Devlet SGK’daki bütçe açığını kapatmak için ilaçtaki ıskonto oranını yüzde 41’e çıkardı, fatura yine hastalara çıktı. İlaç firmaları yeni düzenleme yapılacağı beklentisi içine girip ilaçları piyasaya sürmekten kaçınınca hayati önem taşıyan ilaçları bulmak neredeyse imkânsız hale geldi. 
Piyasada insülin, diyabet ve kanser ilaçları gibi yaşamsal önemi olan pek çok ilaçta sıkıntı yaşandığı belirtilirken SGK, bulunamayan ilaçların muadillerinin piyasada var olduğunu ve kendilerine ‘büyük çapta’ şikâyet gelmediğini söylüyor. Bir hasta yakını gibi 5 ecza deposu ile görüştük. Bazı ecza depoları, ilaçların iskonto oranlarındaki artıştan dolayı üretici firmalar tarafından kendilerine gönderilmediğini söyledi. Bazı depolar ise farkın eczacıları zora soktuğunu ve bu nedenle eczacıların ellerinde olmasına rağmen hastalara “İlaç yok” dediğini açıkladı. 
İsmini vermek istemeyen bir ecza deposu yetkilisi ise ilaçların karaborsaya düştüğünü anlattı: “Bazı eczaneler aradaki fark ceplerinden çıkacağı için hastaya önce ‘İlaç yok’ diyor. Ancak hasta ‘Aradaki farkı da öderim’ dediğinde eczacı ilacı çıkartıp satışı yapıyor.” 
 
“Çözüm basit” 
Türkiye Eczacılar Birliği Genel Sekreteri Harun Kızılay “Çözüm basit. Devlet ıskonto oranlarını ilaçların satışına göre belirlemeli. En yüksek ıskonto, en çok satan ilacın üreticisinden istenmeli” dedi. 
 
Ünlü reklamcı: Rodos’tan ilaç sipariş ettim 
İlaç üreticileri, eczacılar ve devlet arasındaki çekişmede mağdurlardan biri de reklam dünyasının ünlü ismi Nail Keçili. Yaşadıklarını sosyal medyada da paylaşan Keçili insülin ilacını Rodos’tan bulabilmiş: 
“Tam üç gündür ben ve arkadaşlarım, İstanbul’daki bütün eczaneleri dolaşarak insülin peşinde koşuyoruz. İnsülin yok. Eczacıların söylediğine göre, bakanlık ile ilaç firmalarının anlaşmazlığı dolayısıyla bu ilaç piyasadan çekilmiş. Bir de her gün hap alıyoruz. O da yok. Sağlıktan daha önemli bir şey var mı? Ben insülin kullanmadığım takdirde başıma gelecekleri biliyorum. Kafayı çalıştırdım nasıl bulabilirim diye. Allah’tan denizcilerin babası sayılırım. Malum komordorluğumu kullandım; Marmaris’te, Rodos seferi yapan teknelere rica ettim, bana birkaç paket alın dedim.” 
 
Eczacılar Odası: 300 kalem ilaç etkilenecek 
İstanbul Eczacılar Odası Başkanı Semih Güngör: Şu an yalnızca insülinin bulunamamasından bahsediyoruz. Ama aslında 300 kalemden fazla ilaçta belirsizlik var. İlaçları hastaya ulaştırmada en temel yöntem, SGK’nın firmalarla mutabakat sağlanana kadar eski ıskonto oranlarını uygulaması. İkinci yöntemse SGK’nın “Yeni ıskonta oranını kabul etmeyen firmaların ilaçlarını ödeme listemden çıkartırım” demesi. Ama SGK böyle bir uygulamayla ancak vatandaşı karşına alır. Hem vatandaş hem de eczacı mağdur. Hastaların yaşamsal bir takım ilaçlara ulaşamaması söz konusu bu yüzden SGK sorunu bir an önce çözmeli. 
 
SGK: Büyük ölçekli bir sorun yok 
Radikal, bir hasta yakını gibi 5 ecza deposuyla gürüştüğünde, ilaçtaki sıkıntıya tanık oldu. SGK yetkilileri ise şeker ilaçlarıyla ilgili çok sayıda muadil ilacın piyasada bulunduğunu, dolayısıyla bu alanda bir sorun yaşanmadığını belirtti. SGK yetkilileri ayrıca ilaç yokluğuyla ilgili kendilerine büyük ölçekli bir sorun yansımadığını söyledi. 
 
İlaç sanayicisi: Yerli üretici sayısı düşer 
İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası Başkanı ve Abdi İbrahim’in Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut: Meçhule doğru gidiyoruz. Bu indirim uygulanırsa halk çok önemli ilaçları bulamayacak noktaya gelir. İlaç pazarında yüzde 96’lık pay ile devlet en büyük alıcı. Halen 10 yerli üretici var, yeni indirimler olursa bu sayı kısa süre içinde 6’ya kadar geriler. 
 
Bu kriz nasıl doğdu? 
 
1- Sağlık Uygulama Tebliği’nde, 10 Kasım’da ilaç alımında yapılacak kamu ıskonto oranları yüzde 4 ila 11’den, yüzde 41’e çıkarıldı. 
 
2- İlaç üreticileri “Ancak yüzde 32 yaparız” deyince yüzde 9’luk fark eczacının cebinden çıktı. 
 
3- Bir süre sonra üretici, ecza deposu ve eczaneler zincirinde bazı insülin ilaçları bulunamadı.