Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, AKP"nin 5831 sayılı “Tapu Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile 6831 sayılı Orman Yasası"nda ve 3402 sayılı Kadastro Yasası"nda yaptığı değişikliklerle ve Cumhurbaşkanı'nın da yasayı 26.01.2009 tarihinde onaylaması ile ormanlarımızın büyük bir yağma ile karşı karşıya kaldığını vurguladı.

Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nin söz konusu yasayla ilgili hazırladığı 6 sayfalık geniş kapsamlı açıklamasında; AKP"nin 2B"leri Anayasa"da değişikliğe gerek duymadan satmanın peşinde olduğu ifade edilerek, şu satırlara yer verildi:

- Anayasa Mahkemesi"ne göre (14.03.1989, E.1988/35, K.1989/13), “...ne olursa olsun orman olarak sınırlandırılmış bir yer, artık ormandır...” Oysa yapılan düzenleme ile Orman Genel Müdürlüğü devre dışı bırakılarak, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü"ne verilen “orman sınırının düzeltilmesi” yetkisi, ormanlarla gelişigüzel oynanmasının yolunu açmaktadır. Bu gelişmeler, büyük bir orman yağmasına da neden olacağı için kaygı vericidir.

- Ormanlarımızın yağmalanması sürecine, harita ve kadastro mühendislerini de bulaştırarak, mesleğimizin toplum içindeki saygınlığına gölge düşürülmesine Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi şiddetle karşıdır ve bu sürece yasaların olanaklı kıldığı ölçüde haklarını kullanarak karşı çıkmakta kararlıdır.

- 2-B sorununu çözme adı altında, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü"ne hem orman hem de mülkiyet kadastrosu yapma yetkisi verilmektedir. Oysa bir yerde, mülkiyet kadastrosu bittiğinde, o yerde ikinci kez kadastro yapılamaz ve yapılan kadastro da geçerli sayılmaz. Bu durumlarda, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü eliyle ikinci kadastro adı altında çalışma yapılamaz.

- Ormanı işgal ederek, ormanın orman dışına çıkarılmasına neden olanlara bu yerleri devrederek rant elde etmelerine göz yumulmakta ve bu yerlerin son kullanıcılarına satılması hedeflenmektedir. Bu durum, ormanlarda yeni bir imar affıdır!

- Son yasal düzenleme ile 2B arazilerinin tapuda hazine adına tescili sırasında tapu kütüğünün beyanlar hanesine, bu alanların 2B arazisi olduğu belirtilmezse, bu yerler 4706-4916 sayılı Yasa kurallarına göre satılabilirler. Anayasa Mahkemesi tarafından, bir anayasa ihlali olarak görülen bir uygulama tekrar edilirse anayasaya aykırı bir işlem haline gelir ve anayasal suç oluşturur. Bu açıdan, anayasa ve yasa kuralları ile yargı kararlarına herkesin, başta AKP İktidarının uyması ve uygun davranması gerekmez mi?

- Ormanlarda yıllarca işgallere karşı mücadele edenlerin emekleri ve işlemleri bir tarafa atılmış, 2B"lerin son kullanıcıları dikkate alınarak ifraz edilmeleri ve satılmaları tercih edilmiştir. Üstelik satarken, “…Bu madde kapsamındaki kadastro, ifraz ve tescil işlemleri, 3194 sayılı İmar Kanunu ile 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunundaki kısıtlamalara tabi olmaksızın yapılır…” denilerek herkese uygulanan kuralların 2B işgalcilerinden istisna edileceği belirtilmiştir. Bu kuralların, AKP"nin işine gelmediği anlaşılmaktadır. 2B alanlarında, tarım ve imar parsellerinin oluşması ölçütleri gözetilmeden işgalcilerine gelişigüzel ve her büyüklükte parsel dağıtılmasının planlandığı anlaşılmaktadır.

- Yasa koyucunun, imar planı kapsamında kalıp kalmadığına, kamu hizmetlerine tahsis edilip edilmediğine bakılmaksızın, “2/B” alanlarının işgalcilerine satılmasına karar vermesi, kamu düzeni, imar planlaması ve taşınmazlar politikası açısından sakıncalıdır ve “2/B” sahalarının gelişigüzel bir şekilde ormanı işgal edenlere devredilmesinin büyük bir yağmaya ve orman talanına yol açması olasıdır.

- Türkiye"de orman kadastrosu tamamlanan 162 684.3 km2"lik alandan 3/4"üne ait yaklaşık 120 bin km2"lik bir alandaki orman kadastrosu, kadastro tekniğine uygun yapılmamıştır. Bu yüzden, tapu kütüğüne tescil edilememektedirler. AKP, tapuya tescil edilemeyen ormanlar ve üzerinde yer alan 2-B"lerin tescilini nasıl yapılırsa yapılsın bir an önce bitirmenin hesabı içindedir. Çünkü her ne şekilde yapılırsa yapılsın, 2-B"ler bir kez tapuya tescil edildiğinde, bu arazileri bir yolunu bulup kolayca satacağını düşünmektedir.


HÜRRİYET