CHP lideri Kılıçdaroğlu, dün Kırşehir Belediyesi'ni ziyaretinin ardından sokaklarda vatandaşlarla buluştu. Esnafın sorunlarını dinleyen Kılıçdaroğlu, daha sonra bir parkta Kırşehirli Abdallarla bir araya geldi.

Sanatçılar, kendilerine 'nasılsınız, haliniz nasıl' sorunu yönelten Kılıçdaroğlu'na, "Biz hiç iyi değiliz başkanım. Biz müzisyen insanlarız, işimiz yok, gücümüz yok. Düğünlerde çalışamıyoruz, devlet bakmıyor. Umudumuz sizde" yanıtını verdiler. 

 "ABDAL, ABDALLIKTAN ÇIKTI"

Muharrem Ertaş, Neşet Ertaş gibi usta sanatçıların geleneğini sürdüklerini belirten sanatçılar, "Geleneği sürdürüyoruz ama aç kalıyoruz. Her gün toplanıyoruz, sohbet ediyoruz, iş yok güç yok. 5 ay oldu, 9'uncu ayda kapandı işlerimiz. Abdal, Abdallıktan çıktı. Pir Sultan Abdal kökenden gelen bu kişilerimiz, özür dileyerek söylüyorum, bir hayvanın bile nesli tükenmek üzereyken koruma altına alınıyor. Bizim neslimiz kalmadı, şu kişilerden başka yok" dediler.

"SORUNLARIMIZI ANLATABİLDİĞİMİZ TEK KİŞİ O"

Koronavirüs salgınıyla birlikte zor süreçler geçirdiklerini fakat en büyük şanslarının Kırşehir Belediye Başkanı CHP'li Selahattin Ekicioğlu olduğunu söyleyen sanatçılar, "Çünkü bize bu zor günlerimizde elimizden tutan adam bu. Başka yok. Özellikle bizim Abdal topluluğu için bizim en büyük şansımız böyle bir insana sahip olmamız. Sorunlarımızı anlatabildiğimiz tek kişi o" diye konuştular.

'İNCE İNCE BİR KAR YAĞAR FAKİRLERİN ÜSTÜNE, NEDEN FELEK İNANMIYOR FUKARANIN SÖZÜNE, ÖLDÜK BİZ AÇLIKTAN ETME AĞAM N'OLUR'

Sanatçılar, CHP lideri Kılıçdaroğlu'na Mahzuni Şerif'in 'İnce ince bir kar yağar fakirlerin üstüne' adlı eseri hep birlikte ensturmanlarıyla çaldılar, söylediler. Kılıçdaroğlu, sanatçıların sorunlarını dinledikten sonra İstanbul Bakırköy'deki sanatçılarla buluşmasını anımsatarak, gündeme getirdiklerini, getirmeye de devam edeceklerini dile getirdi.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile Kırşehirli sanatçılar arasında yaşanan diyaloglar şöyle:

Sanatçı: "Burada memleketimize geldiniz, bizler sizi evlerimizde iyi kötü bir minderimiz var, bir çay, kahve ikram etmeyi inanın canı gönülden isterdik."

 Kılıçdaroğlu: "Birgün gelirsem, başkanla birlikte gelirim."

Sanatçı: "Çünkü bizde koltuk diye birşey yok. İyi kötü bir minderimiz var."

Kılıçdaroğlu: "Biz de koltuklarda büyümedik, Allah aşkına. Biz de minderde büyüdük. Sizin yaşadığınız şartlarda ben büyüdüm. Benim saraylarda yaşamak gibi bir geleneğim, arzum yok. Siz bu ülkede vatandaş olarak nasıl yaşıyorsanız ben de öyle yaşıyorum. Siz sanmayın ki sadece buradaki Abdalların sorunları var. Dün İstanbul'da yine sanatçılarla bir aradaydım. Onlar, sizin yaşadığınız dertlerin aynısını yaşıyor. Onlara da söyledik, size de sahip çıkacağız."

Sanatçı: "Onlarınkini bilmiyorum da bizim gördüğümüz sanki bizimkisi biraz daha acı başkanım. O yüzden yardımınızı biraz daha hızlı yaparsanız bize."

Kılıçdaroğlu: "Acı tabi. Orada da düğünlere gidenler var."

Sanatçı: "Başkanım, bizler Muharrem Ertaş, Neşet Ertaş geleneğinden gelen insanlar olduğumuz için bizi de bir koruma altına alın. Buradakiler dışında Abdalımız kalmadı. Allah'a emanet olun."

Kılıçdaroğlu: "Sizler de Allah'a emanet olun."

Sanatçı: "Garip geldik, garip gitmeyelim başkanım."