60’lı yıllar, rahmetli babamın doğu hizmeti nedeniyle Elâzığ'da idik.

Keban barajının yapım yılları,

Uyduruk sebeplerle baraja karşı çıkıyorlardı.

70 yıllar, 1. Boğaz köprüsüne karşı çıktılar,

O zaman ki, gerekçelerine bir bakın,

Mutlaka bir yerlerinizle gülersiniz,

80 yıllar, yine değişmediler,

Yol yapımlarına karşı çıktılar,

90 yıllar, aynı

2000 yıllar yine aynı,

Yola, köprüye, havaalanına, baraja...

Yerli otomobile, yerli savunma sanayiine,

Hızlı trene, yerli uçağa...

Muhasır medeniyet seviyesine erişmek için,

Yapılması gereken her şeye,

Yalan, yanlış sebeplerle,

Karşı olmadıkları tek şey,

Heykel yapımı,

Tek bildikleri ve yaptıkları,

Hizmet diye övündükleri şey.

Şimdi de, Kanal İstanbul’a,

Karşı çıkıyorlar.

Geçen önemli bir uzman,

Çok özlü bir şey söyledi,

Bunlar karşı çıkıyorsa,

Faydasını tartışmaya bile,

Gerek yok.

Mutlaka, gerekli ve yaralıdır.

Gerçekten, bize özgü,

Bu kelaynak zihniyeti,

En güzel ve kısa açıklayan,

Tek cümle.

Son günlerde,

Ufak çaplıda olsa,

Aşı karşıtlarının organize ettiği bir eylemden,

Söz ediliyor,

Eğer doğru ise, çok çok vahim,

Başta hukuki olmak üzere,

Gereken yapılmalı,

Aşı randevusu alıp,

Gitmeme eylemi,

Aşı olmayacaksan,

Olma, ama

Randevu, alıp da gitmemek,

Ne demek,

Nasıl bir hainlik.

BU KİŞİLER HAKKINDA;

Hukuki işlem yapılmalı,

Aşının zayiinden dolayı,

Maddi zarar, kendilerinden tahsil edilmeli,

Hatta, covid’e yakalandıklarında,

Tedavileri yapılmamalı.