer Özmen’in ihale ile ilgili açıklaması

AKP Aydın İl Başkanı Ömer Özmen Aydında yapılacak jeotermal ihaleleri ile ilgili olarak doğrudan bir açıklama yapmadı.

HaberTürk yazarı Muharrem Sarıkaya'nın iddiasına göre, AK Parti İl Başkanları toplantısında AKP Aydın İl Başkanı Ömer Özmen “Bölgemizde 64 yeni jeotermal saha ilanı edilip ihalesinin sonlandığını Resmi Gazete’den öğrendik. Çevreciler ayağa kalktı, kapımıza dayandı. Bu kez bize kaplıca amaçlı turizm yatırımı ve seracılık için yeni saha açıldığı söylendi. Bunu baştan bize bildiremez miydiniz? Bürokrasi ile tamamen koptuk, bağımız kesildi. Kimse de bizi zaten kale almıyor… İki milletvekili bir araya gelip Milli Eğitim Bakanlığı’na gidip 300 yeni okul yapımını koordine eden ve taşımalı eğitimi ortadan kaldıran başarılı İl Milli Eğitim Müdürü’nü değiştirebiliyor. Bütün il ayağa kalkıyor, veliler hesabını bana soruyor ama Teşkilat Başkanı olarak benim de hiçbir şeyden haberim yok, Ben de Resmi Gazete’den öğreniyorum. Hani tayin ve atamalarda Teşkilat Başkanlığının görüşü de alınacaktı? Bırakın görüş almayı, telefonumuza çıkılmıyor… Çıkan da talebimizi karşılamıyor…" ifadelerini kullanıldığını iddia etti.

Aydın’da 110 adet jeotermal alan ihaleye çıkarılıyor. Bu ihalelerden AKP Aydın İl Başkanı Ömer Özmen’in bile haberi yok.

Takdirini okurlara bırakıyorum.

 

[1] http://www.aydinpost.com/ozlem-cerciogluna-sorum-var-1065yy.htm

[2] https://www.aydinpost.com/ozlem-cercioglunun-sorularimiza-verdigi-cevaplar-1073yy.htm

 

Aydınpost ANDROID'de TIKLA YÜKLE!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA YÜKLE!