Bu "milli" aralar hafızayı resetletiyor. Hele bir de Terim"in gidişi, Ermenistan silsilesi eklenince eminim birçok futbolsever unuttu ligdeki puan cetvelini, bir hafta öncesini.

Haliyle bu "hafıza kaybı" en çok da Trabzonspor"a yaradı. Bir önceki arada toparlanan ve üst üste 2 maç kazanan Bordo-Mavililer için kapıda yeni bir fırsat daha var şimdi. Yönetimin "kongreye itildiği" ve teknik direktör Hugo Broos"a "kapının gösterildiği", futbolcuların adam seçmeden "ezildiği" bir ortam yok şimdi, gerilim uzaklarda.

Trabzonspor"u tekrar hayata döndürecek şans ise çok yakında, 2 gün sonra... Galatasaray maçı, "bitti" denilen ligi yeniden başlatıp, "gitti" denilen hedefleri canlandırıp, "tükendi" denilen özgüven bataryasını doldurmak için bulunmaz nimet değilse nedir!

Tekniği, taktiği bizim işimiz değil. Ama olayın bu kazanç boyutunu hatırlatmak görevimizdir. Lig ikincisi ile 7 puanlık farkı eritecek, istatistikleri tersine çevirecek, düşürdüğü suratları güldürecek oyuncular olmak için ekstra bir motivasyon ya da Belçika"dan "ithal gaz" gerekmemektedir.

Şehre futbol gerek
Egemen"e sorduk, “Bizim için daha önemli”, hafta sonunu geçirdiğim şehirde konuştuğum halk, “Çoook önemli” dedi... 7"den 70"e bu bilinç önemli. Ama bilmek yetmiyor, düdük çalınca sadece sahadakiler konuşabiliyor. Dengesi olmasa da potansiyeli bulunan Trabzonspor"un "lige dönüşü" hem lig için ama en çok da kendisi için hayati değer taşımaktadır. Bir kayıpla dünyanın sonu gelmez söylemi klasiktir ama olası kayıp ve kazanç Trabzonspor"da çok şeyi "kökünden" değiştirir. Yattara oynar mı, Broos kaç-kaç-kaça döner kesin değil ama, pazardan sonra iki yönüyle de "bambaşka" bir Trabzonspor konuşacağımız kesin./fanatik