Gerek Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, gerekse Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu İsrailli yetkililer ile görüşme yaptığı halde Davutoğlu, İsrail ile üst düzey bir görüşmenin mümkün olabilmesi için öncelikle Türkiye'nin haklı taleplerinin karşılanması gerektiğini söyledi. Davutoğlu şöyle devam etti:

"Bunlar gazete yazılarıyla olmaz. İlkeli duruşla olur" dedi.

Davutoğlu, 3. Büyükelçiler Konferansı çerçevesinde Erzurum'a gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'ın bugün bir gazetede çıkan makalesinde "Davutoğlu'na Kudüs'te görüşme önerisinde bulunduğunun" hatırlatılması üzerine Davutoğlu, böyle bir görüşmenin mümkün olabilmesi için öncelikle Mavi Marmara saldırısıyla ilgili Türkiye'nin haklı taleplerinin karşılanması gerektiğini kaydetti.

Büyükelçiler konferansının devamının Erzurum'da yapılacağını hatırlatan Davutoğlu, burada tarihi bir olaya tanıklık edileceğini ve bu çerçevede Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'nun, Yunanistan Dışişleri Bakanı Dimitri Druças ile Erzurum'a geleceğini söyledi. Davutoğlu, Papandreu ve Druças'ın büyükelçilere hitap edeceklerini kaydetti.

"İSRAİL İLİŞKİLERİN DÜZELMESİNİ İSTİYORSA TALEPLERİ YERİNE GETİRMELİ"

Davutoğlu, İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Liberman'ın bugün bir gazetede yayımlanan makalesinin hatırlatılması üzerine de bu makaleyi okuduğunu belirterek, Liberman'dan öncelikle çağdaş diplomatik usuller içerisinde hareket etmesini beklediklerini kaydetti.
Liberman'dan bu ilkelere uygun davranışlar beklediklerini söyleyen Davutoğlu, Liberman'ın geçmişte bu açıdan çok ciddi sınavları veremediğini kaydetti. Bakan Davutoğlu, şöyle konuştu:
''Dolayısıyla muhatabımızın ciddi olmasına önem veririz. İlkeli olmasına önem veririz, bütün dünya da verir. Benim bugün dünyanın her köşesindeki dışişleri bakanı dostlarımla mesafem bir telefon mesafesidir. Umarız ki İsrail öncelikle bu yalnızlıktan kurtulmayı planlar ve çağdaş, diplomatik teamüllere uyar. Bu konuda Türkiye'nin talepleri de açıktır. Son iki seneye kadar da Türkiye'den İsrail'e ziyaretler oluyordu. Bu ziyaretlerin son iki yılda neden kesildiğini, Mavi Marmara olayının sonrasında bu ilişkilerin neden bu noktaya gelmiş olduğu konusunda öncelikle İsrail'de ciddi bir öz eleştiri yapılmalıdır ve bu öz eleştiri sonunda Türkiye-İsrail ilişkileri düzeltilmek isteniyorsa taleplerimizin karşılanmasını bekleriz. Bunlar bazı gazete yazılarıyla olmaz. İlkeli duruşla olur ve her şeyden önce de çağdaş diplomatik usullere saygı ile olur. Onlar gösterildiğinde Türkiye'nin ne kadar güçlü dostluklar kurabildiği Sayın Papandreu'nun ziyaretiyle de görülmektedir''.