Sendika yetkililerinden alınan bilgiye göre, davada imamların görev yerlerini değiştirmek, hac ve umre hizmetlerinde görevlendirilmek için girilecek sınavlara katılabilmelerini, Mesleki Bilgiler Seviye Tespit Sınavında (MBSTS) başkanlıkça belirlenen puanı almaları şartına bağlayan düzenlemelerin iptali istendi.

Dava dilekçesinde söz konusu düzenlemelerin anayasanın eşitlik ilkesine, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun memur güvencesi ve atanma talep hakkı hükümlerine aykırı olduğu savunuldu. Hükümlerin ayrıca, Diyanet İşleri Başkanlığının görevde yükselme ve unvan değişikliği yönetmeliği ile hac ve umre işleri ile ilgili yönetmeliğine aykırı olduğu ifade edildi.

Dilekçede tayinlerin, atamaların ve unvan değiştirmelerin sınava girme ve başarılı olma şartına bağlanmasının, sağlık nedeniyle zorunlu olarak atanması gereken memurlar ile eşleriyle aynı yerde görev yapması gereken memurlar bakımından sıkıntılara yol açtığı kaydedildi. Bu durumun diğer memurlarla din görevlileri arasında eşitsizliğe neden olduğu öne sürülen dilekçede, korunması anayasal güvence altına alınan aile kurumunun, eş atanmasına getirilen engelle yok edildiği savunuldu.

Dilekçede ayrıca hac ve umre görevlendirmelerinin geçici görevlendirme olduğuna dikkati çekilerek, başka kurumlarda bu görevlerde yer almak için ek bir sınava girme zorunluluğunun bulunmadığı belirtildi. Hac ve umre konusunda, seçilecek personel için özel bir yönetmelik ve sınav şekli varken, ek bir şart getirilerek mevzuata aykırı davranıldığı ileri sürüldü.

İptali istenen hükmün en büyük mahsurunun ise ilkokul mezunu hafız ile doktora yapmış din görevlisine aynı soruların sorulması olduğu kaydedilen dilekçede bu durumun sürekli aynı kişilerin bu görevlerde yer almasına neden olacağı ifade edildi.

Söz konusu nedenlerle imamların görev yerlerini değiştirmek, hac ve umre hizmetlerinde görevlendirilmek için girilecek sınavlara katılabilmeleri için Mesleki Bilgiler Seviye Tespit Sınavına (MBSTS) girmeleri ve başkanlıkça belirlenen puanı almaları şartı getiren düzenlemelerin iptali talep edildi.
 

Sendika Genel Başkanı Ünal'ın değerlendirmesi

Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, davaya ilişkin değerlendirmesinde, ''ek sınavın adaletsizlik olduğunu'' söyledi. Ünal, şunları kaydetti: ''Bir memurun en doğal hakkı olan ve bazen zaruret halini alan tayin hakkını bir sınava bağlamak ve 'Bunda başarılı olmak zorundasınız' demek adil değil. Ayrıca yükselme, hac ve umre görevlendirmeleri için sınav yapılırken bunlara ek bir sınav daha getirmek, çalışanların yükünü arttırmak, onları sınav stresinin sürekli olduğu bir çalışma hayatına zorlamaktır. Üniversite kazanmak için ilkokuldan itibaren sınavlara giren ve dershanelere giden öğrenciler gibi din görevlileri de memuriyete girdiklerinden itibaren sınavlara hazırlığa mahkum edilmesinler.''