Tüm zamanların en büyük piyanistlerinden olan Chick Corea 1960'lardan bu yana ortaya koyduğu çalışmalarla caz müziğinin en önemli temsilcilerinden birisi olmayı başardı. Yaptığı işlerden kolay kolay tatmin olmayan ve başarılarını görüp rahatlayarak bir kenara çekilme yolunu seçmeyen Corea'nın müzik merakını yaşamı boyunca hiç yitirmediği söylenebilir.

Son ikisi 2006 yılında düzenlenen 49.Grammy Ödüllerinde olmak üzere toplamda 14 defa Grammy Ödülüne layık görülen ve defalarca da aday gösterilen sanatçının bu başarısı, sönmeyen enerjisini ve cazın en büyük isimlerinden biri olarak gösterilmesini doğruluyor.

Chick Corea ile ilk defa aynı sahneyi paylaşan ve otoritelere göre dünyanın en önde gelen banjo virtüözlerinden birisi olan Bela Fleck de müziğe erken yaşlarda Folk Gitar"la başladı.

İlk önemli konseri olan “Return To Forever” da Chick Corea ve Stanley Clarke ile aynı sahneyi paylaşan Bela Fleck bu konser ve birliktelik neticesinde, banjosu ile birlikte cazda yeni arayışlara girmek konusunda cesaretlendi.

İlerleyen yıllarda gerçekleştirdiği solo projeleri ve en son olarak, grubu Bela Fleck & The Flecktones ile birbirinden büyük başarılara imza atmış olan sanatçı, bu yolculuğunu ve kariyerini sayısız Grammy Adaylığı ve sonuncusu yine 2006 yılında düzenlenen 49.Grammy Ödüllerinde olmak üzere, toplam 8 Grammy ödülü ile taçlandırdı.