Dünden bugüne teknoloji gelişip değiştikçe cihazlarda da büyük değişimler oldu. Cep telefonu pazarı bunlara en büyük örnek. Kullandığımız telefonlar teknolojinin hızına dayanamayıp çok kısa sürede demode olabiliyor.

Kipa Facebook sayfasında eski cep telefonlarımızı hatırlatan bir anket başlattı. Anketin içeriğine göre kullandığımız ilk telefonları hatırlayıp hatırlamadığımızı soruyor. Peki ya siz ilk kullandığınız cep telefonunu hatırlıyor musunuz? Bu anket ile birlikte eski telefonlarımız aklımıza geldi ve şimdiki zaman ile geçmişteki telefonlar arasındaki farkı düşündüğümüz zaman teknolojideki ilerlemenin büyüklüğünü farkettik.

Ankete katılmak için aşağıdan Kipa' sayfasını beğenip sayfasına gidebilirsiniz;

29 yıl önce (1983) hayatımıza giren, başlarda ağırlıkları sebebiyle taşımaya üşendiğimiz, hatta kontörlü hatların çıkması ile ankesörlü diye dalga geçtiğimiz cep telefonları 29 yaşına girdi.


Motorola'nın, daha sonra cep telefonu olarak tanınacak olan hücresel taşınabilir telsiz telefon için, ABD Federal İletişim Komisyonundan onay alması ve onaylı "ilk" ünite olan DynaTAC 8000X telefonu için tüketicilerden sipariş kabul etmeye başlamasının üzerinden 27 yıl geçti.

Motorola'nın, cep telefonunun evrim öyküsüne yer verdiği çalışmasına göre, 1984 yılında, bir yıl önce sipariş alınmaya başlanan 794 gram ağırlığındaki Motorola DynaTAC telefonun sevkıyatına başlandı. Tüm ağırlığına rağmen fotoğraf çekmek bir yana doğru düzgün bir ekranı bile yoktu.

Firmanın 1989 yılında satışa sunduğu mikrofonlu kapağa sahip kişisel hücresel telefonu "MicroTAC" 350 gram ağırlığındaydı ve perakende fiyatı 2 bin 495 ile 3 bin 495 dolar arasında değişiyordu.

Türkiye'de ilk cep telefonu

Herkes cep telefonunun ilk olarak Ericsson ile geldiğini düşünür. Fakat durum gözüktüğü gibi değildir. Türkiye'de ki ilk cep telefonu Motorola'nın bir modelidir. Büyüklüğü ise 1 litrelik bir süt kartonun büyüklüğüne yakın olan telefonu, iş adamları büyük bond çantalarında taşırlardı.

Cep telefonun ilk büyük adım ise 1994'te ilk cep telefonu operatörü Turkcell'in hayata geçmiş olmasıydı. Ardından gündelik hayatımıza o zamanlar adı Ericsson olan şirket ve GH serisi cep telefonları girdi. Ağırlıkları 500 gr ile 200 gram arasında değişen bu telefonlar her ne kadar şuan gözümüze büyük gözüken cep telefonları o zaman bu ağırlıklarına rağmen büyük ilgi gördü. Ardından Ericsson'un daha küçük modellerinin üretilmesi ve Nokia'nında Türkiye pazarına girmesi ile kullanıcı ve telefon sayısında büyük patlama göründü.