Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ''Türkiye, AKP'ye muhtaç ve mahkum değildir'' dedi.

Bahçeli, partisinin Osmaniye il binasının açılış törenine katıldı. Bahçeli, törende yaptığı konuşmada, ''vatandaşların önüne er ya da geç seçim sandığının konulacağını'' söyledi.

Mahalli idareler seçimlerinin yaklaştığını, ancak ara seçim veya erken genel seçime de hazırlıklı olunması gerektiğini belirten Bahçeli, Osmaniye'de MHP'ye 22 Temmuz'da verilen destek ve katkıdan daha fazlasını beklediğini ifade etti.

Bahçeli, partililerden, başta Osmaniye Belediyesi olmak üzere var olan
belediyelere yenilerini eklemelerini istedi.

Türkiye'nin ''her alanda ağır buhranlarla boğuştuğunu, refah ve kalkınma bekleyerek 22 Temmuz'da sandığa giden milletin derin bir hayal kırıklığı yaşadığını'' öne süren Bahçeli, ''Daha iyi bir hayat, daha huzurlu bir aile, daha güvenilir ülke arayışı, yerini karamsarlığa bırakmıştır. Daha çok aş, herkese iş, huzurlu bir gönül, huzurlu bir toplum, yerini umutsuzluğa terk etmiştir'' şeklinde konuştu.

Bahçeli, ''adaletsizlik, yokluk ve yoksulluğun çığ gibi büyüdüğünü'' iddia ederek, şöyle konuştu:

''Aç yatıp, aç kalkan kardeşlerimizin sayısı artmıştır. Partizanlık ve yolsuzluklar bütün hayatı sarmaya başlamıştır. Yabancılara peşkeş çekilen kaynaklarımız birer birer tükenmektedir. Büyüyen işsizlik ve artan suçlar, değerlerimizi tahrip etmektedir. Dış politikadaki teslimiyet sonucu, milli onurumuz ayaklar altındadır. Siyaset yara almış, her karar mahkemelerde tartışılır hale gelmiştir. Yıllardır ihmal edilen milli ekonomi ağır bir krizle karşı karşıyadır. Sanayici sıkıntıda, üretim düşmektedir. Borçlarını kapayamayan esnaf perişandır. Kepenkler inmekte, memur ve işçimiz, dar gelirli ve emeklimiz ümitsizdir. Kredi kartı borçları dağ gibi birikmiştir. Yatırım yok, işsizlik büyümektedir. Tarım çökmüş ve çiftçi zor durumdadır. Daha da önemlisi, derinleştirilen kimlik bunalımları ile etnik bölünmelerin eşiğine kadar gelinmiştir.''

Bahçeli, ''karanlık Türkiye tablosunun sahiplerinin bilindiğini ve vatandaşların da onları iyi tanıdığını'' ifade etti.

MHP'li milletvekillerinin Türkiye'nin gündemine hakim ve görevlerinin başında olduğunu belirten Bahçeli, ''22 Temmuz seçimlerinde Milliyetçi Hareket Partisi'nin mecliste temsili ile hesaplar şaşmıştır. Etkili muhalefetimiz, ülkemizin gerçek gündemini ortaya çıkarmıştır. 'Büyüdük, zenginleştik masalları' tükenince ülkemizin girdiği çıkmaz yolun sonu görünmüştür'' diye konuştu.

KAPATMA DAVASI

Bahçeli, Türkiye ve Türk milletini zorlu bir mücadele beklediğini söyledi.

''Özellikle iktidar partisi hakkındaki kapatma davası, bir yandan teslimiyetçilerin gerçek yüzünü ortaya çıkarmış, diğer taraftan ise bu kadrolara umut bağlayan küresel güçlerin gerçek niyetini de anlamamızı sağlamıştır'' diyen Bahçeli, şöyle konuştu:

''MHP olarak bütün siyaset kurumlarının serbestlik içinde olmalarını, ülke için düşündüklerini açıkça söylemelerini isteriz. Şayet terör ve bölücülüğe bulaşmamışlarsa, bir siyasi partinin kapatılmasını doğru ve demokratik bir yaklaşım olarak görmeyiz. Böylesi bir durumu asla bir siyasi fırsat olarak değerlendirmeyiz.

Ancak, hiç kimse bizden Türkiye'nin topyekün geleceğinin bir siyasi partiye endekslenmesini ve bunun dayatmasını kabul etmemezi beklememelidir. Demokrasi, millet iradesinden çare ve çözüm çıkaran bir rejimin adıdır. Bu itibarla ne sözde istikrar AKP ile gelmiştir, ne de AKP giderse var olduğu iddia edilen istikrar bozulacaktır. Siyasette bulanık hava dağılınca taşlar yerine oturacak, hepsi yaptıklarından ders ve sonuçlar çıkaracaktır.

Türkiye yeni bir sürece doğru, sorunlarını çözme yolunda mutlaka ilerleyecektir. Türkiye AKP'ye muhtaç ve mahkum değildir. Pahalılık, yoksulluk ve geçim sıkıntısındaki istikrarlı artış dışında hangi alanda istikrar vardır? Türkiye'nin kaynaklarına göz diken ve 5 yıldır milletimizin sırtından nemalanan dış güçler için istikrar, bu yağma düzeninin adıdır. Onlara göre istikrar, Türk milletinin üzerinden kazanılan sıcak paradır, rantiyedir.''

Bahçeli, ''iflasların yaşandığını, işten çıkarmaların çığ gibi büyüdüğünü, işletmelerin birer birer kapandığını'' savundu.

''Milliyetçi hareketin meclisteki mevcudiyetinin, talihsizlikler ve badireler altında bulunan Türkiye'nin en önemli şansı'' olduğunu ifade eden Bahçeli, ''yapıcı ve tutarlı siyasetle Türkiye'nin sigortası olduklarını'' söyledi.

Türkiye'nin önceliğinin, cumhuriyeti, milleti, demokrasiyi ve temel değerleri korumak olması gerektiğini belirten Bahçeli, şöyle devam etti:

''Bunun ardından, bu değerleri yükselterek gelecek nesillere nasıl taşıyacağımızın muhasebesi yapılmalıdır. Bunlardan birini diğerine tercih etmek gibi bir seçeneğin olamayacağı bilinmelidir. Sükunet ve uzlaşma ortamına acilen ihtiyaç vardır. Özellikle son siyasi gelişmeler, 'önce ülkem, sonra partim, sonra ben ilkesinin' bazı siyasiler için ne kadar anlaşılmaz olduğunu ortaya çıkarmıştır. Nitekim şimdi güzel bir örnek yaşanmaktadır, 'Her şey Türkiye içindir' diyenler, şimdi tutmuş 'Her şey Tayyip içindir' diyor. Aslında kendi isimleri üzerinden muhtelif siyaset yapanlar için bu faziletli yorumun hiçbir anlam taşımadığı belli olmuştur. Türkiye, cumhuriyeti ve demokrasiyi birlikte yaşamaya ve yüceltmeye mecburdur. Artık sonu gelmez çatışmalarla, kavgalarla oyalanacak zaman yoktur. Biz bunlarla meşgul olurken, ülke altımızdan gitmektedir.''

Bahçeli, Türkiye'yi kamplara ve kutuplara ayırarak çatışma ortamına davetiye çıkaranlara, başarısızlıklarını örtme çalışanlara asla geçit vermeyeceklerini sözlerine ekledi. (AA)