Mehmet Günsür, sinema filmlerinde ve televizyon dizilerinde jön açığı yaşanırken 12 yıl önce taşındığı İtalya"dan Türkiye"ye hiçbir şartta dönüş yapmayacak. Günsür, daha fazla iş, daha fazla para da istemediğini dile getiriyor.

"Kendimi yakışıklı bulmuyorum"

-Hakkınızda 'Oyunculuğu ile yakışıklılığı ön planda olma adına çarpışıyor' deniyor. Cidden çarpışıyorlar mı?

Oyunculuğumun ön planda olmasını diliyorum. Eğer bir çarpışan varsa oyunculuğumun ayakla kalmasını tercih ederim. Bugüne kadar rol aldığım işlerde oyunculuğum için yer aldığıma inanıyorum. O işlerde çok yakışıklı olduğum için değil, oyunculuğuma güvendiğim için bulundum. Kaldı ki kendimi çok yakışıklı bulmuyorum. Elbetle ki "Ya bu çocuk güzel çocuk" diyorlardır, ama yapımcıların öncelikle oyunculuğumu dikkate aldığına inanıyorum

-Türkiyeyi de bu kadar jön açığı varken neden inatla İtalya'da yaşamayı tercih ediyorsunuz?

Benim hayatımın yarısı orada 12 yıldır orada da yaşıyorum. Hem İtalya'da hem Türkiye'de yaşamaktan dolayı son derece mutluyum Bunun iyi bir şans olduğunu düşünüyorum. Orada da çalışıyorum, burada da. Aynca ben bütün dünyada çalışmak istiyorum.

-Ne var ki Türkiye de yaşıyor olsanız daha çok çalışıp daha çok para kazanacaksınız...

Evet, ama benim amacım hiçbir zaman daha çok iş yapmak, daha çok para kazanmak olmadı. İçime sinen, heyecanlandığım işlerde yer almak beni mutlu ediyor.

-O halde geçiminizi rahatlıkla sağlayabiliyorsunuz..

Evet, zâten benim hiçbir zâmân önceliğim para olmadı. İtalya da sanıldığı gibi çok pahalı bir ülke değil. Pâra için birtakım fedekarlıklarda bulunacak olsaydım zaten Türkiye'de yaşardım.

-Sizce de aşk tesadüfleri seviyor mu gerçekten?

Hayat tesadüfleri seviyor. Kaldı ki aşkın tesadüfleri sevmesi çok doğal.

-Kendinizi çok yakışıklı bulmuyorsunuz ama zaman zaman yapılan anketlerde hep ilk sıralardasınız..

İnsanlar beni beğeniyor. Bu da çok güzel bir duygu verivor insana. Beğenilen bir insan olmak beni heyecanlandırıyor, hoşuma gidiyor, onur duyuyorum ama benim bütün dünyam "Vay be' İnsanlar beni beğeniyor. Ben çok iyiyim" merkezli değil. Hayatımı bu düşünceye göre şekillendirmiyorum.


Filmin konusu:

Yıl 1977, Ankara"da bir eylül sabahı... Hamile karısı Neriman"ı hastaneye yetiştirmeye çalışan Yılmaz Bey"in kullandığı araba, Ömer Bey"in arabasına çarpar. Bu çarpışma Ömer Bey"in arka koltukta oturan hamile karısı İnci"nin erken doğum yapmasına neden olur ve iki bebek aynı gün dünyaya gelir. İlk kez birbirlerini görür gözleri... Bu kaza Özgür ve Deniz"i bir araya getiren tesadüflerin başlangıcı olur. Bundan sonra yolları, çocukluk yılları ve ilk gençlik yılları boyunca Ankara"da birkaç kez daha kesişir. Yönetmen Ömer Faruk Sorak ile eşi İpek Sorak"ın kendi hayatlarından yola çıkılarak senaryolaştırılan filmde başrolleri Mehmet Günsür, Belçim Bilgin, Altan Erkekli, Ayda Aksel, Şebnem Dönmez, Hüseyin Avni Danyal ve Yiğit Özşener paylaşıyor. Film, 4 Şubat"ta vizyona giriyor. (Habertürk)