Bugün başta İstanbul ve Ankara olmak üzere Türkiye'nin önemli bir bölümünde şiddetli fırtına ve hortum görüldü.

Bilimadamları yaşananları olağanüstü olarak nitelendiriyor.

İTÜ Maden Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü'nden Prof. Dr. Ahmet Ercan'a göre, yaşananlar sıra dışı ancak her şeyin mantıklı bir açıklaması var:

"Dünyanın manyetik alanının değişimini 15'inci yüzyıldan bu yana ölçebiliyoruz. 1980'e kadar manyetik alanın kuzey ucu yılda 4-5 km yer değiştiriyordu. 1998'den sonra harekette bir hızlanma oldu. Manyetik ucun 10 ile 20 kilometre kadar hareket ettiğini gördük. Bugünlerde hareketin hızı 50 kilometreye erişti, yani 600 yıl öncekinin 10 katına çıktı. Bu hız 2013'te doruk noktasına varacak sonra düşecek. Öngörülerimize göre, döngü 30 yıl sürecek sonra olağana dönecek.

"Manyetik alan hızının değişmesiyle yerin çekirdeğinin yalpalanma hızı da arttı. Bu hızının değişmiş olması doğal olayların artışıyla sonuçlanacak. Deprem, tsunami, volkan, hortum, sel, buz erimeleri, taşkınlar, yer kaymaları sayısında olağanüstü artışlar olacak. Örneğin Türkiye'de hiç hortum olmazdı, geçen hafta beş kişi öldü. Selleri sürekli izliyoruz, doğal orman yangınları, kutuplardaki buzul erimelerindeki hızlanma, Kuzey Işıklarının konumundaki değişim hepsi bunun sonucu.

"Biz bu alanda çalışanlar yaşananların farkındayız ancak nedenini henüz tespit edebilmiş değiliz. Bu yalpalanmanın nedeni ne? Dünyanın yaşı 4 milyar 607 milyon yıl. 500 yıl boyunca böyle bir durum gözlenmedi bugün neden oluyor? Bu konuda bazı kuramlar var. En yaygın olanı da dünyanın hidrojen yakıtındaki bir değişiklik olabilir."

Meteoroloji Mühendisleri İstanbul temsilci Ahmet Köse:

"Beklenen bir fırtınaydı. Meteoroloji uyarıyı yapmıştı. Fırtınanın en çok Akdeniz'e yakın kesimlerde etkili olması bekleniyordu ve öyle de oldu.

İstanbul'da rüzgarın hızı ilk vurduğu anda 102 kilometreye çıktı.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi'nden Meteoroloji Mühendisi Adil Tek:

İtalya üzerinden Akdeniz'e ulaşan soğuk hava dalgası Ege denizi üzerinde bir alçak basınç sistemi oluşturdu. Bu alçak basınç sistemiyle birlikte cepheler meydana geldi. Soğuk hava sıcak havayı önüne katıyor ve siklonik yapı meydana geliyor. Çok büyük sıcaklık farkları oluşmadığı sürece bu yapı bizim bölgemizde pek görülmez.

Bu siklonik yapı Ege üzerinde oluştu. Sıcak ve soğuk cepheler oluşuyor. Sıcak cephe geçişi esnasında bu kuvvetli rüzgar oluştu. Rüzgar tek bir yönden esmedi. Çok yönlü ve karışık esti.

Bu yapı önce Ege'de etkili olmaya başladı daha sonra Ege'nin iç kesimlerine doğru. Marmara Denizi yönünden geldiği için hiçbir sürtünme ve zayıflamaya maruz kalmadan fırtına daha da şiddetini arttırdı.

Kara üzerinde en yüksek hızını satte 90 kilometre olarak ölçtük. Marmara üzerinde 120 kilometre üzerine çıktığını tahmin ettik. Bu tür yapılar senede 1-2 kere veya iki yılda bir olur. İklim sistemi öyle ki. Sistemi tek bir durumla değerlendirmek doğru değil. Balonun içindeki hava gibi.

Küresel ısınmanın etkileri tabi ki vardır. Bu tür olaylar önümüzdeki süreçte biraz daha sıklıkla yaşanacaktır. Bugünkü tahminlerde rüzgarın hızının fırtına değerine erişeceğini tahmin ediyorduk ama 120 kilometreye ulaşacağını tahmin etmiyorduk. Basınç değişimi değeri büyüdü. Hava basıncı 970 milibara kadar düştü.