Yeni yılda tedavüle çıkacak Türk Lirası (TL) banknotlarla birlikte, 1 Ocak 2005 tarihinden paradan 6 sıfır atılması ve paranın önüne “Yeni” kelimesinin eklenmesiyle başlayan süreç, bu ibarenin kaldırılmasıyla sonuçlanacak.

İşte matbadan ilk fotoğraflar

Merkez Bankası Banknot Matbaası'nda üzerinde filigran ve gizli görüntüleriyle gelen kağıt tabakaları, banknot halinde Emisyon Genel Müdürlüğüne teslim ediliyor.

Merkez Bankası Matbaasında, üç ayrı baskı salonunda, aynı anda 3 farklı banknot basılabiliyor. Yılda 750 milyon adet banknot üretilebilen matbaada basım işlemi üzerinde filigran ve gizli görüntülerle gelen kağıt tabakalarının teslim alınmasıyla başlıyor. Filigran ve gizli görüntüleri kontrol edilen tabakaların önce arka yüzü, ardından da kabartmaların bulunduğu ön yüzleri farklı baskı makinelerinde basılıyor.

Büyüklüğüne göre her bir tabaka da 28 ile 40 banknot yer alıyor. Tabaka kağıtların baskıları tamamlandıktan sonra ise seri numaraları basılıyor. Baskı sırasında sürekli kontrol edilen makinelerin yanı sıra basılan tabakalardan da belirli aralıklarla kontrolü yapılıyor. Baskıların ve makinelerin yanı sıra yine belirli aralıklarda alınan örnek banknotlar, kimya laboratuvarlarında inceleniyor.

Baskısı tamamlanan tabakaların banknot haline gelmeden önce son durakları ise bayanların çalıştığı inceleme servisi. Her aşamada imza karşılığı teslim alınıp teslim edilen tabakalar burada tek tek kontrol ediliyor. En küçük bir kusurun bile fark edildiği serviste kadınlar hatalı tabakaları seriden çıkarıyor.
Ön ve arka yüzü basılan ardından seri numaralarına kavuşup, tek tek incelenen banknot tabakaları son olarak kesim bölümüne taşınıyor. Burada kesilen tabakalar, son şekillerini alarak banknota dönüşüyor. Kesimi tamamlanan paralar son olarak banknot şekliyle bir kez daha incelendikten sonra paketleniyor. Tekrar sayımı yapılan banknotlar, 100'lük desteler haline getiriliyor. Ardından her 4 deste 1 paket olarak poşetleniyor. Her 4 poşet ise balya olarak adlandırılıyor.

Baskıdan, incelemeye oradan da kesim bölümlerine kilitli kafeslerde taşınan tabakalar kesim aşamasının ardından banknot halini alınca, her biri 250 bin banknot kapasitesine sahip özel kilitli kabinlerde depolara oradan da emisyon genel müdürlüğüne naklediliyor.

İZLENİMLER

Merkez Bankası Banknot Matbaasını fotoğraflayan Rıza Özel, izlenimlerini şöyle aktardı:

“Daha önce içinden çekilmiş hiçbir fotoğrafı görmediğim Merkez Bankası Banknot Matbaasına kameraman arkadaşım Engin Çorlu ile birlikte güvenlik çemberlerini tek tek aşıp kontrolden geçtikten sonra ulaşabildim. Bu durumu aktardığım Merkez Bankası Genel Müdür Yardımcısı İsmail Ertekin ile birlikte ve bir yol haritası belirlemek için fotoğraflamadan önce matbaayı gezdim, ardından fotoğrafladım. Matbaa makinelerinden dönen banknotlar, ardarda dökülen banknot tabakalar ne göreceğimi beklesem de beni heyecanlandırdı. İnsan boyu kağıt tabakaları baskı makinelerine sürekli yükleniyordu.

İnceleme servisi ise beni daha da şaşırttı. Banknot tabakaları bloklar halinde tamamı kadınlardan oluşan serviste masalara dağıtılıyordu. Masalarda bayan çalışanlar sadece saniyeler içinde koca blokları inceliyor. Parmaklarına taktıkları plastik tutucularla hızla inceledikleri banknot tabakalarından hatalı olanları şıp diye buluveriyorlar. Çalışanlara bunu nasıl bu kadar hızlı yapabildiklerini sorduğumda ise aldığım cevap ilginçti. Sürekli baktıkları için akıllarına kazınan bu imajdaki en küçük bir farklılığı bile anlayabiliyorlardı. Diğerlerinden farklı olan tabakayı çıkardıktan sonra tekrar tabakayı diğerlerinden ayırarak bu farklılığın nerede olduğuna bakıyorlardı. Yani ilk bakışta farklılığı anlıyor ama nerede olduğunu sonra bulabiliyorlardı.

Basımdan, incelemeye oradan da kesime her alanda imza karşılığı teslim edilip teslim alınan banknot tabakaları kesimin ardından son şeklini alıyordu. Son olarak merkez bankasınca tasarlanan taşıma kabinlerine alınıyordu paralar. Her bir kabinde ise 250 bin banknot taşınabiliyordu.

Tüm bunları kare kare fotoğrafladıktan sonra matbaadan çıkmadan önce son bir güvenlik kontrolünden daha geçtik ama bu kez çektiğimiz fotoğraflarla birlikte. Çekimden önce çalışanların yüzlerinin görünmemesi ve genel görüntü çekilmemesi konusunda uyarılmıştık ve bu fotoğrafların kontrolü gerekiyordu. Tüm titizliğimize rağmen gözden kaçan çalışan yüzlerinin göründüğü kareler, bir kaçında ise hemen oracıkta fotoğraftaki yüz maniple edilerek orijinal silindi. Bizim fark etmediğimiz genel fotoğraflarda kapıların ve güvenlik noktalarının göründüğü kareler de silindi.

Çıkmadan önce ise Genel Müdür Yardımcısı Ertekin, ne hissettiğimizi sordu. Tek bir cevabım vardı, 'Matbaadan içeri girdiğimde yılbaşı için aldığım piyangonun büyük ikramiyesi artık benim için o kadar büyük değildi. Saatler geçip kesim aşamasına geldiğimizde ise artık banknotların üzerinde yazan değerler benim için önemini yitirmişti'. Ertekin beni matbaadan şu sözlerle uğurladı, “Artık siz de bizden biri oldunuz. Burada banknot kağıt parçası. Cüzdana girmeyen banknot para değildir.”



HÜRRİYET