Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun

Avustralyalı bir gıda uzmanına göre önümüzdeki 10 yıl içinde süpermarket rafları laboratuvarda yetiştirilmiş etlerle dolacak.

Yeni Güney Galler Üniversitesi, Kimya Mühendisliği Fakültesi'nden Profesör Johannes le Coutre, "Önümüzdeki 5-10 yıl içinde bu ürünlerin süpermarket raflarına hakim olduğunu görmeyi hedefliyoruz" diye konuştu.

Hedefimiz, maliyeti geleneksel etin altına düşürerek tüketicinin satın alabileceği hale getirmek. Ancak henüz o noktaya ulaşamadık.

Laboratuvarda yetiştirilen etler şu anda gerçek etlerden 30 kat daha maliyetli. Bu etler, canlı bir hayvandan biyopsiyle alınan hücrelerden yapılıyor. Hücreler daha sonra laboratuvar ortamında, gerçek etle aynı besin özelliklerine, görünüşe ve lezzete sahip bir malzemeye dönüştürülüyor.

Bu süreç, sağlık uzmanlarının besin içeriğini büyük ölçüde kontrol edebilmesini sağlıyor. Örneğin ticari tarımda hayvan etinde sıklıkla kullanılan antibiyotikleri engelliyor ve et yetiştiriciliğini daha sürdürülebilir hale getiriyor.

Prof. Le Coutre, sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 14'ünün hayvancılıktan kaynaklandığını ve endüstrinin, biyolojik çeşitlilik kaybının en önemli nedenleri arasında yer aldığını söylüyor. Ayrıca profesöre göre bazı ülkelerde tatlı su arzının yaklaşık yüzde 25'i hayvancılık için kullanılıyor.

"Hayvancılık endüstrisi ve bağlantılı gıda sistemleri, güvenilirlik ve sürdürülebilirlik dahil olmak üzere çeşitli sorunlarla karşılaşıyor" diyen Le Coutre, sözlerini şöyle sürdürüyor:

Üzerinde çalıştığımız şey yalnızca bilimsel ve ticari açıdan değil, etik açısından da heyecan verici. Çünkü gıdayla ilişkimizi değiştirecek.

Prof. Le Coutre'ye göre "hücresel tarım" diye adlandırılan yeni endüstri, sadece laboratuvarda yetiştirilen etle sınırlı değil. Zira bilim insanları bu teknolojiyi deniz ürünleri ve hatta süt ürünleri gibi diğer endüstrilerde de kullanmayı hedefliyor.

Kaynak: Independent Türkçe