2008 yılında yürürlüğe giren bu yönetmeliğin ana amacı binalardaki her türlü enerji giderlerini en aza indirmek ve enerjiden azami yararlanmak için gerekli önlemleri almak olduğunu ifade eden Kozaka, “Çünkü günümüz dünyasının en önemli sorunu ülkeler arası savaş ve saldırılara da neden olabilen enerji arayışı ve teminidir. Yürürlükteki yönetmeliğe göre 01 Ocak 2011 tarihinden önce tamamlanmış ve kullanım izni alınan binalar için 2017 yılı sonuna kadar Enerji Kimlik Belgesi alma zorunluluğu vardır. 2011 yılından sonra inşaat yapım ruhsatı alınan ve halen devam eden işler için ise kullanım izni alınması için Enerji Kimlik Belgesi zorunluluğu getirilmiştir, işte bu nedenle burada bir çelişki yaşanmakta ve ileride hukuki anlaşmazlıkların doğabileceği söz konusudur” dedi.
Yapımcı müteahhit Enerji Kimlik Belgesi koşulları aranmadan bir bina yapımını projelendirip inşaat yapım izni alarak işe başlamış olacağını ve işini tamamlamış olarak, teslim ve oturma izni aşamasında istenilen Enerji Kimlik Belgesi’ni almakta güçlük çekeceği açıkça görüldüğünü belirten Kozaka, “Çünkü söz konusu belge kapsamı sadece ısı yalıtımı değil her türlü elektrik, doğalgaz ve termal enerji kullanımı ve tüketimini göz önüne alması ile binalardaki dış duvar kalınlığı ve malzeme seçimini, aydınlatma amaçlı pencere boyutları ile bu pencerelerin doğrama ve cam seçimi, temel ve teras ısı ve su yalıtımlarını, bina içi ve dışı ısıtma ve soğutma amaçlı su borularını ve her türlü kabloları içerdiği için yapımı tamamlanan bir binaya yeni bir Enerji Kimlik Belgesi almanın güçlüğünü siz takdir edin” diye konuştu.
Kozaka, dikkat edilmesi gereken bir başka konuda Enerji Kimlik Belgesi’nin geçerlilik süresi 10 yıl olduğundan her 10 yılda bir yenilenmesi gerektiğini, bu nedenle yapılacak binalarda kullanılacak her türlü malzeme seçiminin özenle yapılması gerektiğini, bina yapımında görev alan müteahhit, şantiye şefi ve yapı denetim elemanlarının 15 yıl sorumlu olduğunu sözlerine ekledi. 

 

Aydınpost'u Twitter üzerinden takip etmek için tıklayın!