İlçeye 1,5 kilometre mesafedeki mahallenin içinden geçen atık suları  arıtmak için yapılan tesisin 10 yıldır çalışmadığına işaret eden mahalleli, pis  su ve kötü koku nedeniyle hastalandıklarını, kanser vakalarının çok sık  görüldüğünü, erken yaşta ölümlerin yaşandığını iddia ediyor.

"Sorunumuz çok büyük"

Şemsiler Mahallesi Muhtarı Süleyman Şen, gazetecilere yaptığı  açıklamada, mahallenin içinden geçen ve Küçük Menderes Nehri'ne dökülen atık  suların etrafa çok kötü koku yaydığını, kötü koku ve pis su nedeniyle sürekli  hastalandıklarını söyledi.

Atık suların arıtılması için İzmir Büyükşehir Belediyesinin arıtma  tesisi yaptığını ancak bu tesisin 10 yıldır çalışmadığını dile getiren Şen, şöyle  konuştu:

"Sorunumuz çok büyük. Kiraz'ın kanalizasyonu 25 seneden beri bizim  köyün içinden akmaktadır. Bu nedenle vatandaşlarımız ne yemeğini yiyebiliyor ne  de kahvaltısını yapabiliyor. Hastalıklar çoğaldı, kanser vakaları  çoğaldı. Tarlalarımıza gidip gelirken bu suyun içinden geçmek zorunda kalıyoruz.  Büyükşehirin arıtma tesisleri eski model olduğu için çalışmıyor. Bu arıtma  tesisinin bir an önce yenilenmesi gerekli. Büyükşehir Belediye Başkanımız Aziz  Kocaoğlu işlemleri başlatıyor ama bugüne kadar hiç bir sonuç yok. Arıtma tesisi  10 yıldan beri çalışmıyor."

Muhtar Şen, atık suların sebep olduğu kirlilik nedeniyle vatandaşların  çeşitli hastalıklara yakalandığını ifade ederek "25 yıldır da bu kokuyu  çekiyoruz. Kanser hastalığı çoğaldı. Kanser hastası çok köyümüzde, enfeksiyon  hastası çoğaldı. Yetkililere başvurduk ancak bir dönüş olmadı. Büyükşehire  başvurduk netice alamadık. Köyümüz nüfus açısında eriyor." şeklinde konuştu.

"Her ay doktora gidiyoruz"

Mahalle sakinlerinden Hasan Yılmaz ise hastalıklarla mücadele  ettiklerini belirterek "Burada nefes alıp verirken enfeksiyon kapıyoruz. Her ay  doktora gidiyoruz. Bu koku bitmeyince bizim hastalık düzelmeyecek. Akşamları  kapılarımız pencerelerimizi kapatıyoruz." dedi.

Pis su ile mücadelede başarılı olamadıklarını söyleyen Nevin Yıldız da  "Enfeksiyon hastası köyümüzde bir hayli fazla. Devletimizden bu konuda  acil yardım bekliyoruz çünkü köyümüzde kanser hastalığı bir hayli fazla olmaya  başladı." ifadelerini kullandı.

Gülten Gündüz ise hem kendisinin hem de eşinin enfeksiyon hastası  olduğunu anlatarak "Bu koku evimizin içine kadar giriyor." dedi. 

Pis sulardan hastalık kaptığını söyleyen Nuri Işık, "Ben yıllardır bu  çaydan, bu suyun içinden gelip geçiyorum. 1,5 senedir hastanelerde geziyorum. Bu  pis su yüzünden hastayım. Safra kesesi, bağırsak, karaciğer... Bunun bir çaresine  baksınlar. Artık dayanacak bir gücümüz kalmadı." diye konuştu.

"Büyükşehir duymuyor mu?"

Yetkili mercilere yaptıkları başvuruların sonuçsuz kaldığını dile  getiren Tuncay Kayabaşı da "Dereden akan bu sudan rahatsız oluyoruz, İzmir  Büyükşehir Belediyesine daha önce müracaatlarımızı yapmıştık. Hiçbir yardım  alamadık. Bu sulardan dolayı vatandaşlarımız erken yaşta ölmeye başladı. İç  hastalıklar çoğaldı. Bu koku yüzünden insanlar evlerinde rahat oturamıyorlar."  dedi.

Atıklar nedeniyle çile çektiklerini dile getiren Aynur Işık ise  "Büyükşehirden ricamız bu pis suyu buradan atsın. Kaç kere şikayet ettik ama  hiçbir sonuç alamadık. Büyükşehir duymuyor mu? " ifadelerini kullandı.