Jandarmanın garip PKK oyunu

Çorlu jandarmadan bir ekip polise gidip "Bölgenizde şüpheli yer var arama yapın" diyerek adres gösterdi. Polis "Savcı talimatı ya da ihbar gerekir" cevabını verdi.

 

Kısa süre sonra polise ihbar telefonu geldi. Bunun üzerine savcıdan izin alındı ve adrese operasyon yapıldı. Ancak polis ele geçen silah ve belgelerdeki tuhaflığı fark etti. Malzemenin PKK'ya ait olmadığı ortaya çıktı. Jandarma ekibi gözaltına alındı.

 

Çorlu Jandarma Komutanlığından bir ekip 31 Ocak 2011 günü İlçe Emniyet Müdürlüğüne gitti. Ekip, Jandarma İstihbaratı'na çalışan bir haber elemanının verdiği bilgiye göre polis bölgesindeki Kemal Yye ait evde uyuşturucu ve çalıntı eşya olduğu iddiasıyla arama yapılmasını istedi. Polis, savcılık talimatı veya ihbar olmadan arama yapamayacağını belirtti. Jandarma ekibi, Emniyet'ten ayrıldıktan kısa süre sonra 155'e evle ilgili ihbar geldi. Evde arama başladıktan dakikalar sonra şehir merkezinde yetkili olmamasına karşın bir Jandarma ekibi de olay yerine gitti.

 

Arama sırasında polislere "Kaleşnikof da olması lazım, başka malzemeler de çıkacak. Bomba patladı, yer yerinden oynayacak" diyen Astsubay Y.Ç'nin sözleri, savcının talimatı ile tutanak altına alındı. Arama sırasında bodrum kattaki bir spor çantada silah, mühimmat, saldırı krokileri ve PKK üyelerine ait olduğu izlenimi verilen dokümanlar ele geçirildi. Dokümanlar arasından Çorlu Hakim Savcı Lojmanları, Çorlu Emniyet Müdürlüğü, Çorlu Polis Lojmanları ile Saray ve Çorlu Jandarma komutanlıklarına saldırı hazırlıklarını gösteren krokiler çıktı.

 

Aramanın ardından Kemal Y., oğulları Erkan ve Hakan Y. ile Selver T. gözaltına alındı. Ele geçirilen malzemelerle ilgili bilgilerinin olmadığını söyleyen 4 zanlı serbest bırakıldı. Tekirdağ Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Ö.B.T. ve İl Jandarma Komutanı Albay K.R.A. da Emniyet'e giderek incelemelerde bulundu.

 

Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı ve Emniyet birimleri ele geçirilen dokümanları inceledi. Dokümanların PKK'nın örgütsel faaliyet sistematiği ile uyuşmadığı anlaşıldı. PKK'nın, eylem hedeflerini gösteren krokileri çok basit hazırlamasına karşın, ele geçirilen dokümanların çok detaylı ve profesyonelce hazırlandığı tespit edildi. El yazması dokümanların fazla detay içerdiği ve birçok eylem planına ait dokümanın aynı çanta içerisinde saklanarak örgütsel sistematikle çeliştiği değerlendirildi.

 

Belgelerde örgütsel terminolojinin kullanılmadığı belirlendi. Belgeler bilirkişi raporu hazırlanmak üzere Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Başkanlı-ğı'na gönderildi. Hazırlanan bilirkişi raporunda, dokümanların PKK'ya ait olamayacağı vurgunladı. Dokümanlarda geçen bazı ifadelerin resmi kurumların yazışmada kullandığı ifadelere benzediği ve belgelerin PKK terör örgütüne ait olduğu izlenimi uyandırılmak üzere hazırlanan sahte dokümanlar olduğu kaydedildi.

 

Soruşturmayı derinleştiren polis, baskın sırasında ele geçirilen krokileri titizlikle inceledi. Ardından, olaydan iki hafta önce Aralık 2010'da bir şüphelinin emniyet binasının fotoğraflarını çektiği nokta ile krokilerin benzerlik taşıdığı tespit edildi. Emniyeti fotoğraflayan şüphelinin fotoğrafı üzerinden araştırmalarını genişleten emniyet birimleri, sahte PKK dokümanlarının konulduğu çantanın Nadir Çınar'a ait olabileceği bilgisine ulaştı.

 

3 Nisan 2011'de gözaltına alınan Çınar'ın jandarmaya haber elemanlığı yaptığını söylemesi üzerine polis Jandarma Komutanlığı'ndan bilgi istedi. Komutanlık da Çınar'ın jandarma haber elemanı olduğunu doğruladı. Çınar ifadesinde "Kemal Yılmaz'ın evinde ele geçirilen malzemelerle ilgili istihbaratı Jandarma'ya ben verdim. Jandarma personelinin yönlendirmesiyle ele geçen malzemeleri eve girerek kontrol ettim" dedi. Uyuşturucu ve fuhuştan sabıkası olduğu ileri sürülen Nadir Çınar, ifadesinin alınmasının ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

 

Nadir Çınar'ın ifadesinin ardından savcılık, Çorlu İl jandarma Komutanlığı'nda görevli Astsubay Yılmaz Çelik, Uzman Çavuş Şevki Uslu ve Uzman Çavuş Suat Değer'i 4 Nisan'da gözaltına aldı. Sanıklar, Çınar'ın verdiği bilgiler doğrultusunda Yılmaz'ın eviyle ilgili bilgileri Emniyet'e aktardıklarını, bunu Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Öcal Bülent Taşkopran'ın direktifleriyle gerçekleştirdiklerini kaydetti. 3 şüpheli, arama yapılan eve malzemeleri kendilerinin koymadığını, çıkan malzemelerle de ilgilerinin olmadığını söyledi. Gözaltına alınan askeri personel, savcılık ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.

 

Soruşturma kapsamında Kemal Yılmaz'ın evinde ele geçirilen ve PKK terör örgütüne aitmiş gibi hazırlanan örgütsel dokümanların kim tarafından hazırlandığı ve eve kim tarafından yerleştirildiği bulunamadı. Emniyet, "sahte PKK operasyonunu" organizasyonun hangi amaçla yapıldığının araştırıldığını bildirdi.

 

Tekirdağ Jandarma Komutanlığı'ndan 2010 yılında Emniyet Müdürlüğü'ne gönderilen resmi yazılarda, Çorlu'da sansasyonel bir eylem yapılacağı ve PKK terör örgütü yandaşlarının bu çevrede toplantılarını artırdığı bilgileri yer aldı. Resmi yazılarda PKK bağlantılı örgütsel faaliyetleri nedeniyle ismi geçen 6 kişinin, Kemal Yılmaz'ın evinde yapılan aramada ele geçirilen belgelerde ismi geçen 24 kişi arasında olduğu ortaya çıktı. Öte yandan PKK'nın Tekirdağ ve ilçelerinde çok zayıf olduğu, bölgede hiçbir eylemsel faaliyetin bulunmadığı da belirtildi. Sahte PKK operasyonu ile yaklaşan genel seçimler öncesinde Trakya'da PKK terörü eylem korkusu oluşturularak seçmen tercihlerinin etkilenmesinin amaçlandığı iddia edildi.

 

31 Ocak 2011'de Çorlu'da Kemal Yılmaz'a ait evin bodrumunda ele geçirilen malzeme ve dokümanlar:

 

1 adet 9mm çapında Baretta marka tabanca

 

8 adet 9 mm çapında fişek

 

1 adet tabanca şarjörü

 

15 adet Kaleşnikof tüfeğe ait paslı fişek

 

15-20 gram esrar olduğu tahmin edilen madde

 

1 adet 1/600000 ölçekli Trakya haritası

 

Çok detaylı ve profesyonel şekilde hazırlanmış 50X70 cm ebadında;

 

1 adet Saray İlçe Jandarma komutanlığı yerleşim krokisi ve Komutanlığa saldırı yapılacak noktaları gösterir kroki,

 

1 adet Çorlu İlçe Jandarma Komutanlığı yerleşim krokisiyle, saldırı yapılacak noktaları gösteren kroki,

 

1 adet Kıyıköy Jandarma Karakol Komutanlığı'na ait yerleşim yeri krokisi,

 

1 adet Çorlu İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Orion Alışveriş Merkezi'ne ait yerleşim yeri krokisiyle saldırı yapılacak

 

noktaları gösteren kroki,

 

1 adet Çorlu Alşahin Polis Lojmanları ve yerleşim krokisiyle saldırı yapılacak noktaları gösteren kroki,

 

1 adet Çorlu Hakim Savcı Lojmanları yerleşim yeri krokisiyle saldırı yapılacak noktaları gösteren kroki,

 

1 adet Edirne - Meriç Nehri'nden Yunanistan'a giriş-çıkış planını gösteren kaçış planı,

 

Bölücü örgütü mensuplarınca Çorlu İlçesinde yapılan toplantılara ilişkin tutanaklar, örgüte gönderilmek üzere teslim alınan malzeme listeleri, Örgüte ait yazışmalar ve talimatların yer aldığı 8 adet doküman.

 

Krokiler detaylı ve çok profesyonel: Daha önce PKK terör örgütüne yapılan operasyonlarda ele geçirilen krokiler, basit ve yüzeysel çizimlerden oluşuyordu. Kaçış güzergahı krokileri: PKK üyelerin kaçış güzergahı içeren kroki düzenlemiyor. Sahte operasyonda ise tüm detayıyla kaçış planı bulunuyor. Trakya haritası: Ele geçirilen 1/600.000 ölçekli, üzerinde herhangi bir işaretleme bulunmayan ve detay göstermeyen Trakya haritasının terör örgütü elemanları açısından bir anlam ifade etmiyor. Krokilerin hepsi bir arada: Tüm eylem hedeflerine ait krokilerinde aynı çanta içerisinde bulunması örgütsel faaliyet mantığına ters düşüyor.

 

El yazması dokümanlar: Örgütsel jargon kullanılmaması acemice hazırlandığını gösteriyor. "08.03.2010 tarihli İstanbul Eyalet Komutanlığı" ibaresi dikkat çekiyor. PKK terör örgütünün "İstanbul Eyaleti" isimli bir eyaleti bulunmuyor ve terör örgütü yapılanmalarını ifade ederken "Komutanlık" ifadesi yerine "Önderlik" kelimesi kullanılıyor. "Tekirdağ ili Çorlu İlçesi" ibaresi resmi kurumlarda kullanılan yazı dilini çağrıştırıyor. "Kararların görüşülüp oybirliğiyle uygulanmasına karar verilmiştir" ibaresine bugüne kadar hiçbir örgütsel dokümanda rastlanmadı.

 

"Trakya Bölgesinde Yoldaşlarımız Ve Apocu" başlıklı el yazması dokümanla ilgili olarak da PKK'nın "yoldaş" tabirini değil, "heval" terimini kullandığı belirtiliyor. Ayrıca "Apocular Gençlik Kolumuz" isimli bir yapının da terör örgütünün organları arasında bulunmadığı kaydediliyor.

 

Bugün