GEÇEN hafta içinde kısa bir telefon konuşması yapmıştım Semih"le. Alex"in durgunluğunu, kendisinin gol özlemini sormuştum. “Abi Alex"in dilinden ben anlarım. Benim gol atmam için de 4-5 maç ilk onbirde olmam gerek” demişti. Pazar gecesi Antalya karşısına Alex"le birlikte çıktı Semih. Aykut Kocaman"ın kendisine verdiği şansı “iyinin ötesinde” kullandı. İki gol, bir asistinin dışında çalışkanlığı ile dikkat çekti. Dün tekrar aradım Semih"i. Tebrik ettim. “Çok iyiydin. Alex de öyle. Nedir Alex"le aranızdaki bu uyumun sırrı?” dedim.
Alex varsa önde basmalıyız
“Alex"in benimle ortaya koyduğu performans belli. Özellikleri çok fazla olan bir oyuncu. Hepimizden 2-3 saniye daha önce düşünüyor” yanıtını verdi. “Ama Alex yorulduğu zaman takım olarak oyundan düşüyorsunuz” diye bir karşı görüşte bulundum. “Evet, diri olduğu zaman çok etkili oluyoruz. Alex"i orta sahada çok koşturduğunuz zaman verim alamadığımız geçmiş sezonlarda ortaya çıktı. O kaleye yakın oynamayı seviyor. Alex"le oynadığınız zaman takım olarak önde basmanız gerek. Bunu yaparsak sonuç almamız da kolay oluyor” diyerek servisimi kırdı.

Herkes istekliydi fark geldi
Hafta içinde A2 takımıyla oynadıkları ve 6-0 kazandıkları maçı hatırlattım Semih"e. “Abi çok doğru söylüyorsun. Ben uzun süredir A2 takımıyla bu kadar disiplinli bir maç oynadığımızı hatırlamıyorum. Çok disiplinli oynadık. Zaten bu da Antalyaspor maçına yansıdı” yorumunu yaptı. Medyadaki, “Antalyaspor çok kötüydü Fenerbahçe o yüzden fark yaptı” eleştirilerini hatırlatınca da, “35 dakikada 4 gol attık ve çok arzulu oynadık. Yıllardır sezonun ilk maçında bu kadar baskılı oynayan bir takım görünümünde olmamıştık. Herkes çok istekliydi. Hocamızın isteklerini yerine getirince fark geldi” yanıtını verdi.
Antalya maçında Alex"in kendisine verdiği kaptanlık pazubandını neden Emre"ye verdiği medyada çok yazılıp çizilmişti. Onun ağzından olayı dinlemek istedim.
“Kesinlikle benim yönetime tepkim falan değildi. Benim kaptanlık özelliklerim fazla değil. Takımın eskilerinden biri olmama karşın Emre"nin liderlik özelliklerinin daha fazla olduğunu düşündüğüm için götürüp ona verdim” dedi.

Bandı ben takmayacağım al sen tak

FENERBAHÇE, sezona 4-0"lık farklı Antalyaspor galibiyetiyle başlarken gündeme Semih"in kaptanlık bandını Emre"ye vermesi oturdu. Tecrübeli futbolcu Alex oyundan çıktıktan sonra sambacının kendisine uzattığı bandı Emre"ye vermesine açıklık getirirken, “Emre"de liderlik vasfı var. O yüzden bandı onun takmasını istedim. Bu hareketimin yönetime karşı bir tavırla ilgisi yok” dedi.

PAOK tehlikeli bir takım, zorlanacağız

Semih"in Young Boys maçıyla ilgili görüşlerinin bir kısmını geçen konuşmamızda öğrenmiştim. Bu kez Antalya karşısındaki takımla Young Boys maçı arasındaki farkı sordum. “Young Boys"a karşı biraz yorgunduk. Bir de geçen sezon Trabzon karşısında kaybettiğimiz şampiyonluk maçının devamı gibiydi. O şoku tam olarak atlamamıştık. Sahada istediğimiz şeyleri yapamadık” dedi. PAOK maçı için de, “Çok tehlikeli bir rakip. 3-4 maçlarını seyrettim. Young Boys"tan daha güçlü bir takım. Zorlanacağız. Ancak kazanırız” ifadesini kullandı.

Niang"la da Alex"le de oynarım

BİR golcüyle konuşmak aslında en zor işlerden biridir. Çünkü eleştireceğiniz konulara vereceği çok akıllı yanıtlar vardır. Ama Semih normalin ötesinde zeki. Öyle bir espri daha yaptı ki “Semih bunu yazmam gerek” dedim. Konu herkesin merakla beklediği Niang"dı. “Onunla mı onsuz mu?” diyecek oldum.
“Niang önemli bir takımdan transfer oldu. Onunla birlikte çift santrfor oynayabiliriz. Hocamız nasıl görev verirse ona uyarım. Hangi taktikle ve nasıl oynayacağımızın kararını da o verir. Ama ben hem Alex"le hem de Niang"la birlikte oynarsam başarılı olacağımı düşünüyorum. Sadece bu düzende orta sahayı biraz güçlü tutmamız gerek” dedi.

Milliyet