İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, Bilgi Destek Dairesinde görev yaparken dava konusu ''internet andıcı''nı hazırlayan tutuksuz sanıklardan Yüzbaşı Uslukılıç'ın çapraz sorgusu yapıldı.

Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in, ''Daha önce andıç hazırladınız mı?'' sorusuna Uslukılıç, ''Bir tane daha hazırlamıştım. Hayatım boyunca 10 tane evrak hazırladım zaten'' diye cevap verdi.

Uslukılıç, 2006'da irtica.org sitesiyle birlikte 3 tane daha sitenin satın alındığını, alınan bu sitelerin daha önce yayınları olmadığını ifade ederek, ''Yayın yapmayan siteler vardı. Tamamı irtica.org sitesiyle birleştirildi'' dedi.

Savcı Pekgüzel'in, ''Andıç hazırlama emrini ilk kimden aldın?'' sorusuna Uslukılıç, ''Dursun Çiçek'ten aldım'' yanıtını verdi.

Uslukılıç, andıç hazırlandığı sırada Dursun Çiçek'in şube müdürü olduğunu, andıç hazırlanmadan önce bir toplantı yapıldığını, toplantıda şube müdürleri ve sivil memurların bulunduğunu belirterek, ''Toplantıda andıç isimleri, güvenlik tedbirleri konuşuldu. Ben notlarımı aldım ve bilgisayarda yazdım. Ekler ile ilgili kısmını da Dursun Çiçek söyledi. Andıç hazırlandıktan sonra Dursun Çiçek'e yolladım. Çiçek bana, 'Çıktı alalım, imzaya başlayalım'' dedi'' şeklinde konuştu.

Savcı Pekgüzel'in, ''Herkes andıcı bilmediğini iddia ediyor. Bir tek hazırladığını kabul eden sensin. Andıcı en iyi sen bilirsin. Yeni siteler açıldığında eskilere ne oldu?'' sorusuna karşılık Uslukılıç, ''Andıç yeni siteler için hazırlandı, eski siteler kesinlikle kapandı'' dedi.

Meydana gelen gelişmelerin, TSK'nın resmi sitesinde yayınlandığını hatırlatan savcı Pekgüzel'in, ''Bir andıç hazırlama ihtiyacını neden duydunuz? Resmi parayla alınan sitede neden TSK'nın imzası yoktu?'' soruları üzerine Uslukılıç, ''Andıç için yapılan toplantıda sitelerin tsk.mil.tr sitesi altında yayın yapmasını önerdik. Ancak Dursun Çiçek, fazla rağbet olmayacağını, ayrı siteler kurulması gerektiğini söyledi'' şeklinde konuştu.

Savcı Pekgüzel'in, ''Andıçta isimleri geçen sitelerde gri ve siyah propaganda uygulansın fikri neden yer aldı?'' sorusunu Uslukılıç, ''Toplantıda Müfit Binbaşı, 'PKK bizim aleyhimize propaganda yapıyor, biz de yapmalıyız' demişti. Ayrıca ben, kara propagandanın, gerçek olmayan yönlendirici propaganda olduğunu bilmiyordum. Ben kötü haber demek olduğunu sanıyordum'' şeklinde yanıtladı.

Bunun üzerine savcı Pekgüzel, kimsenin bu fikre itiraz edip etmediğini sordu. Uslukılıç da andıca bu ibareleri kendi kafasına göre koymadığını dile getirerek, yazıcılık görevi yaptığını ve kimsenin bu fikre itiraz etmediğini söyledi.

Savcı Pekgüzel'in, ''Genelkurmay Başkanı, amirleriniz, kimse mi itiraz etmedi?'' diye sorması üzerine Uslukılıç, ''Hayır, hiç kimse'' yanıtını verdi.

-Gazetelere yollanan sahte mektuplar-

Uslukılıç'a, gazetelere yollanan sahte mektupları hatırlatan savcı Pekgüzel, ''Size sahte mektup verildi mi?'' sorusunu yöneltti.

Kendisine sahte mektup verilmediğini kaydeden Uslukılıç, ''Bülent Sarıkahya bana anlatıyordu. Sahte mektuplar verildiğini, dışarıda internet kafeden attığını, rahatsızlığını dile getiriyordu'' dedi.

Savcı Pekgüzel, Uslukılıç'a daha önce verdiği ifadesindeki, ''Genelkurmay Başkanı'na andıcı Dursun Çiçek arz etti'' şeklindeki sözlerini hatırlattı.

Bunun üzerine tutuklu sanıklardan Harekat Başkanı Korgeneral Mehmet Eröz söz istedi. Dursun Çiçek'in dağıttığı andıçta ikinci başkanın imzası olduğuna dikkati çeken Eröz, ''Bu andıcın resmi değer görmemesi lazım. Neden dağıtıldığını bilmiyorum. 2 Nisan 2009 tarihli olsa da Genelkurmay Başkanı'nın imzası 14 Nisan 2009 tarihlidir'' diye konuştu.

Savcı Pekgüzel de emir kademe zinciri tamamlanmadan söz konusu belgenin daire başkanlığı görevinde vekil olan Dursun Çiçek tarafından nasıl dağıtılabileceğini, bu dağıtım olduğu halde neden işlem yapılmadığını sordu.

Söz konusu tarihte Çiçek'in, Bilgi Destek Daire Başkanlığına vekalet ettiğini kaydeden Eröz, ''Bana sorarsanız dağıtılmaması gerekirdi. Onaysız andıca numara vermesi doğru değil. Benim işlemden haberim, ihbarcının mektubundan sonra oldu. Zaten olayla ilgili soruşturma açılmıştı'' dedi.

Savcı Pekgüzel'in, ''Taslağı hangi bilgisayarda hazırladınız, orijinal kayıtlara ulaşabilir miyiz?'' sorusuna Uslukılıç, ''İnternet andıcı taslağını intranette hazırladım. Bu bilgiler Muhabere Elektronik ve Bilgi Sistemleri Başkanlığı (MEBS) tarafından 2 yıl tutuluyordu'' yanıtını verdi.

Normalde ''güvenli sil'' işleminin kaç kere yapıldığı sorusuna karşılık da Uslukılıç, ''Bildiğim kadarıyla 35 kere yapılıyordu. Ancak bu sefer hem bizim şubede hem de MEBS'te 35 kere, yani 70 kere yapıldı'' dedi.

Bu sırada söz alan tutuklu sanıklardan Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu da ''Dijital verilerin arşivleriyle ilgili yönergede bir bölüm yok. Benim zamanımda bir kasetle ana sunucudan aktarılır, kasetler halinde depolanırdı. İki yıl gibi kısıtlama yoktu'' şeklinde konuştu.

Duruşma yarına ertelendi.