Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK) Eş Başkanı Emrah Karayel, Strasbourg’da Avrupa Parlamentosu’nun (AP) yeni dönem vekilleriyle yaptığı görüşmenin ardından AP’den Türkiye’ye karşı daha pozitif bir hava olduğunu anlattı.

Karayel, Strasbourg’da AP’nin yeni dönem vekilleriyle yaptığı görüşmenin ardından Türkiye-AB ilişkilerinin son durumu ile ilgili konuştu. Görüşme masasında üç temel konu bulunduğunu anlatan Karayel, bu konuların Gümrük Birliği anlaşmasının güncellenmesi, vize serbestisi ve yeni fasılların açılması olduğunu belirtti.
AP’deki seçimlerin ardından Türkiye ile AB arasında yeni bir dönem başladığına işaret eden Karayel, vize serbestisi ile ilgili şunları kaydetti: “Vize serbestisi ile ilgili 72 kriter vardı. 66’sı tamamlandı geriye 6 kriter kaldı. Bu kriterler arasında polis teşkilatları arasındaki koordinasyon, Avrupa adalet sistemi ile koordinasyon, siyasetin finansmanı, kişisel verilerin korunması gibi başlıklar var. Kişisel verilerin korunması ile ilgili düzenlemeyi çıkardık ancak bizim yaptığımız düzenleme, AB’nin çıkardığı bir önceki düzenleme oldu. Biz kanunu çıkardığımız dönem, AB mevzuatını yeniledi; şimdi bizden de yenilememizi istiyorlar. Bürokratlar şu anda mevzuatı ve teknik detayları görüşüyorlar” dedi. Vize serbestisinin önündeki en önemli engelin “terörle mücadelede yasasında” yapılması istenen değişiklik olduğuna dikkati çeken Karayel, “Avrupa’nın en çok üzerinde durduğu husus bu. Bunun da aşılacağını düşünüyorum. Çünkü Avrupa da şu an güvenlikçi kanunlara doğru gidiyor. Şu an daha pozitif bir atmosfer var. Yakında görüşmeler hızlanacak” diye konuştu.

‘AP’de pozitif hava var’

Seçimlerin ardından AP’den Türkiye’ye karşı daha pozitif bir hava olduğunu gözlemlediklerini anlatan Karayel, “Çalışmalar belirli bir strateji dahilinde yapılıyor. 2020 ortasında Almanya’nın dönem başkanlığında olumlu gelişmeler olmasını bekliyoruz. 2020’nin ikinci yarısında iyileşmeyi görürüz. Blokajdan dolayı yeni fasılların açılması şu an kolay görünmemekle birlikte, üzerinde çalıştığımız yargı paketi ile gelecek olan düzenlemeler 23 ve 24’üncü fasılların açılmasını kolaylaştıracak” ifadelerini kullandı.

Karayel, parlamenterlerin Erdoğan’ın AB’ye Suriyeli mültecilerle ilgili “Oldu oldu, olmadı kapıları açarız onlar düşünsün” sözlerine yönelik görüşlerini de paylaştı. Karayel, şunları kaydetti: “Biz kendilerine Avrupa olarak siz hiçbir inisiyatif almadınız. Elinizi taşın altına koyun’ diyoruz. Bazı AP üyeleri, ‘Size para verdik’ diyorlar. Halbuki bugüne kadar gelen para 2 milyar euro’dan biraz fazla. Bu para BM ve STK’lar üzerinden doğrudan Suriyeli mültecilere aktarıldı. AP üyelerine ‘Gelin bir anlaşma yapalım. Biz size 6 milyar euro verelim, 4 milyon 500 bin mülteciye siz bakın’ teklifinde bulunduk. Yok, vermeyin’ dediler.”

‘Konferansta Kürdistan ifadesini değiştirttik’

Karayel, görüşmeler sırasında yaşanan ilginç bir olayı da şöyle anlattı: “Biz oradayken, kayyum atanan belediye başkanlarının konuşulacağı ‘Kürdistan’daki insan hakları ve AB’nin rolü’ başlıklı bir basın konferansı düzenlenmek istendi. Kürdistan ifadesiyle Türkiye’nin güneydoğusundan bahsediliyordu. Biz Türkiye’nin AB’nin resmi adayı olduğunu ve buranın da AB’nin resmi bir kurumu olduğunu söyledik. Türkiye’de Kürdistan diye bir bölge olmadığını; bu toplantıda Türkiye konuşulacak ise başlığın değiştirilmesi gerektiğini anlattık. Tepkimizin ardından oturumun ismi ‘Türkiye’de siyasi haklar, Kürt belediye başkanlarının uzaklaştırılması ve AB’nin rolü’ olarak değiştirildi.”