Engin Çeber'in işkence sonucu ölümüyle ilgili 6'sı tutuklu 60 kişinin yargılanmasına başlandı. Kalabalık nedeniyle duruşma salonunda izdiham yaşanırken, çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi, Çeber'in ailesine destek vermek için adliyeye geldi. Çeber'in babası Ali Tekin ise polis baskısı nedeniyle soyadlarını değiştirdiklerini söyledi.

Engin Çeber'in, Metris Cezaevi'nde ''işkence'' ve ''kötü muamele'' sonucu öldüğü iddiasına ilişkin haklarında dava açılan 60 kamu görevlisinin yargılanmasına başlandı.

Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin baktığı davanın ilk duruşması, salonunun daha geniş olması yüzünden Bakırköy 34. Asliye Ceza Mahkemesi salonunda görülüyor. Duruşmaya, tutuklu yargılanan sanıklardan, olay tarihinde Metris Cezaevi İkinci Müdürü olan Fuat Karaosmanoğlu ve infaz koruma memurları Sebahattin Apaydın, Murat Çise, Sami Ergazi, Nihat Kızılkaya, Yavuz Uzun, tutuksuz sanıklardan cezaevi ikinci müdürü Yusuf Gayır, 30 infaz koruma memuru ve Metris Cezaevi Jandarma Koruma Bölük Komutanlığı'nda görevli 4 jandarma katıldı.

DURUŞMA SALONUNDA İZDİHAM YAŞANDI
Duruşma salonuna çok sayıda kişinin girmek istemesi üzerine salonun kapısında izdiham yaşandı. Bu sırada taraf avukatlarının içeriye alınmasında güçlükler yaşanması dolayısıyla mahkeme görevlileri ve polisler ile içeri girmek isteyenler arasında tartışma yaşandı. Mahkeme heyeti başkanı, yoğunluk üzerine salonun fiziki şartları nedeniyle her sanık için 3 avukattan fazlasının salona alınamayacağını bildirdi.

Heyet başkanı, taraf avukatlarının duruşma salonuna alınmasının ardından salonda sesli ve görüntülü kayıt yapılacağını ve bu kayıtların bir kaç gün içinde tutanağa çevrileceğini belirterek, bu sebeple duruşma sonunda taraflara tutanak verilemeyeceğini bildirdi.

Bu sırada, müşteki avukatları, salonda jandarma istihbaratından 2 kişi bulunduğunu öne sürülerek, bu kişilerin, avukatların tarafında durmamasını istedi. Mahkeme heyeti başkanı da bu konuda bilgisi olmadığını ifade etti.

ÇEBER AİLESİ VE MÜŞTEKİLER ADINA 60 AVUKAT
Ölen Engin Çeber'in ailesi ile davanın müştekilerini temsilen 60 avukatın katıldığı duruşmada, önce sanıkların kimlik tespitleri yapıldı. Heyet başkanı, bu işlemin ardından sanıklara yasal haklarını hatırlatarak, iddianamenin okunması konusunda Cumhuriyet Savcısı'ndan görüşünü sordu.

Savcı, iddianamenin kabul edilmesiyle kovuşturma aşamasına geçildiğini belirterek, bu aşamada iddianameyi okuma görevinin mahkemeye ait olduğunu ifade etti. Duruşmaya kısa süre ara veren mahkeme heyeti, iddianameyi okuma görevinin mahkemeye ait olduğunu bildirdi. Mahkeme heyeti başkanı, daha sonra iddianameyi okudu. Duruşmaya, verilen yarım saatlik aranın ardından yenide başlandı.

"POLİS BASKISI YÜZÜNDEN SOYADIMIZI DEĞİŞTİRDİK"
Bu arada, duruşmayı izlemek için adliyeye gelen, Engin Çeber'in babası Ali Tekin, ''oğlunun ölümünden bir süre önce polis baskısı nedeniyle kendisinin ve eşinin soyadını 'Tekin' olarak değiştirmek zorunda kaldığını'' söyledi.

MEDYAYA TEŞEKKÜR ETTİ
Engin Çeber'in kız kardeşi Şerife Çeber ise basın mensuplarına destekleri için teşekkür ederek, ''Sizin desteğiniz sayesinde bugün hakkımızı arıyoruz. Medyanın desteği olmasaydı, bugün hak aramakta zorluk çekebilirdik'' dedi.

BARAN TURSUN'UN BABASI DA GELDİ
Bu arada, KESK Genel Başkanı Sami Evren, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Çağdaş Hukukçular Derneği, Uluslararası Af Örgütü, insan hakları kuruluşlarının temsilcileri de duruşmayı izlemek için adliyeye geldi. Bir grup da Çeber ailesine destek için adliye önünde toplandı.

Yine adliye önündeki yolda bir araya gelip davul ve zurna çalarak çeşitli sloganlar atan ve kendilerini ''Halk Cephesi'' olarak tanıtan bir başka grup da Çeber ailesine destek verdi. Halen adliye önündeki bekleyişleri süren grupların gösteri ve basın açıklamaları yüzünden adliye önündeki yolda zaman zaman trafikte aksama yaşanıyor.

"BU UTANÇ BİR DAHA YAŞANMASIN"
Duruşmayı izlemeye gelen KESK Genel Başkanı Sami Evren, adaletin yerini bulmasını umduğunu söyledi. Evren, ''Belge ve raporlar zaten mevcut. Umarım bu utanç tekrar yaşanmaz ve adalet yerini bulur'' şeklinde konuştu.

(DİSK) Genel Başkanı Süleyman Çelebi ise ''olay sonrası Adalet Bakanı'nın özür dilemesinin önemli bir gelişme olduğunu'' söyledi. Çelebi, ''Ancak, F tipi cezaevlerinde aynı uygulamalar maalesef hala devam ediyor. İşkenceden ölümlerin olmaması için buradayız'' dedi. Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi üyesi bir grup da adliye önünde işkence karşıtı pankartlar açıp bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, ''Çağdaş hukukçular''ın davayı izlemekle kalmayıp, yargılamanın devamında aktif bir görev alacağı belirtildi.

YARINA ERTELENDİ
Duruşmada sanıkların kimlik tespitinin ardından, tutuklu yargılanan ve olay tarihinde Metris Cezaevi İkinci Müdürü olan Fuat Karaosmanoğlu ve infaz koruma memurları Sebahattin Apaydın, Murat Çise, Sami Ergazi, Nihat Kızılkaya, Yavuz Uzun'un ifadesi alındı. Mahkeme Heyeti, tutuklu sanıkların ifadesinin tamamlanmasından sonra duruşmayı yarına erteledi.

BİRİ DOKTOR 60 KİŞİ YARGILANIYOR
Engin Çeber, Sarıyer'de 28 Eylül 2008'de, yaklaşık 10 kişilik bir grup ile izinsiz toplantı ve gösteri yapmak isterken kimlik kontrolü yapan polislerce, arandığı için gözaltına alınmıştı. Daha sonra tutuklanarak Metris Cezaevi'ne götürülen Çeber, kaldırıldığı hastanede ölmüştü.

Bakırköy Cumhuriyet Savcılığınca yürütülen soruşturmanın ardından olayda sorumluluğu bulunduğu öne sürülen 39 infaz koruma memuru, 3 cezaevi müdürü, 13 polis, 4 jandarma ile bir doktor hakkında dava açılmıştı.

Davanın iddianamesinde, Çeber'in gerek gözaltına alınırken, gerekse cezaevinde görevlilere direndiği ve kötü muamele gördüğü öne sürülerek, sanıkların, ''işkence'', ''kötü muamele'', ''kasten yaralama'', ''görevi kötüye kullanmak'', ''görevi ihmal'' ve ''kamu görevlisinin suçu bildirmemesi'' suçlarından cezalandırılmaları isteniyor.

GAZETEPORT