Münevver Karabulut davasında tutuklu bulunan Cem Garipoğlu'nun babası Mehmet Nida Garipoğlu ile Habip Kurt, Mehmet Karakayalı ve Ahmet Batur tahliye edildi. Davada tek tutuklu Cem Garipoğlu kaldı.


İstanbul Bahçeşehir'de öldürüldükten sonra cesedi Etiler'de bir çöp konteynırına atılan Münevver Karabulut'un katil zanlısı Cem Garipoğluve babası Nida Garipoğlu, bugün yeniden hakim karşısına çıktı. Garipoğlu'nun delilleri karartmakla suçlanan annesi de hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini söyledi.

Münevver Karabulut cinayetine ilişkin, Cem Garipoğlu, babası Mehmet Nida Garipoğlu ve annesi Tülay Makbule Garipoğlu'nun da aralarında bulunduğu 7 sanığın yargılandığı davanın 2. duruşmasına başlandı.

Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Habib Kurt, Mehmet Karakayalı, Ahmet Batur ile tutuksuz sanıklar Tülay Makbule Garipoğlu ve Hayyam Garipoğlu katıldı.

Hayyam Garipoğlu: "Hiçbir ilgim yok"

Savunmasını yapmaya başlayan Hayyam Garipoğlu, Cem Garipoğlu'nun kaçırılmasında ve saklanmasında hiçbir ilgisinin olmadığını söyledi.

Olayı sabaha karşı kız kardeşi Handan Güleç'in kendisini aramasıyla öğrendiğini ifade eden Garipoğlu, olayı öğrendikten sonra Cem'in teslim olması için emniyetle işbirliği yaptığını ve kardeşi Mehmet Nida Garipoğlu'na da telkinlerde bulunduğunu söyledi.

Garipoğlu, hukukçu bir aileden geldiklerini, suç işleyenin cezasınıçekmesi gerektiğine inandıklarını kaydetti.Davanın tutuklu sanıklarından Ahmet Batur'un olay gecesi kendisinigördüğüne dair beyanının doğru olmadığını, neden böyle söylediğini bilmediğini ifade eden Garipoğlu, şirketlerinde 400 araç bulunduğunu, şoförün kendisini içinde gördüğünü söylediği araçtan da en az 10 tane bulunduğunu anlattı.

Hayyam Garipoğlu, "Ahmet Batur ya yanlış ya da hayal gördü ya da ticari rakiplerimizle ilişkisi var. Bana zarar veriyor" diye konuştu.

Anne Garipoğlu: "Suçlamaları kabul etmiyorum"

Cem Garipoğlu'nun annesi Tülay Makbule Garipoğlu da hakkındaki suçlamayı kabul etmediğini bildirdi.

Olay günü evde gördüğü kusmuğa benzer lekenin duvarla süpürgelik arasında olduğunu, hiçbir şekilde, herhangi bir leke silmediğini, zaten daha önce silinmiş olduğunu anlatan Tülay Makbule Garipoğlu, diğer lekeleri kendisine polislerin gösterdiğini söyledi.

Tülay Makbule Garipoğlu, evin hiçbir yerinde kan lekesi fark etmediğini anlattı. Olay günü saat 12.00 gibi, kızlarıyla birlikte evden çıktığını, akşamsaat 19.00 sıralarında da yine kızları ve büyük kızının İngilizce öğretmeniyle birlikte eve girdiğini belirten Tülay Makbule Garipoğlu, eve geldiklerinde oğlu Cem'i görmediğini ifade etti.

Kızı, öğretmenden ders alırken, kendisinin de diğer kızıyla birlikte başka bir odada oturduğunu, orada çok sayıda telefon görüşmesi yaptığını dile getiren Tülay Makbule Garipoğlu, oğlu Cem'i saat 21.00 sıralarında öğretmeni yolcu ederken, orta katta oturma odasının önünde gördüğünü anlattı.

Mahkeme Heyeti Başkanı'nın "Olay günü Cem Garipoğlu ile kaç kere telefonla görüştünüz?" sorusu üzerine anne Garipoğlu, evden çıktıktan sonra 5 kere görüştüklerini, ilk arayışında Cem'in kendisine karnının acıktığını ve evde yemek olup olmadığını sorduğunu, son olarak da eve geldiğinde Cem'i aradığını, o zaman açmayan oğlunun, ikinci arayışında cevap vererek, eve gelmekte olduğunu söylediğini kaydetti.Tülay Makbule Garipoğlu, "Cem ben eve geldikten sonra gelmiş. Kapıaçılınca bir alarm sesi olur ama ben duymadım. Kaçta geldiğini bilmiyorum. Saat21.00 sıralarında evde gördüm" diye konuştu.

"Testereden haberim yoktu"

Garipoğlu, oğlu Cem Garipoğlu'nun testere aldığına dair bir bilgisi bulunmadığını, kuru sıkı tabancası olduğunu da polisler bulduktan sonra öğrendiğini anlatarak, şöyle konuştu:

"Ben, olaydan sonra 40 gün bekledim. Sürekli gazete ve televizyonlardabu olaydan bahsediliyordu. O yapmamıştır, çıkar gelir diye evi kapamadım. Bazenannemde, bazen görümcemin yanında kalıyordum. Her yerde bu olaylar konuşuluyor. Bu olaylar soruluyordu. O nedenle kızları bile okula gönderemiyordum. Kızları uzaklaştırmak için Rusya'ya gittim. Rusya'ya gitmeden öncede polis ifadeye çağırmıştı. Orada, Rusya'ya büyük oğlumun yanına gideceğimi söyledim. Bana yurtdışına çıkış yasağım olmadığını söylediler. Rusya'ya 20 günlük vizemiz vardı. 20 günün ardından oradan ABD'ye geçtik. Oradaki konsolosluğa telefonumu ve adresimi bıraktım. Bu duruşmaya da ifade vermek için ABD'den geldim. 13 yaşındaki kızımın ABD'deki okulunun bitmesine 1.5 ay kalmıştı. Bir şeylerle oyalanmamız lazımdı. Yoksa ben çıldırırdım."

Karnı ağrıdı, revire gönderildi

Tutuklu sanık Cem Garipoğlu, Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya gecikmeli olarak getirildi.

Amcası Hayyam Garipoğlu ile annesi Tülay Makbule Garipoğlu'nun ifadelerinin alınmasının ardından bir diyeceği olup olmadığı sorulan Cem Garipoğlu, cezaevinden duruşmaya rahatsızlığı nediyle geç getirildiğini söyledi.

Garipoğlu, "Biraz rahatsızım, karnım ağrıyor, revire gitmek istiyorum" dedi. Bunun üzerine Cem Garipoğlu'nun Bakırköy Adliyesindeki Adli Tabibe gönderilmesine karar veren mahkeme heyeti başkanı, duruşmaya öğle arası verdi.

Duruşmaya, tanıkların dinlenilmesiyle devam edileceği öğrenildi.

Cem'in annesi ağladı, Münevver'in annesi tepki gösterdi

Tülay Garipoğlu duruşmaya öğlen arası verildiği sırada gözyaşlarına boğuldu. Hıçkırarak ağlayan Tülay Makbule Garipoğlu'na, Münevver Karabulut'un annesi Nagehan Karabulut, "Neden ağlıyorsun, benim ağlamam lazım" diye bağırdı.

İddianameden...

Dava iddianamesinde, katil zanlısı Cem Garipoğlu'nun babası Mehmet Nida Garipoğlu'nun, "Tasarlayarak, çocuğu veya beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme suçuna iştirak etmek"ten ağırlaştırılmış müebbet, Hayyam Garipoğlu, Habib Kurt, Mehmet Karakayalı ve Ahmet Batur'un "suçluyu kayırmak", anne Tülay Makbule Garipoğlu'nun da "suç delillerini yok etmek, gizlemek veya değiştirmek" suçundan 6 aydan 5'er yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları isteniyor.

Yaş küçüklüğü dikkate alınarak hakkında, "Tasarlayarak, çocuğu veya beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürmek" suçundan 18 ile 24 yıl arasında hapis cezası istemiyle Bakırköy 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılan Cem Garipoğlu'nun dosyası da 11 Şubatta yapılan ilk duruşmada, aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu gerekçesiyle bu davayla birleştirilmişti.

"Delilleri karartma ve değiştirme" suçlaması ile 6 yıla kadar hapsi istenen Tülay Makbule Garipoğlu, 13 aydır yurtışındaydı.

Geçtiğimiz günlerde Türkiye'ye dönen anne Garipoğlu, "Keşke benim oğlum ölseydi de bunlar yaşanmasaydı" şeklinde açıklama yapmıştı.

Bir önceki duruşmada anne Garipoğlu ile Hayyam Garipoğlu için mahkemeye zorla getirilme kararı çıkarılmıştı.

Münevver Karabulut'un ailesinin avukatı dün mahkemeye bir dilekçe vererek Tülay Makbule Garipoğlu ile Cem Garipoğlu'nun amcası Hayyam Garipoğlu'nun tutuklanmasını istedi.

DHA